Bir haftadır hedef gösterilen Trans Onur Yürüyüşü öncesi bugün Taksim polis ablukası altındaydı. Binlerce polis, eylem yapmak isteyenlere saldırdı.
Öğlen saatlerinden itibaren İstiklal Caddesi ve etrafındaki tüm caddelere polis konuşlandı. Taksim'de binlerce polis görev yaparken, onları taşıyan otobüsler meydanı doldurdu.
Alperenci faşistler alandaydı
Saat 15.00’den itibaren İstiklal Caddesi boyunca transfobik gruplar toplanmaya başladı. Taksim metrosundan inen bir grup “Ya illah bismillah Allahüekber” ve “İbneler şaşırma, sabrımızı taşırma” sloganları attı. Grupların, Alperen Ocakları’nın Onur Yürüyüşü’ne ilişkin “Engelleyeceğiz” açıklaması ve yürüyüşü tehdit etmesi üzerine toplandığı düşünülüyor.
DHA'nın iddiasına göre, tekbir getiren gruptan 15 kişi gözaltına alınarak emniyete götürüldü.
Saat 16.00’da Taksim’e metro seferleri durduruldu. Metroya, “Sayın yolcularımız geçici bir süre araçlarımız Taksim istasyonunda durmayacaktır” ilanı asıldı.
Tehdit
İstanbul LGBTİ Dayanışma Derneği'nin bulunduğu sokağa yığınak yapıldı, sokak giriş çıkışlara kapatıldı. Transfobi karşıtları İstanbul LGBTİ Dayanışma Derneği önünde toplandı.
Kaos GL'nin aktardığına göre, polis, İstanbul LGBTİ Dayanışma Derneği yetkilileri ile görüşmek istedi. Dernek yetkilileri Fransız Kültür Merkezi önünde görüşmek istediklerini söyledi. Polis, “Eğer gidebilirseniz görüşürsünüz” diyerek tehdit etti.
Önce izin sonra saldırı
Polis, görüşmelerden sonra dernek önünde basın açıklaması yapılmasına izin verdi; ancak ardından açıklamayı da engelledi. Polis basın açıklamasını okuyan İstanbul LGBTİ’den Kıvılcım Arat'ın mikrofonuna vurdu ve onu gözaltına almaya çalıştı.
Bu sırada polis, sokaktan gazetecilerin bir kısmını dışarı çıkardı ve kalkanlarla darp ederek kitleyi dağıtmaya çalıştı. Görüntü ve fotoğraf almaya çalışan gazeteciler de polis tarafından darp edildi.
"Alışın, buradayız, gitmiyoruz"
Polis, kitlenin dağılmaması üzerine bu kez gaz bombaları ve plastik mermilerle saldırdı. Eylemde gözaltına alınanlar oldu.
Polisin saldırısı sırasında gözaltına alınan bir LGBTİ birey, "Alışın, buradayız, hiçbir yere gitmiyoruz" diyerek tepki gösterdi.
DSİP üyelerine darp ve gözaltı
Bu arada, İstiklal Caddesi'nde eyleme katılmak için bulunan DSİP üyeleri de polisle yaşanan tartışma sonucu darp edildi.
Yaşanan arbedede DSİP Şişli İlçe Örgütü üyesi Deniz Güngören darp edilerek gözaltına alındı. Yaklaşık bir saat polis otobüsünde tutulan Güngören daha sonra serbest bırakıldı.
"Aşk kazanacak, homofobi kaybedecek"
Marksist.org'a konuşan Deniz Güngören, "Homofobi elbette devletin tüm kurumlarına işlemiştir, emniyetin bundan azade olması da beklenemez. Açıkça bizi hedef gösteren faşistlere karşı bizi korumak yerine, bunu yürümemizi engellemek için bir bahaneye dönüştürmeleri kabul edilemez ve homofobiden başka bir şey değildir. İnsanca, onurlu, eşit ve adil bir yaşam talebimizi, Orlando'da ve her yerde homofobi ve transfobinin nesnesi olan tüm arkadaşlarımızla dayanışma hakkımızı engelleyemeyecekler. Aşk kazanacak, homofobi kaybedecek, faşistler ve polisler de televizyondan izleyecek" dedi.
