Barış Akademisyenleri işe dönüyor

20.04.2023 - 12:48
Haberi paylaş

2016 yılında “Bu suça ortak olmayacağız” başlıklı bildiriyi imzaladıkları için KHK ile ihraç edilen akademisyenlerin bir bölümü mahkeme kararıyla üniversitelerine dönmeye başladı. İade edilerek göreve başlayan Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi Araştırma Görevlisi Can Irmak Özinanır’la konuştuk. 

Altı yıl sonra işe döndünüz, altı yıldır bu süreçte neler yaşadınız?

Can Irmak Özinanır: Aslında süreç bizim için 2016 Ocak’ında “Bu suça ortak olmayacağız” bildirisinin duyurulduğu günle başlıyor. O zaman başbakan olan Tayyip Erdoğan, bildiri yayımlanır yayımlanmaz bizimle ilgili “sözde akademisyenler” demişti. Anında soruşturmalar ve gözaltılar başladı. Bunlara tehditler eşlik etti. Darbe girişimi sonrasında OHAL ilan edilince durum daha da ağırlaştı. 1 Eylül’den itibaren barış imzacıları ihraç edilmeye başlandı. O günden sonra da OHAL komisyonu aracılığıyla yıllar boyu bizi oyaladılar ve geri dönüşümüzü engellediler. 

Ancak sadece kötü şeyler yaşamadık. Birincisi, çok güzel bir dayanışma ile karşılaştık. Hem kendi aramızda dayanıştık hem de pek çok farklı kesimden dayanışma gördük. Tabii bu konuda eksiklerimiz de, hatalarımız da oldu ama yine de dayanışmayı görmek güzeldi. İkincisi, kurduğumuz dayanışma akademileri ve Sokak Akademisi gibi oluşumlarla hem sokakta hem akademide direnmeye devam ettik. 

Bir de başaramadıklarımız var, maalesef barış akademisyeni Mehmet Fatih Traş bu süreçte hayatına son verdi, hayatını kaybedenler oldu. 

Üniversiteye geri dönüş size neler hissettirdi? 

Üniversite bizim ihraç edildiğimiz zamandan bugüne çok değişmiş. Otoriterleşme kendisini üniversitelerde de çok ağır bir şekilde hissettirdi. Fakültede çalışmaya devam eden arkadaşlarımın yaşadıkları zorlukları gördüm. Ayrıca pandeminin ve uzaktan eğitimin hem öğrenciler hem akademisyenler açısından yarattığı ciddi sorunlar var. Ancak geri dönmek bütün bunlarla mücadele etmeye de hazırlanmak demek. Sendikamız Eğitim Sen’in artık çok daha güçlü olacağına inanıyorum. 

Ancak biraz buruk bir sevinç yaşıyoruz, bazı mahkemelerde arkadaşlarımız, hocalarımız ret kararları aldı. Herkes işine dönene kadar bu işin peşini bırakmayacağız. 

Eğitim Sen bu süreci nasıl yönetti? 

Sendikamız başından itibaren kendisini ihraç edilen üyeleriyle dayanışma için yeniden yapılandırdı. Altı yıldan uzun bir süre boyunca üyelerine her ay para yatırdı, bu az bir çabanın ürünü değil. Bunun dışında hukuki süreçleri de sendika aracılığıyla yürüttük. Sendikamızın avukatları OHAL Komisyonu’ndan idare mahkemelerine kadar süreci takip etti ve etmeye devam ediyor. 

Barış istediğiniz için ihraç edilmiştiniz, sizce barışa yakın mıyız?

Biz çatışmaların derhal son bulmasını istiyorduk ancak toplumsal barış çok daha uzun bir süreç. Üstelik sadece Kürt sorunun çözümü yetmez, ülkede ötekileştirilen her kesimle omuz omuza mücadele etmek gerekiyor. LGBTİ+’lardan Ermenilere, Lazlardan Alevilere, Süryanilere, sokak hayvanlarına kadar pek çok kesimin toplumsal olarak sorunları var. Bugün otoriter rejimin HDP’ye ve Kürt halkına yaptıkları ortada. Bu sorunun çözümü için, barışın kalıcı olabilmesi için çalışmaya devam edeceğiz. 

(Sosyalist İşçi)

Bültene kayıt ol