Hindistan’da ortaya çıkan Delta varyantı, salgında 4’üncü dalga etkisi yarattı. Türkiye’de de kovid vaka sayıları yüksek seyretmeye devam ediyor. Buna rağmen önemli sayıda insan aşı yaptırmıyor. Bu nedenle toplumsal bağışıklık oranına ulaşılamıyor.
Vaka sayıları günlük 20 binlerde. Yeni vakaların yüzde 90’ı delta varyantı. Yoğun bakımlardaki doluluk oranı yüzde 70’e çıktı. Uzmanlar virüsün hızla şekil değiştirdiğini, ilerde Delta’dan başka mutasyonların da gündeme gelebileceğini belirtiyorlar.
Bugün itibarı ile Türkiye nüfusunun 18 yaş üstü 61 milyon kişisinin aşılanma sayıları şöyle: 28 milyon kişi (yüzde 46) iki veya daha fazla doz, 15 milyon kişi (yüzde 24) 1 doz aşı yaptırdı. 18 milyon kişi (yüzde 30) hiç aşı yaptırmadı. Aşı yaptırmayan 18 milyon kişi, giderek yayılan Delta varyantının en önemli hedef kitlesi.
Okulların açılmasına iki hafta kala uzmanlardan kritik çağrılar geldi
ABD’deki Jackson Laboratuvarı Enstitüsü Baş Araştırmacısı Prof. Dr. Derya Unutmaz, Delta varyantına etkilerine ilişkin açıklamalarda bulundu. Türkiye’de vaka sayıları ile ölüm oranlarının artmasının Delta varyantıyla bağlantılı olduğunun altını çizen Prof. Dr. Unutmaz “Eğer şu ana kadar yapılan aşılama olmasaydı 100 bin vaka sayılarını çok rahatlıkla görürdük. Belki ölümler 1000’in üzerine çıkardı ki bunu aşılamanın az olduğu bazı ülkelerde görüyoruz. Bu, Delta’nın ne kadar bulaşıcı ve tehlikeli olduğunu gösteriyor. Aşıyla bunun önünü kestik.
Fakat şu anda özellikle Delta’ya karşı çift doz BioNTech çok önemli. Ya da 2 doz Sinovac-1 doz BioNTech; 3’üncü doz burada gerekli. Bunun için henüz daha yüzde 40-50’lere yaklaşıyoruz. Yeterince insan aşılanmadı maalesef. Aşı tereddüdünü kırabilirsek sonbahara kadar Delta’nın da önünü tamamen kesmiş oluruz” dedi.
Prof. Dr. Unutmaz, 2 doz BioNTech aşısı olanlar için üçüncü doza gerek olmadığını, bu aşının en az 6-8 ay koruyuculuğu olacağını söyledi.
Yeni bir varyant durumunda 4. doz gerekebilir
‘Virüsün tekrar mutasyona uğraması ve yeni bir varyant oluşması durumunda 4’üncü doz olarak yeni bir aşı gerekebileceğini ifade eden Unutmaz “Delta varyantı gerçekten çok rekabetçi. Onu yenebilecek virüslerin çıkma olasılığı daha düşük. Ama bu ‘olmaz’ demek değildir. Fakat 3’üncü dozda bunu önemli şekilde halledeceğiz. Bu, ‘Tamamen virüs sıfırlanacak, hiç kimse hasta olmayacak’ anlamına da gelmemeli. Buradaki amaç virüsle yaşamayı tolere edebilecek düzeye getirmemiz. İsterseniz 10 doz yapın, artık bu virüsü dünyadan çıkaramazsınız” şeklinde konuştu.
Aşı karşıtları ile aşı yaptırmakta tereddüt yaşayanlara da seslenen Unutmaz “Aşının içindeki madde, virüsün içinde binlerce kat daha fazla var. Yani eğer öyle bir durum söz konusuysa koronavirüs ile enfekte olduğunuzda o risk binlerce kat daha fazla demektir. Önünüzde böyle bir tehdit var” ifadelerini kullandı.
Yoğun bakımlarda doluluk artıyor
Türk Yoğun Bakım Derneği Başkanı Prof. Dr. Oktay Demirkıran ise yoğun bakımlardaki doluluk oranına dikkat çekti. Hastalığın aşısını yaptırmayanlarda çok ağır seyrettiğini belirten Prof. Dr. Demirkıran “Maalesef hayatlarını kaybediyorlar, 35-55 yaş arası hastalar aşısız iseler, hastalık daha ağır biçimde seyrediyor. Yoğun bakım süreci çok zorlu bir süreç, hastalar buraya yattıktan sonra onları kurtarabilmek için inanılmaz bir çaba harcıyoruz. Doluluk oranı şu anda yüzde 60-70’ler civarında. Bazı şehirlerde ciddi doluluklar var. Maalesef çok ciddi bir rehavet de var. Oran artabilir, dikkatli davranmak lazım” uyarısında bulundu.
