Ak Parti çevrelerinden bir itiraf yükseliyor: 15 Temmuz darbecileri sadece Fetullahçılar değildi, kemalist generaller de vardı. Fakat o an bunu yok sayarak, bile bile sadece FETÖ dedik.
Bu itiraflar, Hürriyet’in “Karargah rahatsız” haberinin üzerine geldi. Bazı Ak Partili gazeteciler, kadın subayların örtünebilmesine sağlayan yasal değişiklikten rahatsız olan kemalist generallerin İzmir’de darbe girişimine kalkıştığını iddia ettiler.
Erdoğan ve Ak Parti hükümetini FETÖ’ye karşı desteklediğini söyleyen kemalist generaller şimdi tam karşı tarafa geçmiş durumda.
Onlarla uzlaşan Ak Parti çevreleri ise panikle suçlama yarışını girdi.
Bu durum, Sosyalist İşçi’nin 15 Temmuz’dan bu yana yazdıklarının doğru olduğunu kanıtlıyor: 15 Temmuz sadece Fetullahçıların değil geniş bir koalisyonun işiydi. Ceza sadece FETÖ’ye kesildi. Hükümetin bu bilinçli politikası sonucu diğer darbeciler aklandı.
15 Temmuz darbe girişimi çatı iddianamesi de bu yaklaşımın bir ürünü. Darbe sadece 50 yıl önce orduya sızmaya başladığı söylenen FETÖ üzerine kurulmuş. Darbeci bazı subayların inatla ‘biz darbeciyiz ama FETÖ’cü değiliz ülkücüyüz, Atatürkçüyüz’ demelerine rağmen.
Dava daha baştan kısıtlı
Halkın direnişi ile engellenen kanlı darbe girişimi iddianamesine yansıyan durum şöyle:
- 15 Temmuz'daki darbe girişiminde Genelkurmay Başkanlığında gerçekleştirildiği eylemlerle ilgili olarak toplam 221 sanık hakkında hazırlanan "çatı iddianamesi", Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edildi.
- Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın müşteki ve mağdur, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Akar'ın da mağdur olarak ortaya çıktığı iddianamede, 15 Temmuz darbe girişiminin arkasında FETÖ olarak adlandırılan Gülen Cemaati'nin bulunduğu, bu girişimle demokratik anayasal düzenin cebir ve şiddet kullanılarak ortadan kaldırılma teşebbüsünde bulunulduğu belirtiliyor.
- Darbe girişimine 8 binden fazla askeri personel, 35 uçak, 37 helikopter, 74 tank ve 246 zırhlı araç katılmış, 4 bine yakın hafif silah kullanılmış. Yine iddianamede darbecilerin başta Cumhurbaşkanlığı Külliyesi ve TBMM olmak üzere, devlet kurumlarına ait binalara saldırılar düzenleyerek teslim almaya çalıştıkları anlatılıyor.
- İddianamede yer alan sanıklardan biri orgeneral, 3'ü korgeneral, 4'ü tümgeneral, 16'sı tuğgeneral, 3'ü tuğamiral, 26'sı albay, 27'si yarbay, 37'si binbaşı, 21'i yüzbaşı, kalanlar ise daha alt rütbelerden. Sanıklardan 12'si öğretmen, memur ve esnaftan oluşan sivil. Bu kişilerin 3'ü tutuklu, 2'si adli kontrol şartıyla serbest bulunurken, 7'si ise firari durumda.
- Sanıklar, "anayasayı ihlal", "cebir ve şiddet kullanarak TBMM'yi ortadan kaldırmaya teşebbüs", "cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs", "silahlı terör örgütü yönetmek ve üyesi olmak" suçlarının yanı sıra darbe girişimi kapsamında Türkiye'de işlenen "Cumhurbaşkanına suikast", "250 vatandaşı şehit etme", "2 bin 735 vatandaşı öldürmeye teşebbüs" ve "üst düzey komutan ve devlet yöneticilerinin hürriyetini sınırlama" suçlarından da yargılanacak.
- Darbenin bir türlü tespit edilemeyen siyasi ayağına dair çatı iddianamesinde de bilgi verilmiyor. "Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu" Başkanı ve AK Parti Burdur Milletvekili Reşat Petek, geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada "Meclis Araştırma komisyonunda 141 kişi dinlendi. Yurtta Sulh Konseyi 38 kişiden oluşmaktadır. Darbenin siyasi ayağı ise tespit edilemedi" demişti.
(Sosyalist İşçi)