Tayyip Erdoğan ırkçılık yarışını başlattı. Irkçı Sözcü gazetesi hemen atladı. CHP’liler kendilerinin asıl yerli ve milli olduğunu bağırdı. Savaş, milliyetçilik ve ırkçılıkla hesaplaşmadan yol alamayacağımızı bir kez daha gösterdi.
Bu tartışma solu yakından ilgilendiriyor. Türkiye’de kendini sol, devrimci vb. şeklinde tanımlayan birçok çevre on yıllardır –tıpkı Tayyip Erdoğan gibi– yerli ve milli olmayı övüyor. Enternasyonalist sosyalistlere ise “soroşçu”, “emperyalizmin ajanı”, “beşinci kol” dediler.
Kemalizmi sol/ilerici olarak görüp, Stalinizmi sosyalizm olarak adlandıran solun geniş kesimleri, uluslararası işçi hareketine değil “bu topraklarda” şekillenmiş kendi hareketlerine, “yerli teorilere” dayandılar.
Bu teoriler Kemalist ayrıcalıklara ilericilik, orduya ilericilik, öğrencilere ve aydınlara öncülük ilan etti. Haydut kapitalist bir devlet olan Türkiye’yi “sömürge”, “dışa bağımlı” olarak gördüler. Tek suçlu emperyalizm ve “yerli işbirlikçileriydi.” Eğer “yerli işbirlikçiler” tasfiye edilirse “milli burjuvazinin” de içinde olduğu kesimlerle “tam bağımsız Türkiye” kuracaklardı.
“Tam bağımsız Türkiye” bayrağını bugün Erdoğan yükseltiyor! Sola milliyetçilik virüsünü aşılayanların başında gelen Perinçek ve adamları Tayyip Erdoğan’ı alkışlayıp, iktidar için savaşına destek veriyor.
O kadar milliler ki NATO’nun jandarmalığını yapıyorlar. O kadar yerliler ki ABD emperyalizminin İncirlik ve diğer askeri üsleri kullanmasını destekliyorlar.
Peki Erdoğan ve “AKP karşıtı” yerli ve milli solcular ne yapıyor? Gazetelere demeç verip, ‘Kürt hareketinin Türkiye solunu şekillendirdiğini’ söyleyerek taraflarını uyarıyorlar. HDP’yi hakir görüyorlar.
Erdoğan ve Bahçeli’nin sancaktarı olduğu şovenizm, yıllardır kendini “vatansever”/“yurtsever” olarak adlandıran solcular tarafından güçlendirildi. Ulusalcılık denen nasyonal sosyalizm, hep en sağa çalıştı. AKP’ye karşı ülkücü faşistlerle ile ulusal cephede durmaktan utanmayanlar, ırkçılık yarışı başlatan Tayyip Erdoğan’a laf söyleyemez.
Bayrak dayatmasına karşı bayrağa sahip çıkarak da milliyetçilik püskürtülemez.
Türkiye solundaki milliyetçi sapmanın temeli gerici bir ütopya olan “tek ülkede sosyalizm”dir. Rusya, Çin, Doğu Bloku’nda işçileri inim inim inleten, karşı çıkanı “emperyalizmin ajanı” diye katleden Stalinizmin bağrında taşıdığı şovenizm ve ulusalcılıkla hesaplaşılmadan sosyalist olunamaz.
Ne yerliyiz ne milli. Sosyalizm uluslararası bir harekettir ve zaferi dünya çapında bir toplumsal devrimle mümkün.
Volkan Akyıldırım
(Sosyalist İşçi)