Savaş çılgınlığı her tarafı sarıyorken, silahları susturacak ve kalıcı barışı sağlayacak tek kişi olan Abdullah Öcalan, İmralı'da tecrit ediliyor.
Sırf kendi iktidarı için iki savaş birden çıkartan Erdoğan'ın yardımcısı Akdoğan, Öcalan adına konuşuyor: "Öcalan bunları yakalasa HDP'lileri sopayla kovalar..."
HDP'liler 'kaldırın tecriti görelim' diyor.
Buna karşılık 90'ların savaş medyasını geride bırakan Sabah gazetesi çıkıyor, Öcalan adına konuşarak Demirtaş'ı "uluslarararası bir proje" olmakla itham ediyor.
HDP'yi ve Kürt tarafını çözüm sürecini bozmakla suçlayanlar, iddialarınızı ispat etmenin pratik bir yolu var.
Öcalan adına konuşmayı bırakın. Kürt halkının liderinin HDP heyeti ve barış sürecinin tüm taraflarıyla konuşmasını sağlayın.
Düne kadar barış ve çözüm diye ortalıkla dolaşan Erdoğancı yeni şahinler, haydi Demirtaş ve HDP'ye yaptığınız baskının onda birini hükümete yapın, HDP'nin İmralı'ya gitmesini talep edin.
HDP, Öcalan ile görüşmekten kaçmıyor. Erdoğan'ın onayı ve bakanların eşliğinde, Dolmabahçe'de okunan Öcalan'ın 10 maddelik barış müzakeresinin başlamasını istiyor.
Seçimde kaybedeceğini anladığı anda çözüm masasını deviren Erdoğan'ın karşı çıktığı bu 10 madde neydi?
1 - Demokratik siyasetinin içeriği tartışılmalı.
2 - Demokratik çözümün ulusal ve yerel boyutlarını tartışmalıyız.
3 - Özgür vatandaşlığın yasal ve demokratik güvenceleri.
4 - Demokratik siyasetin devlet ve toplumla ilişkisi ve bunun kurumsallaşmasına ilişkin başlıklar.
5 - Çözüm sürecinin sosyo ekonomik boyutları.
6 - Çözüm sürecinin yol açacağı yeni güvenlik yapısı.
7 - Kadın, kültür ve ekolojik sorunların yasal güvenceleri neler olabilir?
8 - Kimlik tanımı, kavramına ilişkin eşit mekanizmaların geliştirilmesi.
9 - Demokratik cumhuriyet, ortak vatan, milletin demokratik ölçülerle tanımlanması.
10 - Bütün bu demokratik hamleleri içselleştirmeye yarayan yeni anayasa.
Öcalan, çözüm müzakerelerinin kapsamını oluşturacak bu 10 maddede topyekûn demokratikleşme ve yeni bir anayasa öneriyor.
Askeri vesayeti gerileten, darbelere karşı mücadeleye katılan milyonların talepleri bu 10 maddede var. Burada kalıcı barış, eşit kardeşlik içinde bir arada yaşam tercihi var.
Bunlar sağlandığı takdirde 29. Kürt isyanı bitecek. Kürtlerin eşit haklara sahip olması ile silahlı mücadelenin gerekçesi ortadan kalkacak.
10 maddede müzakere başlasaydı, savaş çılgınlığı değil barış umutları hakim olacaktı.
Kimse ölmeyecekti.
Fakat Erdoğan, demokratik çözümü reddederek savaş başlattı.
Bu savaşı PKK'nin lideri Öcalan durdurur.
Şimdi her görüşten çözüm yanlısı, savaş karşıtı, barış isteyenin yapması gereken tek şey var: İmralı'da tecrite son verilmesini yüksek sesle talep etmek. Buna izin vermeyenlerden akan kanın hesabını sormak.
Bugün Batı'daki barış mücadelesinin ana halkası, İmralı'da tecrite son verdirmektir.
Önceki savaş hükümetleri gibi Erdoğan'ınki de çökecek. Devlet er ya da geç Öcalan'a gidecek, müzakere isteyecek.
Ergenekon devletini dirilten Erdoğan ve adamlarının kaçınılmaz olanı geciktirmesinin bedelini, bu anlamsız savaşta çocuklarını yitirecek, daha da yoksullaşacak emekçiler ödeyecek.
13 yıldır çözüm ve barış isteyen halkı oyaladılar. Kaybedecek zaman yok. Defalarca denenmiş ve başarısızlığı devlet tarafından itiraf edilmiş savaş politikalarına, çözümsüzlüğe hayır! Öcalan'ın tecridine son verin. 10 maddede müzakere başlasın.
Volkan Akyıldırım