Gazeteci-yazar Levent Gültekin, Halk TV'deki programına giderken kalabalık bir grubun saldırısına uğradı. Gültekin, bir hafta önceki programda MHP kurucusu Türkeş ve ırkçılığı eleştirmişti.
İstanbul'da Bakırköy Meydanı'nda darp edilen Levent Gültekin'in parmakları kırıldı.
Devlet Bahçeli'yi eleştirenlere saldıran ülkücüler, bu kez de Alpaslan Türkeş'in eleştirilmesinin önünü şiddetle kesmek istiyor.
Gültekin, 3 Mart'ta Halk TV canlı yayınında "Türkeş milliyetçilik hastalığını, ırkçılık hastalığını bu ülkenin milyonlarca evladının zihnine bolca dökmüş, sırf o milliyetçilik biz bu ülkeyi herkesten daha fazla seviyoruz tuhaflığıyla milyonlarca gencin hayatını karartmıştır, şu anda biliyorum ki onlar da benim gibi büyük bir hayal kırıklığı yaşıyor" diye konuşmuştu.
Halk TV'deki yayının ardından Alpaslan Türkeş Vakfı bir açıklama yaparak Gültekin sözlerini "hadsiz" olarak niteleyip hukuki işlem yapacaklarını duyurdu.
Türkgün, Yeniçağ, AKP'ye yakın gazeteler ve haber siteleriyle sosyal medya hesapları Levent Gültekin'i hedef gösterdi.
Bunlar üzerine Levent Gültekin'in darp edilmesi, ülkücü faşistlerin son 2 yılda gerçekleştirdikleri saldırı kampanyasının son halkası oldu.
Ülkücü gelenekten gelen ve MHP’nin mevcut çizgisine karşı çıkan birçok gazeteci-yazar, benzer şekilde darp edildi. Geçen ay ise Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ, evinin önünde sopalarla dövülmüştü.
Ana muhalefet lideri CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu da MHP tarafından tahliyesi öne alınan ülkücü mafya lideri Alaattin Çakıcı tarafından ölümle tehdit edilmişti.
İslamcı gelenekten gelen ve demokrat bir çizgiyi savunan Levent Gültekin'e yapılan, faşist saldırıların eski MHP'lilerle sınırlı olmadığını, kendilerini kamuoyu önünde açıkça eleştiren herkese karşı şiddet uygulamaktan çekinmediklerini, ırkçılığa ve faşizme karşı çıkanlara gözdağı vermek istediklerini ortaya koydu.
Çekinmiyorlar, çünkü faşist saldırılar devlet tarafından cezasız bırakılıyor. Bu saldırılara katılanların bir kısmı bulunamazken, gözaltına alınanların çoğu serbest bırakıldı. Az sayıda tutuklanan saldırgan ise kısa sürede tahliye edildi. Kolluk kuvvetleri saldırıları önlemezken, yargı bu saldırıların siyasi yönünü esas almadam basit adli işlemler yapıyor.
Saldırı dalgası, faşist hareketin kadro yetiştirmek ve sokağa hakim olma girişimlerinin bir parçası. MHP, 1970'lerde de aynı şeyleri yapmıştı. Levent Gültekin'in Türkeş ve ülkücüler hakkındaki söyledikleri de 70'lerden bu yana birçok kez dillendirilen bir eleştiridir.
Yakın geçmişte muhalefette yer alan MHP, hakim siyasi güçler ve medya tarafından saygın bir merkez partisi olarak tanıtıldı. Oysa faşistler hiç değişmedi. Gerçek yüzleri bugün milyonlarca emekçi tarafından görülüyor ve tepkiyle karşılanıyorlar.