"Eşit, özgür, demokratik bir dünya için mücadeleye devam"
Polisin okunmasına izin vermediği basın açıklaması şöyleydi:
“Bu yıl 7.’sini, düzenlediğimiz Trans Onur Haftası Orlando katliamının hüznü ve öfkesi gölgesinde başladı. Katliamın yasını bile tutamadan başlayan tartışmalar toplumda yaratılmaya çalışılan nefret kültürünün geldiği boyutu göstermek adına önemli bir yerde durmaktadır. Cihatçıların, selefi grupların basın ve sosyal medya üzerinden yaptığı katliam çağrıları Valiliğin yasak kararı ile birbirini tamamlamış ve aralarındaki iş birliğini ortaya çıkarmıştır. Yapılan katliam ve engel çağrılarına işlem başlatmayan devlet yetkilileri tehditvari açıklamalar ile bu katliamcı grupları desteklemiş yürüyüşe katılmak için anayasal haklarını kullanmak isteyen insanları ise hedef göstermiştir.
Bizler bu işbirliğini Sivas’tan, Maraş’tan biliyoruz!
Bizler bu işbirliğini Suruç’tan, Amed’ten, Ankara’dan biliyoruz!
Bizler bu işbirliğini trans cinayetlerinden ve katillerle çekilen fotoğraflardan tanıyoruz!
6 yıl üst üste düzenlenen ve kamu düzeni adına hiçbir sorun yaşanmayan Trans Onur Yürüyüşü devlet ve gerici grupların işbirliği ile terörize edilmiş, hafta organizasyonunda görev alan arkadaşlarımız hedef haline getirilmiştir. Toplumda yaratılan nefret kültürü ile saldırıların zemini hazırlanmış ve medya aracılığı ile LGBTİ’ler açık hedef haline getirilmiştir.
Buradan bir kez daha deklare ediyoruz!
Başlatılan bu nefret kültürü sonucu yaşanacak tüm saldırıların sorumlusu İstanbul Valisi Vasip Şahin, İstanbul İL Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan, İç İşleri Bakanı Efkan Ala ve göz yumup teşvik eden AKP iktidarıdır.
Ramazan ayına saygısızlık bahanesi ile başlatılan bu tartışma, bizlere sunulan Yeni Türkiye zırvasında Türk, Müslüman, Sünni ve Erkek olmayanların toplumun neresinde duracağını göstermektedir. Kendi normunu tüm topluma dayatan ve uymayanları açık hedef haline getiren bu anlayışın Kürtlere, Alevilere, Ermenilere, Rumlara, Romanlara, LGBTİ’lere, Kadınlara, işçi ve emekçilere katliamdan başka getireceği hiçbir şey yoktur.
Twitter üzerinden Cumhurbaşkanı’na yöneltilen her eleştiri ev baskınları, gözaltılar ve tutuklamalar ile karşılanırken, aleni saldırı çağrıları ise görmezden gelinmekte, hak savunucularının şikâyetleri ise işlemsiz bırakılmaktadır. Cihatçı terörist grupların rahatlıkla hareket ettiği, sınırın boydan boya açıldığı, hastanelerde militanların tedavi edilip tekrardan savaş alanına yollandığı bir ülkede hiç birimiz güvende değiliz.
Tüm bu gerçekliğin ortasında trans toplumunun durumu ise daha vahim bir yerde durmaktadır. Toplumsal yaşamda kamufle olmayan translar hedef haline getirilmekte ve temel bütün haklardan mahrum edilmektedir.
Kendini sosyal devlet olarak tanımlayan Türkiye Cumhuriyeti, yaşama, barınma, eğitim, sağlık ve ulaşım haklarımızı gasp ederek bizleri eşi benzeri görülmemiş bir baskı cenderesi altında yaşamaya zorlamaktadır.
Bizler gökkuşağının çocukları olarak bir kez daha haykırıyoruz;
Bu toprakların sahipleri ve aydınlık günlerin teminatıyız!
Eşit, özgür, demokratik bir dünya için mücadele etmeye devam edeceğiz.
Orlando’da katledilen arkadaşlarımızın anısı önünde saygıyla eğiliyor, homofobi ve transfobinin olmadığı bir dünya sözü veriyoruz!
Orlando’yu unutma, unutturma!
Nefrete inat yaşasın hayat!
Nefret cinayetleri politiktir!”
İstanbul LGBTİ Dayanışma Derneği