Neden Antikapitalist Blok istiyoruz

Çeşitli sosyal hareket ve kampanyalarda yer alan aktivistler, antikapitalist bir blokun kurulması için 17 Ağustos’ta bir çağrıda bulundu ve çağrıyı imzaya açtı.

Marksist.org olarak, çağrıya imza verenlerle “Neden Antikapitalist Blok istiyoruz” konusunda çeşitli röportajlar yaptık. Bu haftaki röportajımızda aktivist Dila Ak sorularımızı cevaplandırdı:

Pandemi dönemi kapitalizmin gerçek yüzünü ortaya çıkardı mı, Dünyada ve Türkiye’de kapitalizmin durumu konusunda ne diyebilirsiniz?

Dila Ak: Kapitalizm yüzünü aslında dönem dönem ortaya çıkarıyordu. Pandemi sadece toplumdaki büyük bir çoğunluğun göz ardı edemeyeceği kadar egemen sınıfın sadece kendi çıkarlarını düşündüğünü açıkça ortaya koymuş oldu. Bu süreçte hep beraber gördük ki, sağlık sektöründe doktorundan, hemşiresine, hademesinden, hasta bakıcısına kadar herkesin sağlığı ve hastanelere gerekli olan ekipmanların ön planda tutulması gerekirken, fatura yine işçilere kesildi, patronların kârları ön plana çekildi. İnsanlar korunaksız ortamlarda işlerine gidip, çalışmak zorunda kaldı. Sadece Türkiye'de değil, pek çok yerde alınan önlemler, sağlanan imkânlar oldukça yetersizdi. Hala daha yeterli önlem alınmadığı için bu süreç bitmiş değil.

Haklarımızı kazanmak için, demokrasi için, özgürlükler için antikapitalist bir blok gerekli midir, yoksa sadece seçimlerde bir partiyi desteklemek yeterli mi?

İçerisinde bulunduğumuz sistem ile ezilenlerin haklarını gerçek anlamda kazanmaları mümkün gözükmüyor. Çünkü sistem her daim patronların, egemen sınıfın çıkarları doğrultusunda işliyor. Sistemin kökten değişmesi gerek, bu da ancak antikapitalist bir mücadele ile olur. Seçimlerde hangi parti iktidara gelirse gelsin, sistem asla işçi sınıfı merkezli bir yapıya izin vermez. İşçi sınıfının çıkarlarını gözetecek bir sistem için aşağıdan mücadele ve bu doğrultuda işçi sınıfı ile beraber ilerleyecek bir parti şart.

Ezilenlerin ihtiyacına uygun bir mücadele platformu sizce nasıl olmalı, siyasi parti, hareket, blok vb, hangi örgütsel formlar uygundur.

Kitlelerin kolektif mücadelesi ancak örgütlenerek olur. Bu örgütlenme de en başta sokakta inşa edilir, daha sonra iletişim araçlarının etkin kullanımı gelir. İşçilerin sendikalı olması da çok önemlidir. 

İktidarın altemperyalist politikaları konusunda ne diyebilirsiniz, bölgesel güç olmaya çalışması, kaynakları askeri operasyonlar için harcaması, dışarda askeri üsler kurmasını nasıl değerlendiriyorsunuz

Emperyalist güç olabilmek adına birbiriyle yarış haline giren ülkelerin askeri üslere, askeri operasyonlara ayırdıkları kaynaklar, aslında şu anda dünya üzerinde var olan açlığı, yoksulluğu sona erdirebilecek kadar çok. Fakat iktidar hırsı ile egemen sınıflar bu gerçeği görmezden geliyor. Bu durum Türkiye için de geçerli. Korona süresi boyunca halk sağlığı yerine patronlar, bankalar, egemen sınıfın çıkarları gözetildi. Oysa savaşa ayrılmış olan kaynak ile toplum sağlığı için gerekli olan önlemler alınabilirdi. Biz bu süre boyunca "savaşa değil, sağlığa kaynak aktaralım" dedik, pandemi sürecinde böyle demeye, pandemi sonrasında da "savaşa değil, barışa kaynak aktaralım" demeye devam edeceğiz.

Antikapitalist bir blokta kimler yer almalı ve mücadele etmelidir?

Antikapitalist bir mücadele; işçiler, göçmenler, azınlıklar, kadınlar, LGBTİ+'lar gibi tüm ezilenleri kapsamalıdır. Çünkü ancak tüm ezilenleri kapsadığında ve aşağıdan olduğunda gerçek bir başarıya ulaşabilir. Antikapitalist blok bir seçim oluşumu değil, herkes için daha demokratik ve özgür bir dünyayı kurmaya götürecek bir mücadele platformu. Dolayısıyla sesi bastırılmış herkes antikapitalist blok çatısı altında, birlikte kolektif olarak yer almalıdır.

İlginizi çekebilecek diğer yazılar