Irkçılıkla mücadele etmeliyiz

19.06.2020 - 11:13
Faruk Sevim
Haberi paylaş

Irkçılıkla mücadele işçi sınıfı açısından ölüm kalım meselesidir. Irkçılık işçi sınıfını felç eder, böler, sahte bir düşman yaratır, kendi sorunlarını görmesini engeller. Burjuvaziye karşı yöneltmesi gereken kızgınlığını; teni, dili, dini, memleketi farklı olan başka işçilere karşı yöneltir. Irkçılık, işçi sınıfında kalıcı hasar bırakır. Her görüntüsüyle mücadele çok önemlidir.

Irkçılık, kapitalizmin yarattığı bir sorun. Dolayısıyla kapitalizm var olduğu müddetçe ırkçılık da devam edecek. Ancak kapitalizm içerisinde ırkçı uygulamalara ve ırkçı örgütlenmelere karşı mücadele edebilir ve kazanımlar elde edebiliriz.

Kapitalistlerin ucuz emeğe olan ihtiyacı ırkçılığın sürmesindeki ana nedendir. Günümüzde ırkçılık, bütün dünyada, göçmenlerin ucuz emek gücü olarak kullanılmasını sağlamak için kullanılıyor. Bu sayede hem ucuz emek meşrulaştırılmış oluyor, hem de işçi sınıfı bölünmüş oluyor. Çünkü ırkçı söylemde, düşman kapitalistler değil, göçmen işçilerdir.

Irkçılık, ekonomik kriz dönemlerinde suçu göçmenlere atar. Yerli işçilerin hakkı olan işlerin, göçmenler tarafından ele geçirildiği, ekonomik krizin sorumlusunun göçmenler olduğu yalanlarını yayar. İşçilerin öfkesinin göçmenlere yönelmesine yol açar. Örneğin Türkiye’de sürekli Kürt işçilere ya da Suriyeli, Afganistanlı, Iraklı, Pakistanlı vd. göçmen işçilere yapılan saldırılar, ekonomik kriz dönemlerinde artar. Hâlbuki ekonomik krizlerin, eşitsiz uygulamaların sebebi, farklı etnik kökenli veya göçmen işçiler değil, kapitalizmdir.

Kapitalist devletlerin korona salgını sürecindeki uygulamaları, ırkçılığın insanlar tarafından daha çıplak biçimde görülmesini sağladı. Pandemi süreci, ABD’de siyahların yaşadığı ayrımcılığı net bir şekilde ortaya çıkardı. Nüfusun yüzde 15’i olmalarına rağmen, Koronadan ölenlerin yüzde 30’u siyah. 7 milyon ABD’linin sağlık sigortası yok, bunların üçte biri siyah. Pandemi döneminde 40 milyon ABD’li işsiz kaldı, bu işsizlerin önemli bir kısmı siyah.

Son olarak George Floyd’un öldürülmesi, bardağı taşıran damla oldu, yüzbinleri sokağa döktü. “Siyahların hayatı önemlidir” sloganı ile devam eden eylemlere çok sayıda siyah olmayan aktivist de katılıyor. Giderek yayılan eylemler Beyaz Saray’ı kuşatmaya, özerk bölgeler ilan etmeye kadar varmış durumda. Ayrımcılığa karşı başlayan eylemler giderek kapitalizm karşıtı eylemlere doğru evrildi. 

ABD’de siyahlarla dayanışmak, Türkiye’de Kürtlerin ve göçmen işçilerin haklarına sahip çıkmak gerekir.

Faruk Sevim

[email protected]

(Sosyalist İşçi)

Bültene kayıt ol