Hrant'ın Arkadaşları: “Veli Küçük’ün geri dönmesinin ne demek olduğunu biliyoruz ve korkmuyoruz”

20.06.2016 - 11:14
Haberi paylaş

Hrant'ın Arkadaşları, bugün görülmeye devam edilen Dink davası öncesinde bir kez daha Çağlayan Adliyesi önündeydi.

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in katledilmesinde sorumluluğu bulunan devlet görevlilerinin yargılandığı davaya devam ediliyor.

Çağlayan'da bulunan İstanbul Adliyesi'nde görülen duruşma öncesinde Hrant'ın Arkadaşları her zaman olduğu gibi bir basın açıklaması yaptı.

Gazeteci Pınar Öğünç'ün okuduğu açıklama şöyleydi:

"Hrant Dink cinayeti davası 2 Temmuz 2007 tarihinde başlamıştı. Bugün davanın 9. yılında bir kez daha bu cinayetin tanıkları ve takipçileri olarak mahkeme kapısındayız.

9 yıl boyunca cinayette sorumluluğu olan kamu görevlilerinin yargılanmasını talep ettik. Kamu görevlileri nihayet ifade vermeye başladılar. Cinayet işlendiği dönemde Trabzon Emniyet Müdürü olan Reşat Altay ifadesinde şehirde Hrant Dink'i öldürme hazırlığı içinde olan yapılanmadan haberi olmadığını iddia etti. Altay, kendinden önceki Emniyet Müdürü Ramazan Akyürek, kendi dönemindeki İstihbarat Şube Başkanı Engin Dinç ve Dinç'ten sonraki İstihbarat Şube Başkanı Faruk Sarı'nın da bu konuda kendisine bilgi vermediklerini söyledi. Bu ifadeyi inandırıcı bulmuyoruz. Sanıkların ifadelerinden ve iki celse boyunca tanık olduğumuz tahliye taleplerinden sonra bir kez daha gördük ki devletin tüm kanatları Hrant Dink'in öldürüleceğini en az 1 yıl öncesinden net bir biçimde, hiçbir kuşkuya yer bırakmayacak şekilde biliyordu. Hem Trabzon Emniyet Müdürlüğü’nün ve Trabzon İl Jandarma Komutanlığı’nın, hem de İstanbul Emniyet Müdürüğü ve İstihbarat Daire Başkanlığı’nın bu konuda detaylı bilgiye sahip olduğunu biliyoruz, bunu yıllardır söylüyoruz.

Hrant Dink cinayetinin diğer bir ayağı olan Jandarma istihbaratı konusunda ise henüz bir gelişme yok. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturmada olay günü tetikçi Ogün Samast’ı izleyen 6 Jandarma İstihbarat görevlisi olduğu telefon sinyal bilgilerinden tespit edilmiş ancak görüntülere ulaşılamamıştı. Savcılık, cinayet günü Agos çevresindeki bütün kameraları yeniden incelemeye aldı. İstihbarat Daire Başkanlığı tarafından yapılan binlerce kamera görüntüsünün incelenmesi sonucu o dönem Jandarma İstihbaratta görevli bir yüzbaşı ile beş astsubayın izine ulaşıldı. Ancak bu görevliler hakkında henüz bir karar çıkmadı.

Mahkemenin haklarında takipsizlik kararı verdiği şüpheliler ise bu hafta gündemimizdeydi. Takipsizlik kararı verilen şüpheliler arasında Ergenekon davası sanıklarından emekli Tuğgeneral Veli Küçük, Kemal Kerinçsiz, İstanbul Valisi eski Yardımcısı Ergun Güngör, emekli MİT görevlisi Özel Yılmaz var. Dink ailesi avukatlarının takipsizlik kararına karşı yaptıkları itirazlarının da reddedilmesi üzerine konu Anayasa Mahkemesi (AYM)’ne taşındı. Aynı hafta uzun zamandır ortalıklarda görünmeyen emekli Tuğgeneral Veli Küçük Jandarma teşkilatının kuruluşunun 177. yılı törenlerinde Bilecik’te, devlet protokolünde karşımıza çıktı. Küçük’ün protokole geri dönmesinin ne demek olduğunu biliyoruz ve korkmuyoruz.

9 yıldır sürdürdüğümüz adalet mücadelemizde talebimiz nettir, ‘öldür’ diyenlerin yargılandığı, bu cinayetin bütün sorumlularının cezasını aldığı güne kadar mücadelemizi sürdüreceğiz.

Hrant için, adalet için."

Dink davasında son gelişmeler

1 Haziran günü Dink ailesi avukatları, aralarında Ergenekon davası sanıklarından emekli Tuğgeneral Veli Küçük, Kemal Kerinçsiz, İstanbul Valisi eski Yardımcısı Ergun Güngör, emekli MİT görevlisi Özel Yılmaz’ın da olduğu 24 kişi hakkındaki takipsizlik kararını Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) taşıdı.

dsya 2007’den beri açık. İstanbul Savcılığı 18 Mayıs 2014’te Emniyet İstihbarat Dairesi Eski Başkanı Sabri Uzun’un şüpheli sıfatıyla ifadesini almasıyla birlikte Dink cinayetinde sorumluluğu olan kamu görevlilerini soruşturmaya başladı.

Bu soruşturmada Trabzon İl Emniyeti, Trabzon İl Jandarma Komutanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığı, İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü, İstanbul Vali Yardımcısı ve dönemin İstanbul MİT Bölge Başkan Yardımcısı'nın ifadeleri alındı.

Bültene kayıt ol