(Röportaj) Chris Stephenson: “Her yerde barışın sesini yükseltmeliyiz”

Hükümetin susturmaya çalıştığı barış için akademisyenlerle dayanışmak için Çağlayan Adliyesi'nde bulunduğu sırada Newroz davetiyesi bulundurduğu için önce gözaltına alınan, daha sonra hakkında sınır dışı kararı verilen Chris Stephenson ile yaşadığı süreç ve barış mücadelesi üzerine konuştuk.

Stephenson hakkındaki sınır dışı kararı kendisi Londra'ya gittikten sonra kaldırılmış, bu süreçte barış isteyen birçok aktivist ve Bilgi Üniversitesi'nden meslektaşları ve öğrencileri Stephenson ile dayanışma kampanyası inşa etmişti.

Marksist.org'un Chris Stephenson ile röportajı şöyleydi:

Sınır dışı edilmenize giden sürecin hukukla değil siyasi durumla bağlantılı olduğu açık. Hükümetin barış isteyen her sesi susturma girişimi hakkında ne düşünüyorsunuz?

Yanlıştır. Barış isteği toplumun en sağlıklı içgüdüsüdür. Savaş isteyenler bu toplumsal refleksten korkuyorlar. Barışın sesini ortada duymak istemiyorlar. İnadına barış, inadına savaşa hayır yükselen bir sesle demek tek çaremiz. 

Sizinle ve tutuklanan akademisyenlerle ilgili dayanışmanın ölçeği neydi?

Muhteşemdi. Gösterilen dayanışma sayesinde, giriş yasağımın kalkmış olduğunu tahmin ediyorum. Üç tutuklu akademisyenin bir an evvel serbest bırakılmasını umut ediyorum. Bu yüzden gösterilen dayanışmanın devamı ve çoğaltılması can alıcı bir öneme sahip. 

Bundan sonrası için planınız nedir? Geri dönüyor musunuz?

Avukatlarıma ve aileme danışarak, ilk uygun fırsatta döneceğim. Bana kalırsa hemen döneceğim. 

Bir yanda Kürt illerinde savaş, Batı'da patlayan bombalar. Diğer yanda ise Cerattepe'den Cizre'ye direnişler, 8 Mart'ta binlerce kişiyi sokağa döken kadınların öfkesi, direnen metal işçileri var. Türkiye'deki siyasi tabloyu nasıl okuyorsunuz?

Bahsettiğiniz gibi, hükümet cepheden farklı farklı kesimlere aynı anda saldırıyor. Saldırılanlar arasında milliyetçi fikirlerin etkisi altında kalmış olanlar da var. Hükümetin böl ve yönet politikasının etkisini bu yüzden azaltmak mümkün. Bu mücadeleleri birleştirmeye çalışmak çok önemli. Hükümet bir monolit değil, birleşen bir muhalefetle baş edemez. 

Barış isteyenlere mesajınız nedir?

Yasağımın kalkmış olması, gözaltına alınmış avukatların serbest bırakılması, umut ışıkları. Bu kazanımları çoğaltmak gerek. Her yerde küçük ve zayıf bile olsa barışın sesini yükseltmek lazım. Komşularımızla, mahallelerimizde, işyerlerimizde, okullarımızda barış inadımızı ifade etmek gerekiyor. Her büyük yolculuk küçük adımlarla başlıyor. Yapılacak iş bu.

İlginizi çekebilecek diğer yazılar