Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AKP'nin son iki yılda yaptığı konuşmalara bakılırsa - özellikle pandemi döneminde - Türkiye'deki bütün sorunların kaynağı olarak, en son 1995'te hükümet ortağı olmuş olan CHP gösteriliyor.
İktidarın ayakta kalması için Hazine'deki döviz rezelerinin satılmasıyla 128 milyar doların (bazı ekonomistlere göre bu rakam daha fazla) yok oluşu üzerine, tüm muhalefet gibi CHP de bir siyasi kampanya başlatmış, parti binalarına asılan pankartlar polis zoruyla sökülmüştü.
İktidar yetkilileri 128 milyar doların nereye gittiği yönünde çelişkili açıklamalar yaptı, bunlar hiç kimseyi tatmin etmedi.
Uzun süredir sosyal medyadaki trol ağıyla siyaset yapan AKP'nin, son kongrede medya sorumlusu yapılan Hamza Dağ ise müthiş bir formül buldu!
Yakın zamanda lüks yaşamı ve "pudra şekeri" ile anılan AKP genel merkez çalışanı Kürşat Ayvatoğlu, Dağ ile birlikte çalışıyordu. Bunu inkâr ederken kısmen de doğrulayan Hamza Dağ, belli ki Beştepe nezdinde koltuğunu korumak için müthiş bir fikir buldu!
Komedi
• AKP Twitter hesabı 4 Mayıs günü, 5 Mayıs saat 14.00’te bir paylaşım yapacağını duyurdu.
• Ertesi gün o saatte bir animasyon yayınlandı. Animasyon'da CHP Genel Merkezi, yalan üretme merkezi olarak gösterilirken son dönemde yapılan bazı tartışmalara atıfta bulunuluyor ve laf '128 milyar nerede' sorusuna getiriliyordu. Aşağılayıcı bir ifadeyle Kılıçdaroğlu'na "Papağan iksiri" içiriliyor, böylece Kemal Kılıçdaroğlu defalarca '128 milyar nerede' diye soruyordu. Animasyonu yapanlar ve yayınlayanlar belli ki CHP liderinin "yalancı" olduğuna inanılacağını düşünmüşlerdi. AKP medyasının "amiral gemisi" Sabah gazetesine göre, AKP resmi hesaplarından paylaşılan animasyon o kadar iyiydi ki izlenme rekorları kırıyordu! Fakat AKP'nin bazı önde gelen yöneticileri bu videoyu paylaşmadı, çünkü başlarına geleceği görmüşlerdi.
• Pespaye biçimi, aşırı sağcı trol içeriği, sahibinin gerçek yüzünü ve niyetlerini ortaya koyan basitliğiyle bu video alay konusu oldu. Sadece CHP'liler ve muhalifler değil, AKP'den kopan seçmenler de bu sululuğa taraf olmadı. Üstelik ana öğe olan "yalan üretme makinası" fikrinin 2016 yılında yayınlanan Gırgır isimli mizah dergisindeki bir karikatürden araklandığı ortaya çıktı. Ve çizgi film, AKP sosyal medya hesaplarından silindi. Hamza Dağ silme kararını şu sözlerle (yine Twitter'dan) duyurdu: "Siyasette seviyeli muhalefetin oluşması için AK Parti olarak bir adım attık. Siyasette yalanın ulaştığı boyuta dikkat çektik. Maksat hâsıl oldu." Seviyeli muhalefet için seviyesiz bir video yapmışlar ve çekmişler, sonra seviyeli muhalefet için videoyu kaldırmışlar!
• Animasyonun çalıntı, amatör, zekâ ve espriden yoksun, demagojik içeriği - ve elbette komik özelliklerinden çok iktidar için en fazla zarar verici olan tarafı, AKP eliyle '128 milyar dolar nerede' sorusunun defalarca sordurulmuş olması. Oysa iktidar polis marifetiyle bu sorunun sorulmasını engellemek istiyordu. AKP'nin aşırı sağcı popülist trol siyaseti, içeriksizliği ve akıl dışılığıyla dönüp kendini vurdu. Daha önemlisi yıpratmak istedikleri CHP ve Kılıçdaroğlu - tıpkı 'türbeye girerken ellerini arkaya attı' denilerek hakkında inceleme başlatılan İmamoğlu gibi - bu saldırıdan güçlenerek çıktı.
