TTB: Adıyaman, Hatay ve Maraş'ta sağlık birimleri çökmüş durumda

Deprem Kahramanmaraş, Kilis, Diyarbakır, Adana, Osmaniye, Gaziantep, Şanlıurfa, Adıyaman, Malatya ve Hatay'da yıkıma yol açtı. Şimdiye kadar bin 117 artçı depremin meydana geldiği bölgede 7 binden fazla bina yıkıldı.

18 bin 342 kişi hayatını kaybetti, 74 bin 242 kişi yaralandı. Deprem Suriye'de de yıkım yarattı, ölü sayısı son açıklamaya göre 3162 oldu.

Bölgede 100 binden fazla personel görev yapıyor ancak hala çok eksikler olduğu haberleri geliyor. Özellikle sağlık alanında ilaç, araç ve gereçlere çok ihtiyaç duyulduğu belirtiliyor.

İki yatak kurmakla hastane olmaz

Konuya ilişkin basına bilgi veren Türk Tabipleri Birliği İkinci Başkanı Doç. Dr. Ali İhsan Ökten, sağlık alanında ciddi sorunlarının olduğunu söyledi.

Özellikle Adıyaman, Kahramanmaraş, Hatay ve ilçelerinde sağlık birimlerinin çökmüş bir duruma geldiğini aktaran Doç. Dr. Ökten, "Bölgenin sağlık sorununu büyük oranda Adana çözmeye çalışıyor ama Adana'da şu an hastaneler dolmuş durumda. İyi olan veya ameliyat olan hastalarımızın başka yere sevki olmalı ki diğer hastaları kabul edelim" dedi.

Acil ve yoğun bakım ünitelerinin dolduğunu ve kapasitesinin neredeyse iki katına çıktığını söyleyen Ökten, "Şimdiye kadar mutlaka sahra hastaneler kurulmalıydı, ancak bu yapılmadı. Sağlık Bakanı 77 tane çadır hastane kurduk diyor ancak oralar sadece çadır, doğru düzgün hastane ortamı yok. Bir çadır kurup içine iki yatak kurmakla hastane olmaz, oralarda ilk müdahaleler yapılır" diye konuştu.

İhtiyaç yok deniliyor ama sahada durum farklı

Hindistan ve İsrail gibi ülkelerden çadır hastane kurmak için ekipler geldiğini ancak hala onlara yer tahsis edilmediğine vurgu yapan Ökten, "Bu ilk iki gün içerisinde mutlaka yapılması gereken şeylerdi. Sağlık alanında çok ciddi sorunlar var. Tıbbi malzeme, ilaç eksikliği var. Ancak sürekli olarak herhangi bir şeye ihtiyacımız yok deniliyor ama sahadaki durum söylenenlerden farklı. Çok ciddi bir koordinasyonsuzluk ve plansızlık var" dedi.

Ciddi bir koordinasyonsuzluk var

Yaşamsal açıdan canlıya ulaşmanın giderek zorlaştığını, arama kurtarma çalışmalarında çok yetersiz kalındığına değinen Doç. Dr. Ökten, devamında şunları kaydetti:

Hava koşulları çok kötü, gece özellikle fırtına, kar ve yağmur var. Dışardaki insanlara ciddi anlamda bir şey ulaşmış değil. Enkaz altındaki vatandaşların soğuktan donarak ölme ihtimalleri oldukça yüksek. Burada da ciddi bir koordinasyonsuzluk var. Bölgedeki tüm sağlık birimlerini dolaştım, yollarda bir sürü vinçler var ancak kullanacak kimse yok veya daha bölgeye girememişler. Yardım tırları kilometrelerce uzunlukta ancak onarı doğru dürüst sevk edecek, yer açacak koordinasyon yok. Yani her şey sorunlu."