Gezegeni kurtarmak için trilyon dolarlarınızı harcamak zorundasınız

23.09.2021 - 17:32
Haberi paylaş

İngiltere Başbakanı Boris Johnson, iklim kriziyle mücadele için, gelişmiş ülkeleri yıllık 100 milyar dolarlık iklim fonu taahhütlerini yerine getirmeye çağırdı. Gezegeni yok etmek için trilyon dolarlar harcayan kapitalizm, 100 milyar doları bir araya getiremiyor.

BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi, son raporunda dünyanın Paris İklim Anlaşması'nda yer alan küresel sıcaklık artışını 2 santigrat derecenin altında tutulması hedefini karşılamaktan çok uzakta olduğunu ve sera gazı emisyonlarının 2030'a kadar yüzde 16 artış göstereceğini duyurdu.

Karbon emisyonu sıfıra inmeli

BM Genel Sekreteri Guterres, raporun açıklanmasının ardından, "dünyanın 2,7 santigrat derecelik sıcaklık artışına giden felaket bir yolda olduğu" uyarısı yaptı. Birleşmiş Milletler; Paris İklim Anlaşması kapsamında küresel sıcaklık artışının 2 santigrat derecenin altında tutulması hedefinin karşılanabilmesi için, ülkelerden dünya genelinde karbon emisyonunu 2050'ye kadar sıfıra indirmesini istiyor.

Kapitalist ülkeler iklimle ilgili verdiği hiçbir sözü tutmuyor

Paris İklim Anlaşması’nın hedefi olan, küresel sıcaklık artışını 1,5C’nin altında tutma hedefi artık çok zorlaşmış durumda. Tüm olası senaryolarda buna en geç 2040’ta ulaşılacağı tahmin ediliyor. Tarihte kaydedilen en sıcak beş yıl, son beş yıl. Deniz seviyelerindeki yükselme üç katına çıktı. Ormanlar yok oluyor. Buzullardaki hızlı erimenin yüzde 90’ı insan etkisiyle gerçekleşti. Pandemi dönemindeki ekonomik yavaşlamaya rağmen atmosferdeki karbondioksit oranı yükselmeye devam etti ve Mart 2021’de 414 ppm’ye ulaştı.

On yıllar süren ayak direme, gerekenleri yapmama, boş vaatler, tutulmayan sözler, gerçekleştirilemeyen hedeflerden sonra bugün muazzam bir ekolojik felaketle karşı karşıyayız.

Sebep kapitalizm

Bütün bunlar kendi kendine mi oluyor?

Kapitalizm kâr odaklı bir sistem, dolayısıyla kirli enerji politikaları sistematik olarak uygulanıyor. “Yeşil” hedefler konulurken en büyük bankalar fosil yakıt şirketlerini beslemeye devam ediyor. Egemen sınıflar, finans çevreleri ve onları koruyan hükümetler, uluslararası anlaşmalarda ne sözler verirlerse versinler, bildiklerini okumaya devam ediyorlar. 2015 yılında imzalanan ve karbon salımını ısınmanın 1,5 dereceyi aşmayacak şekilde azaltılmasını hedefleyen Paris Anlaşması’ndan bu yana fosil yakıtlara 1,9 trilyon dolar yatırım yapıldı.

Uluslararası bir kuruluş olan Karbon İfşa Projesi (CDP) tarafından yayımlanan rapora göre, 1988’den beri tüm dünyada gerçekleşen sera gazı emisyonlarının yüzde 71’inden 100 tane şirket sorumlu. 2015 yılında Çin, ABD, Avrupa Birliği, Hindistan ve Rusya küresel sera gazı salımlarının yüzde 66’dan sorumluyken, G20 ülkelerinin tamamı yüzde 81’ini aşan bir oranda sorumluydu.

Trump, Bolsonaro gibi son yılların yükselen aşırı sağcıları iklim inkârcılığını savunurken, onların selefi (ve halefi olmaya talip olan) neoliberal hükümetler de asıl olarak şirketlerden ve kapitalist kâr hırsından yana taraf oluyorlar.

Dolayısıyla Boris Johnson’un sözünü ettiği 100 milyar dolar gezegenimizi kurtarmaya yetmez. Fosil yakıtlara trilyon dolarlar harcayan hükümetler, sıfır karbon emisyonunun sağlanması için de trilyon dolarlar harcamak zorunda.

Bültene kayıt ol