65+ yasakları- Göstermelik, baskıcı kararlar
11.11.2020 - 10:13İşyerleri açık. Okullar açık. Toplu taşım araçları tıka basa dolu. Salgının faturası ise yine 65+ yurttaşlara kesildi.
İstanbul ve Ankara'da Koronavirüs salgını dehşet verici boyutlara ulaşırken, normalleşme adı altında tedbirleri aylar boyunca gevşeten iktidar, göstermelik ve baskıcı kararlar almayı sürdürüyor. Son olarak iki büyükşehirde 65 ve üstü yaşlardaki kişilerin 10.00-16.00 saatleri dışında sokağa çıkması yasaklandı.
Ölüm riskine rağmen her gün çalışmak zorunda olan onbinlerce kişi işini ve gelirini kaybederken, farklı yaş gruplarında virüsün taşıyıcısı olan çok daha fazla sayıda kişi "normal" hayatını sürdürecek, salgın hız kesmeden yayılacak.
İşe yaramadığı ortaya çıkmıştı
AKP iktidarı, salgının başında 65 yaş ve üstünü eve kapatırken, en riskli ve dezavantajlı insanları koruduğunu iddia etmişti. Cumhurbaşkanı Erdoğan vaat ettiği kolonyayı bile göndermezken, salgın aldı yürüdü ve şimdi çok daha tehlikeli hale geldi. 65+ yasağının salgını önleyici hiçbir yanı olmadığı açığa çıkmışken, İçişleri Bakanlığı genelgesiyle getirilen yasak, baskıcı ve salgını önlemekten uzak bir tedbir.
Gerçek ortadayken, neden 65+ insanların hayatı kısıtlanıyor? Çünkü iktidar, sermayenin çıkarlarını esas alarak davrandığı için salgını da yönetemez hale geldi ve aynı zihniyeti sürdürüyor. Hekimler ve uzmanlar haftalardır Ankara ve İstanbul'da kapanmanın uygulanmasını öneriyor. İktidar sözcüleri bu çağrıyı reddediyor. Hastaneler dolup taşarken, yoğun bakım üniteleri ve odalarındaki doluluk da artıyor. Salgının sürmesine göz yuman iktidar, yüksek risk grubundaki 65+'yı eve kapatarak, sağlık sisteminin çöküşünü engellemek istiyor!
65+ yurttaşlara yapılan zulümdür
65+ yaştakilere yapılan zulümle, ne salgın önlenir ne de risk altındaki bu insanların hayatları kurtarılabilir. Tepeden inme ve göstermelik yasaklara hayır! Salgını durdurmanın yolu, üretime devam etmesi gereken işyerlerinde gerekli önlemlerin alınması, geri kalan üretim ve dolaşımın durdurulması, çalışamaz duruma gelecek milyonlarca kişiye sosyal yardım ve desteğin sağlanmasıdır.