İzmir'de Harmandalı Geri Gönderme Merkezi’nden gelen imdat çığlıklarına karşı mültecilerle dayanışma eylemi yapıldı.
İzmir’de mülteciler ve insan hakları alanında çalışma yapan kitle örgütleri, Harmandalı Geri Gönderme Merkezi’nde zorla tutulan mültecilerin yaşadığı, basına da yansıyan hak ihlalleri ile ilgili basın açıklaması gerçekleştirdi.
Eyleme Halkların Köprüsü Derneği, Suriyeli Mültecilerle Dayanışma Derneği, Mültecilerle Dayanışma Derneği, Türkiye İnsan Hakları Vakfı, İnsan Hakları Derneği, Hak İnsiyatifi İzmir, Irkçılığa ve Milliyetçiliğe Dur De Girişimi ve Foça Barış Kadınları katıldı.
Evrensel'in haberine göre, Harmandalı Geri Gönderme Merkezi’nde önünde yapılmak istenen açıklamaya emniyet "bu alan yasaklı" diyerek izin vermedi. Bunun üzerine Alsancak Türkan Saylan Kültür Merkezi’nde önünde yapılan açıklamada, mültecilerin basına yansıyan ‘Burası Guantanamo, ‘Yardım edin’, ‘Açız’ ve ‘Avukatımı istiyorum’ çığlıklarının yazıldığı dövizler açıldı.
Burada açıklama yapan Halkların Köprüsü Derneği Başkanı Prof. Dr. Cem Terzi, İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Genel Müdürlüğü’ne ‘Harmandalı Geri Gönderme Merkezi’nde neler oluyor?’ ve ‘Burada tutulan mülteciler neden pencerelerden çığlıklar atıyor ve imdat diye haykırıyorlar?’ sorularını sordu.
Göç İdaresi Genel Müdürlüğü ve İzmir İl Göç İdaresi’nin Yabancıların Uluslararası Korunma Kanunu riayet etmediğini belirten Terzi, “Örneğin ülkelerindeki savaş nedeniyle geri gönderme yasağı kapsamında olan Suriyeli mülteciler hakkında dahi sınır dışı kararı verip, onları idari gözetim altında bu merkezde tutmakta ve bir şekilde sınır dışı etmeye çalışmaktadır” dedi.
"İnsani şartlarda yaşamıyorlar"
Geri gönderme merkezinde tutulan mültecilerin yaşam şartlarına da değinen Terzi şunları söyledi:
“Bu merkezde idari gözetime alınan mülteciler, 24 saat içinde sadece 15-20 dakika havalandırmaya çıkartılmakta, bu süre dışındaki tüm zamanlarını 5-6 kişilik odalarda, kapılar üzerlerine kilitli olarak hapis halinde geçirmektedirler. Kimi odaların günışığı görmediği ve sıcak su erişimi olmadığı, dışarıdan yakınlarının getirdiği şampuan, diş macunu gibi kişisel bakım ürünlerinin içeri alınmadığı bilinmektedir. İnsanlara verilen yemeklerin doyurucu ve besleyici olmadığı, meyve ve sebze ihtiyacının karşılanmadığı ifade edilmektedir. Burada kalan insanlar ülkelerine sınır dışı edilme, tekrardan kötü muameleye uğrama korkusuyla uğradıkları kötü muamele ve işkence iddiaları hakkında başvurularda bulunmaktan çekinmektedirler.”
"Önlemler kamuoyuna açıklansın"
Dışarıdan bakıldığında yeni, fiziki koşulları iyi gibi görünen bu merkezin içindeki insanların dış dünyadan tamamen izole edilerek, adeta cezaevi koşullarından daha ağır gözetim koşullarında yaşadığını da dile getiren Terzi “Buradan Göç İdaresi Genel Müdürlüğü’ne, İzmir Göç İdaresi İl Müdürlüğü’ne ve Harmandalı Geri Gönderme Merkezi Müdürlüğü’ne sesleniyoruz. Yukarıda tek tek saymış olduğumuz insan hakkı ihlallerinin bir an önce son bulmasını ve kamuoyuna alınan önlemler ile ilgili açıklama yapılmasını talep ediyoruz. Harmandalı Geri Gönderme Merkezi’nin kapılarını sivil topluma açıp şeffaflığın sağlamasını talep ediyoruz” dedi.
"Geri gönderme merkezleri sivil topluma kapalı"
Açıklamaya katılan İHD Eş Genel Başkanı Av. Eren Keskin de Harmandalı Geri Gönderme Merkezi’ne dair rapor hazırlayacaklarını belirtti. Keskin, “Bugün sığınmacıların kaldığı geri gönderme merkezleri sivil topluma tamamen kapalı. Buradan çok fazla hak ihlalleri bilgileri bize geliyor. Örneğin çocuk tacizleri, kadına yönelik cinsel taciz ve tecavüz gibi. Geçici koruma yönetmeliğinde açık bir madde var. Mülki amirden izin alarak biz de aslında buraları izleyebiliriz ama bu madde hiç bir şekilde işletilmiyor. Türkiye’ye çağrımız gerçekten bu merkezlerin bir an önce sivil topluma açılması” dedi.