Meral Akşener, İyi Parti'nin kuruluşunu ilan etti.
Ana gövdesini MHP’den ihraç edilen ülkücü faşistlerin oluşturduğu partinin duyurusu Nâzım Hikmet Kongre Salonu’nda düzenlenen toplantı ile yapıldı. Komünist şair Nâzım Hikmet’in adını taşıyan bir salonda duyuru yaparak solculara şirin gözükmeye çalışan Akşener’in partisinin önde gelen isimleri “Ülkücü gömleğinizi çıkardınız mı?” sorusuna “Hayır, ben Türk milliyetçisiyim” diye cevap veren Ümit Özdağ ve Koray Aydın. Her üç isim de MHP’de genel başkan olmaya çalışıp, olamamış kişiler.
Faili meçhuller
Meral Akşener, 1990’lı yıllarda çatışmaların en sert dönemlerinde içişleri bakanlığı yapmış ve o dönemki faili meçhuller kendisine sorulduğunda “Ne derseniz deyin hepsi kabulümdür. Bu ülke için, bu milletin birliği beraberliği için bir şey yapılması gerekiyorsa yapmışımdır, sorumluluğunu da sonuna kadar alıyorum” diyen birisi. Hepsi Kürt sorununda çatışmacı politikaları savunuyor.
Solda görülen kimi isimler zaman zaman Meral Akşener’in AKP’nin yükselişini durduracağını düşünerek yeni kurulan partiyi olumlu bir adım olarak görüyor. Bunun en açık örneğini ulusalcı Ataol Behramoğlu gösterdi ancak maalesef Akşener’den medet umanlar Behramoğlu gibi ulusalcılardan ibaret değil.
Sağcılıktan medet ummak
Daha önce Ekmelettin İhsanoğlu ve Mansur Yavaş örneklerinde de görüldüğü gibi Erdoğan’ın otoriterizmine karşı sağcılıktan medet ummak toplumsal muhalefete hiçbir şey kazandırmıyor. Ancak buradaki sorun sadece sağcılıktan medet ummak değil, mevcut yerli-milli koalisyona karşı muhalefetin ırkçı, milliyetçi ve Kürt sorununda savaş yanlısı bir güç tarafından zayıflatılacağını düşünmek, milliyetçiliğe yeniden taviz vermek ve AKP’ye oy veren, vermeyen geniş bir emekçi kitlesini yeniden milliyetçiliğin ve savaş politikalarının yanına terk etmek anlamına geliyor.
Yerli-milli koalisyonu zayıflatmak Akşenerlerden medet ummakla değil, tabandaki emekçilerin mücadelesi, her alanda barış talebinin yükseltilmesi ve ırkçılığa karşı net bir mücadele ile mümkün.