Vakaların çoğu şüpheli yeni varyant kapıda
Yoğun bakım servislerinin dolma noktasına geldiği Rize’de Doç. Dr. Ayşegül Çopur Çiçek, yeni mutant tehlikesine dikkat çekti. “Delta varyantı yüzde 35-40 seviyesinde, yüzde 60-70’lik kesim ise elimizdeki mevcut kitin tespit edemediği şüpheli varyantlar olarak kayıtlarımıza geçiyor. İleriki günlerde başka mutasyonları da konuşacağız” dedi.
Doğu Karadeniz’de çay ve fındık hasadıyla başlayan göçler, koronavirüs vaka sayılarında patlamaya neden oldu. Rize’deki hastanelerde ek Kovid servisleri açılırken, yoğun bakım servisleri de dolma seviyesine geldi. Hastanelerde yatanların çoğunluğunun aşısız olduğunu belirten Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ayşegül Çopur Çiçek, yeni varyant tehlikesine dikkat çekti. İleriki süreçte başka mutasyonların da görülebileceğini kaydeden Doç. Dr. Çiçek “Birkaç hafta öncesinde günlük test ortalamamız 750-800 bandındayken şu anda günlük test sayımız iki binleri bulmaya başladı. Bunun da yaklaşık yüzde 25’ini pozitif vakalar olarak raporlamak durumunda kalıyoruz.
Daha önce pozitif vakaların yüzde 90’ı İngiltere varyantıyken, son dört beş gündür İngiltere varyantını hiç görmez olduk. Delta varyantı yüzde 35-40’lar seviyesinde, geriye kalan yüzde 60-70’lik kesim ise elimizdeki mevcut kitin henüz tespit edemediği diğer şüpheli varyantlar olarak kayıtlarımıza geçiyor. Bu da virüsün değişimlerini hızlı bir şekilde devam ettirdiğini ve ileriki süreçlerde Delta’dan, Delta Plus’tan başka mutasyonları da konuşacağımız anlamına geliyor” uyarısında bulundu. Toplumsal bağışıklığın önemine de değinen Doç. Dr. Çiçek “Aşı yaptırmış kişiler aslında aşı olmayanları da korumuş oluyorlar. O yüzden aşı karşıtlığı yapmadan aşılarımızı olmamız lazım” dedi.
Hastanelerdeki yoğunluk dayanılmaz noktalarda
Koronavirüs vakalarının Delta varyantının etkisiyle tüm dünyada tekrar tırmanışa geçtiğini söyleyen Adana Tabip Odası Başkanı Uzman Dr. Selahattin Menteş, her gün yüzlerce insanın ölmesine rağmen toplumda oluşan rehavete tepki gösterdi. Hastanelerdeki tüm yatakların dolmasına karşın kayıtsız ve vurdumduymaz tavırların devam ettiğini belirten Dr. Menteş “Bilimsel olarak yapılan tüm uyarılara karşın 4. pik tüm hızıyla artarak devam ediyor. Adana Şehir Hastanesi başta olmak üzere Adana’nın her hastanesinde yeni Kovid servisleri açmaya devam ediyoruz. Yeni açtığımız servisler ve yoğun bakımlar hızla doluyor ve yeni hastalar gelmeye devam ediyor. Acillerde hasta yoğunluğu artık dayanılmaz noktalara geldi” uyarısında bulundu. Sıcak yaz aylarında bazı vatandaşların ‘Beni klima çarptı, hafif bir kırgınlığım var’ diye ortada dolaşmaya devam ettiğine de değinen Menteş “Bu tür durum yaşayanların derhal test yaptırmasını ve kendisini sonuçlar çıkıncaya kadar izole etmesini istiyoruz” dedi.
Tek doz aşı hiçbir işe yaramıyor
Ankara Üniversitesi’nden Prof. Dr. İsmail Balık, aşılamanın ilk günlerinde aşı yaptıranların Sinovac aşısı olduğunu söyleyerek “Bu aşıların etkinliği 3’üncü aydan itibaren azalmaya başlıyor. Bunlara mutlaka hemen 3’üncü doz aşı yapılması gerekiyor” dedi. Hastalanma ve yoğun bakıma girme bakımından daha fazla riskli olanları sıralayan Prof. Dr. Balık “İlk sırayı hiç aşı olmamış olanlar alıyor. 2’nci sırada tek doz aşı olmuş olan kişiler; henüz 2’nci aşısını olmamışlar. 3’üncü sırada ise 2’nci aşısını daha yeni olmuş olanlar, 4’üncü sırada da 2 doz aşı olmuş ve aradan 3 aydan daha fazla zaman geçmiş olan kişiler. Dolayısıyla hiç aşı olmamış olanların bir an önce aşılarını yaptırmaları gerekiyor” değerlendirmesinde bulundu. “Tek doz aşı neredeyse hiçbir işe yaramıyor” diyen Prof. Dr. Balık, 3 doz aşısını olanlarda 4’üncü dozun gerektiğine dair tartışmalara ilişkin ise “4’üncü doz kesinlikle şu aşamada gerekli değil. Şu anda Delta varyantı için 3 doz aşılı olmak yeterli” ifadelerini kullandı.
Sonuç olarak; aşı karşıtı kişileri dinlemeyin, aşılarınızı yaptırın.