Daha büyük eylemlerin tohumları atıldı

03.03.2022 - 12:37
Faruk Sevim
Haberi paylaş

Son iki ay içinde, İstanbul’dan Gaziantep’e, Sivas’tan İzmir’e onlarca işyerinde işçiler insanca yaşayacak ücret ve çalışma koşullarının iyileştirilmesi için eylemlere giriştiler. “İşçi sınıfı artık bitti” denilen bir dönemde bu eylem ve direnişler sınıfın gücünü herkese bir kez daha hatırlattı.

Aslında Ekim ayından beri artan hayat pahalılığı nedeniyle işçi eylemlerinde bir artış yaşanmaya başlamıştı. Dövizin ve enflasyonun artması işyerlerinde ücret mücadelesini öne çıkardı. 

Sağlık emekçileri ise pandemi döneminde çok yoğun tempoda çalıştıkları halde, bunun karşılığı bir ücret alamadıkları için sürekli eylem halindeydi.

Asgari ücretin tespiti sürecinde işçi sendikaları kamuoyu baskısını artırdılar ve hükümetin yüzde 50 zam yapmasını sağladılar. Bu zam oranı her ne kadar enflasyonda yaşanan gerçek kaybı karşılamasa da, sonraki süreçte işçi sınıfının ücret zammı talebinde önemli bir dayanak oldu.

Ocak ayının başından itibaren çorap fabrikalarında ilk direnişler başladı, pek çok fabrikada işçiler kazandı.

Metal işçilerinin toplu sözleşme sürecinin yüzde 27 zamla bitmesi kısa bir yılgınlık yarattıysa da, Çimsataş işçilerinin Metal toplu sözleşmesini kabul etmeyerek direnişe başlaması tüm havayı değiştirdi.

Sonrasında Divriği maden işçileri ücret ve çalışma koşulları için direnişe başladı ve kazandı. 

Ocak ortasından itibaren Gaziantep’te 27 fabrikada “İnsanca yaşayacakları bir ücret ve daha iyi çalışma koşulları” için 12 binden fazla işçi eylemlere başladı. BBC işçileri greve gitti.

Trendyol işçilerinin kazanımla sonuçlanan eylemlerinin ardından peş peşe HepsiJet, Scotty, Aras Kargo, Sürat Kargo, Yurtiçi Kargo, Yemeksepeti Banabi, Migros işçilerinin eylemleri başladı.

Sağlık işçileri sürekli grevler ve eylemler düzenledi. Gemi söküm işçileri, belediye işçileri, aile hekimleri, gıda işçileri, tekstil işçileri vb. pek çok işçi kesimi eylemler düzenledi, grevler yaptı.

Bu eylemler işçi sınıfının gücünü bir kez daha herkese gösterdi. Şimdi hedef işçi sınıfının gücünü bir araya getirmesi, daha büyük eylemler yapmasıdır. Bunun için gerekli olan, geçmişteki Emek Platformu benzeri bir örgütlenmenin acilen kurulmasıdır. Bütün işçi örgütleri, sendikalar bir araya gelmeli ortak örgütlenme ve mücadelenin olanaklarını yaratmalıdır.

Faruk Sevim

(Sosyalist İşçi)

Bültene kayıt ol