Bir AKP komedisinin özeti böyle, gelelim bir yönetememe parodisine, bunlara sebep olan AKP'nin aşırı sağcı siyasetinin kendi aleyhine işlemesine.
Yönetememe krizi
Erdoğan ve küçük ortağı Bahçeli, her konuşmasında (Bahçeli örneğinde bol bol sosyal medyada) CHP'ye vuruyor, Kılıçdaroğlu'na hakaret ediyor ve aşağılıyor. Sosyal medyadaki AKP'li ve MHP'li troller ise büyük çarpıtmalar, komplo teorileri, ağır hakaretler ve itibar suikastleriyle bunları büyütüyor.
2016 yılındaki ABD başkanlık seçimi kampanyası sırasında Donald Trump aynı yöntemlere başvurmuş, o anki Demokrat Başkan Barack Obama'nın kişiliğine karşı küfür, hakaret, aşağılama, ırkçılık ve yalanlarla dolu bir propaganda yürütmüştü. Obama yönetiminin başarısızlığı, Demokratların adayı Hillary Clinton'un berbatlığı Trump'a birçok fırsat sundu. ABD’yi yöneten merkez siyasetin çöküşü sonucu Trump, trol ağıyla seferber ettiği orta sınıfların ve lümpen proletaryanın desteğini kazanarak iktidar oldu.
4 yıllık yönetimi boyunca Twitter mesajlarıyla sayısız kriz çıkartan, kaos yaratan, hedef gösteren, aşağılayan Trump, geçen seneki seçim kampanyasında da rakibi Joe Biden'ı durmadan aşağıladı, hakaret etti, itibarsızlaştırmak için elinden geleni yaptı. Fakat izlediği aşırı sağcı trol siyaseti bu defa kazanmasına yetmedi. Çünkü izlediği aşırı siyaset sonucu, büyük ve öfkeli bir kesimi karşısında topladı. Kitle hareketleriyle boğuşmaya başladı. Gerçek sorunlar, her zamanki gibi sosyal medya/medya yalanlarına, aşırı sağcı propaganda aygıtının demagojilerine galip geldi. Başkanlık döneminin son aylarında çok sevdiği sosyal medyada paylaşımları saldırgan ve yalan içerikleri nedeniyle kısıtlandı.
AKP'nin yayınlayıp kaldırdığı animasyon, 20 yıllık iktidarın ve Erdoğan'da merkezileşmiş başkanlık rejiminin geldiği noktanın bir özeti. Yönetemiyorlar. Şenol Karakaş'ın yazdığı gibi bir çizgi filmi bile yönetemediler.
Gelecek
Aşırı sağcı trol siyaset, ekonomik ve pandemik krizin yarattığı gerçekçilikle birlikte dönüp sahiplerini vuruyor. Sadece AKP’nin çizgi filmi değil, birçok şekilde, iktidar partisinin gemisinde yönetememe krizi sonucu her gün yeni delikler oluşuyor.
AKP-MHP iktidarının ilk seçimde gideceği ortaya çıkmışken, işçiler, işsizler, ezilenler, demokratlar ve sosyalistler için soru, yerine neyin geleceğidir. Erdoğan sonrası ortaya çıkacak olası iktidar yapısında kadınlar, LGBTİ+’lar, Kürtler, göçmenler, öğrenciler, işçiler ve emekçiler olarak; ücretlerimizin, haklarımızın, özgürlüklerimizin, kazanımlarımızın ne ölçüde genişleyeceği ve korunur olacağıdır.
Erdoğan sonrası adalet, eşitlik ve özgürlük taleplerinin kazanması, işçilerin ve ezilenlerin aşağıdan birleşik mücadelesine, bu mücadelenin ortak taleplerini kazanmak için harekete geçen antikapitalist solun örgütlenmesine ve büyümesine bağlı.
Volkan Akyıldırım