Asgari ücrete yapılan sefalet zammı, öfkeyle karşılandı. Devrimci Sosyalist İşçi Partisi (DSİP), mücadele çağrısı yaptı.
DSİP'in açıklaması:
"Bu iktidar zenginleri sevdiğini, zenginlerin iktidarı olduğunu bir kez daha gösterdi. Gözü zenginlerden başka hiç kimseyi görmüyor.
Neredeyse ölecekler, zenginler daha da zenginleşsin diye.
Asgari ücretin yüzde 30 artışla 22 bin 104 lira olarak açıklanmasının tek gösterdiği budur.
Milyonlarca yoksula, asgari ücretliye ve işçiye siz tahta yiyin diyen bir iktidarla karşı karşıyayız.
2025 yılı için tüm vergi, harç ve cezalar için yeniden değerleme oranı yüzde 43.93 olarak belirlendi. 2024 yılı için TÜİK’in açıkladığı enflasyonu yüzde 47’lerde olarak açıklanmışken asgari ücretteki artışın yüzde 30’la sınırlanmasının iktidarın zengin severliğinin en net kanıtıdır. Çünkü burada 17 puanlık bir gasp vardır.
Soframızdan çalınan 17 puan, okul harçlıklarımızdan çalınan 17 puan.
Erdoğan’ın Mehmet Şimşek eliyle yürüttüğü ekonomik programın tek bir hedefi var: ücretleri baskılayarak ekonominin patronlar ve devlet tarafından yaratılan tüm yükünün işçi sınıfının omuzlarına yüklenmesi.
22 bin 104 lira!
Bunu bir basın toplantısıyla halkın karşısına geçip açıklamak için utanma duygusundan nasibini almamış olmak gerekir.
Gözün sermayenin çıkarlarından başka hiçbir şeyi görmüyor olması gerekir.
İşçi sınıfının asgari ücretli kesimi ve ücretleri asgari ücrete göre belirlenen tüm kesimleri, yaklaşık yüzde 60’ı aç kalacak.
Asgari ücretli sayısı 9 milyon. 9 milyon işçi aileleriyle birlikte ay sonunu getiremeyecek, aç kalacak, kreş parası, okul parası veremeyecek
Bu iktidar bu açlık politikasını bilerek ve isteyerek, net bir tercih olarak ilan etti.
Yoksulluk sınırı 70 bin lira civarındayken aylık 22 bin 104 lira, sadaka anlamına bile gelmemektedir.
Aç kalın, üşüyün, toplu taşımalara binemeyin, ayakkabı giyecek alamayın, yurt paralarını ödeyemeyin umurumuzda değil, bizim umurumuzda olan tek şey patronların karı, vergi borçlarının affedilmesi ve çıkarlarıdır diyen iktidar kaynak sorunu olduğunu iddia edemez.
Kaynak var. Çıkarlarını birebir uyguladığınız büyük sermaye çevrelerinin kasasında aranan tüm kaynaklar var.
Aranan kaynak yoksulun cebinden alınıp zenginlere aktarmanın bir başka aracı olan faiz giderlerinde var. 2018’de 74 milyar, 2019’da 100.7 milyar, 2022’de 311 milyar, 2023’te 675 milyar lira olan faiz giderleri 2024 yılında 1 trilyon 195 milyar lira oldu. 2025 yılında ise 1 trilyon 950 milyar lira olması öngörülüyor.
Fakirden alıp zengine aktarmayı seven iktidarın kendi harcamaları da aranan kaynak için iyi bir adres.
Erdoğan ve ailesinin yaşadığı sarayın günlük harcaması 21.5 milyon lira. İşte asgari ücret, Saray’ın 1 dakika 30 saniye içinde harcadığı para kadar oldu: 22 bin104 TL.
Bu asgari ücret hesaplaması kabul edilemez.
Bu oran işçi sınıfının bir sene boyunca ezeceğini açıklayan bir iktidar programıdır.
Bu oran derhal iptal edilmelidir.
Sendikalar, emek örgütleri, emekli örgütleri, öfkeliler, açlar hükümet zammını al başına çal diyen bir mücadele hattı inşa etmelidir.
Bir araya gelmek ve milyonların öfkesinin kazanana kadar sürecek bir genel grev örgütlenmesinde birleşmesini sağlamak zorundayız.
Genel grev genel grev yapalım diyerek inşa edilmiyor. Tüm öfkenin, tepkinin ve mücadelenin içinde iktidara kök söktürecek olan genel grevin bir hedef halinde örgütlenmesidir.
Ekmek ve özgürlük işçilerle gelecek!"