Kurtarma çalışmalarında gönüllü dayanışması

08.02.2023 - 19:19
Haberi paylaş

Depremden hemen sonra binlerce insan dayanışmak için bölgeye akın etti. Resmi kurumların ulaşamadığı yerlere ulaşmak için çaba içine girdiler. Arama kurtarma çalışmalarına katılan arkadaşımız Tahsin’den iki günde yaşadıklarını aktarmasını istedik. Bu aktarılanlar hem koordinasyonsuzluğu hem de gönüllülerin verdiği mücadelenin, dayanışma duygusunun büyüklüğünü gösteriyor:

Öncelikle hiç elektrik yok. Dün gece yardımlar ve ekipler ulaşmadığı için büyük kaos vardı. Hiç gidilmemiş enkazlar vardı. Aileler bizi gördüğünde umutlanıyorlardı ancak hepsine yetişemediğimiz için bize söyleyebiliyorlardı. İnanılmaz bir düzensizlik var. AFAD çok kötü organize ediyor.

İsviçre’den 82 kişilik ekip gelmiş. Malzemeleri Adana’dan getirmek için tır bulamadılar bir türlü. Enkazdan çıkardığımız kadın için 2 saat ambulans bekledik. En sonunda kendi çabamızla götürdük. Kadının artık hipotermi olma riski doğuyordu. Bir de enkaz altından sesler geliyor “yardım edin” diye ancak sayı olarak yetersiz olunduğu için asla yetemiyoruz.

Kaldı ki sürekli deprem oluyor. Arama kurtarmacılar olarak biz insani şartlarda değiliz, depremzedeleri düşünemiyorum bile. İnsanlar dünkü soğukta, yağmurda ateş yakarak evlerinin önünde duruyorlardı. Hiç yardım yoktu dün.

AFAD ne yaptığını bilmiyor açıkçası.

Ne diyeceğimi bilemiyorum. Doğru düzgün bir yetkili asla göremiyorum. Piyon gibi kullanılmış gibiyiz. Sürekli halkla karşı karşıya geliyoruz çünkü insanlar çaresiz ve öfkeliler. Bize saldırma noktasındalar. Asker olmayınca arama kurtarma yapamadığımız anlar oluyor. Ne yapacaklarını bilemiyorlar. Su, elektrik yok. İki gündür çok az yemek yiyebildik. O da kek, bisküvi falan. Temizlik zaten hak getire. Sürekli artçılar oluyor. Yardımlar daha bu sabah ulaşmaya başladı. Onların da dağıtımı koordineli yürütülemiyor. 

Araç eksiği, ekipman eksiği çok fazla. Arama kurtarma ekipleri araç olmadığı için ana merkezde beklemek zorunda kalıyorlar. Enkazdan çıkardığımız bir başka kadın için de iki saat ambulans beklemek zorunda kaldık dolu yağmurunun altında. Bazı insanlar sesli olarak yağmacıların Suriyeli olduğunu söylüyorlar ama yerel halktan öyle bir söylem duymadık. Hatay’da neredeyse hiç sağlam ev görmedim. Ya yıkılmış ya hasarlı. Hatay’da devlet yok diyebilirim. Devlet nerede?

Ben iyiyim. Çok yorgunum sadece. Biraz uyumayı deneyeceğim. Tehlikeli hal almaya başladı bazı yerler. Asker olmadan dışarı kolay çıkamıyoruz. Halk öfkeli ve saldırgan olabiliyor çoğu zaman. Bugün halkla karşı karşıya gelmemek için iki saat enkazdan ceset çıkarmak zorunda kaldık yaşayan birini aramak yerine. Muhatap bulamadıkları için sinirlerini bizden çıkarıyorlar. Onlar da haklılar.

(Sosyalist İşçi)

Bültene kayıt ol