Savaş koşullarındayız. Emekçilerin ve ezilenlerin acil çözüm bekleyen talepleri var, denenmiş siyasi seçenekler de mevcut.
Bize başka bir sol lazım ve bu var. Bu solu güçlendirmeliyiz.
11-15 Mayıs’ta İstanbul’da gerçekleşecek Marksizm 2016 tartışma toplantıları dizisi, dünyada ve Türkiye’de oynaması gereken rolü bilen mücadeleci insanların konuşma, dinleme, anlama ve kol kola harekete geçmesi için; herkesin katılımına ve katkısına açık, demagojik nutukların değil gerçekçi çözüm önerilerinin, akılcı açıklamaların ve sistemden kopuşumuzu sağlayabilecek devrimci fikir/ders/deneyimlerin konuşulacağı bir platform.
Yerli ve mili olmak mı? İstemez kalsın.
Marksizm 2016’da Ortadoğulu ve Avrupalı sosyalistler yan yana geliyoruz. 2011 protesto ve ayaklanma dalgasından sonra gelen sürecin derslerini ve derinleşen emperyalist savaşa karşı uluslararası işçi hareketinin çıkarılarını temel alan birleşik mücadeleyi konuşmak istiyoruz.
Bir parçanın, bir yerin, bir ülkenin sorunları değil derdimiz. Kapitalizm küresel, direniş de küresel olmalı. Marksizm 2016, sadece kendini solcu ya da sosyalist olarak tanımlayanların konuştuğu, kapalı bir dil ve vakti geçmiş cemaat etkinliği değildir. Kendini nasıl tanımlarsa tanımlasın, özgürlükçü ve bu düzene karşı olan herkes birbiriyle konuşmalı.
Dünyada esen sol dalgayı estirmeliyiz Türkiye’nin batısında.
Sosyalizm bir hayal değil acil bir gerekliliktir. ABD’de 30 yaş kuşağın sol adayı Bernie Sanders’ın söylediği gibi sağlam bir gerekçemiz var:
“Bugün dünya nüfusunun yüzde 1’i, geri kalan yüzde 99’undan daha zengin. En zengin 60 kişi, nüfusun yarısından, 3.5 milyar kişiden daha fazla zenginliğe sahip. Bu kadar az kişinin bu kadar fazla servete sahip olduğu, bu kadar çok kişininse bu kadar az şeye sahip olduğu bir zamanda, bu çağdaş ekonominin ahlaksız ve sürdürülemez temellerine karşı çıkmalıyız.”
Gezi Parkı direnişi bunun ilk işaretiydi. Erdoğan, onun için azgınca saldırdı. Ama kapitalizme karşı isyan ve sistemden kopuş denemesi krizden beslenen küresel bir salgın.
Yeni kuşaklar kopmayı deniyor. Bu bir süreç ve 20 .yüzyılın başdöndüren tarihine bakınca henüz “eğlencenin” başında olduğunu görebiliyoruz.
“Devrim ezilenlerin şölenidir” der Lenin. Marksizm 2016, küresel kapitalizme karşı uluslararası işçi hareketinin 300 yıllık mücadele derslerinden bugün AKP’ye oy veren bir işçiyi sosyalizme nasıl kazanacağımıza kadar uzanan bir konu silsilesiyle bu şölene hazırlıktır.
Volkan Akyıldırım
(Sosyalist İşçi)