Birikim

17.05.2015 - 23:22
Meltem Oral
Haberi paylaş

Neden dört bir tarafımız inşaat? Neden otel yapmak bir yetimhaneyi yıkmayı göze alacak kadar önemli? Her yerin otel, avm olmasına çok mu ihtiyacımız var? Cevap; daha fazla para için para. Başka bir ifadeyle sermaye birikimi.

Kapitalist üretim ilişkilerini anlamak için iki önemli kavram var: kâr ve rekabet. Kapitalistler yani patronlar için her şey kâr elde etmeye odaklıdır. Çünkü sermaye birikimi sağlamanın yolu daha fazla kâr elde etmektir. Bunun yoluysa işçilerin emeğine el koymaktır. Herhangi sektördeki bir işçi kendi emeğinin karşılığını alması için birkaç saat çalışması yeterli olabilecekken en iyi ihtimalle 8 saat çalışmak zorundadır. Fazladan çalıştığı her saatte artı değer üretir. Yani patron için kâr üretir.

Patronlar elde ettikleri kârla kendilerine lüks evler, son model arabalar ve dünya turu bileti alırlar. Ama onlar için esas önemli olan diğer patronlarla rekabet etmektir. Patronlar birbirleriyle yarış halindedir.

En az yatırımla en fazla kârı elde etme yarışında geride kalan iflas eder.  Rekabetin basıncı yüzünden kapitalistler her zaman daha fazla sermaye biriktirmek zorundadır. Diğer rakiplerini yenmek için en son teknolojilere yatırım yapacak sermayeyi biriktirme dürtüsü içindedir. Bu dürtüyü Karl Marx şöyle özetler; “Biriktir, biriktir! Musa da peygablerler de bu. Birikim uğruna birikim, üretim uğruna üretim.”

Dünya çapında gerçekleşen bu birikim patronlar için ayakta kalmanın tek yoluyken biz yoksullar için daha fazla sömürü, baskı, yoksulluk, adaletsizlik demektir.

Sermaye birikimi döngüsünün en hızlı ve yoğun yaşandığı yerler kentlerdir. Bu birikimi sağlama almak için toplumsal hafıza, tarih, ekoloji, barınma, kent hakkı çiğnenir ve kent rant alanı haline gelir.

Devletler özel sektörün yani patronların yararına kâr alanları yaratır. Kent içinde yaşayan işçi sınıfını ve yoksulları atomize edecek, parçalayacak şekilde yeniden düzenlenir.

Yoksulların hakkı gasp edilirken sermaye kârını büyütür. Rekabet dürtüsü nedeniyle sürekli olarak el konulacak, yatırım yapılacak yeni rant alanları yaratılır. Kapitalist rekabet kenti yıkıcı bir şekilde kendi döngüsüne dahil eder. Bugün hükümetin onur madalyası olarak taşıdığı kentsel dönüşüm, patronların sermaye birikimi ihtiyaçlarının karşılanmasından ibarettir.

Meltem Oral

[email protected]

(Sosyalist İşçi)

Bültene kayıt ol