Yunanistan polisi, göçmenleri yakalayıp zorla sınırdışı ediyor. Hepimiz Göçmeniz Irkçılığa Hayır kampanyası konuyla ilgili bir açıklama yaptı:
Yunanistan polisi, sınırı geçen, hatta Selanik’e kadar giden göçmenleri, zorla kaçırarak Türkiye’ye geri gönderiyor. Göçmenler, sığınmacı başvurularını yapmak için kamu kurumlarının açılmasını beklerken, Yunanistan polisi fırsattan istifade edip, henüz resmi kayıtlara girmemiş olan göçmenleri kaçırıyor. Ve “geri itme” yöntemi ile Türkiye topraklarına veya karasularına gönderiyor.
Bu kaçırma ve geri gönderme olaylarında göçmenler Yunanistan polisinden şiddet görüyor, telefonlarına, eşyalarına el konuluyor. Bazı durumlarda üniformasız, silahlı kişiler göçmenleri kaçırıyor. Ama her zaman polisle işbirliği söz konusu.
Yunanistan topraklarına bin bir zorlukla geçen göçmenler, Yunanistan polisi tarafından “sizlere yeni kimlik vereceğiz” denerek araçlara bindirilip Meriç nehri kenarına getiriliyorlar. Göçmenler, burada kayıklara bindirilerek Türkiye topraklarına gönderiliyorlar, uluslararası hukukta bu uygulamaya “geri itme” adı veriliyor.
“Geri itme” yani zorla geri gönderme, Yunanistan adalarına sığınan göçmenlere de uygulanıyor. Adalara geçen göçmenler, burada mülteci kamplarına yerleştirilmek yerine kurtarma botlarına bindirilerek, Türkiye karasularına kadar götürülüp, kendi kaderlerine terk ediliyorlar. Bazı göçmen botları, birkaç gün denizde dalgalarla boğuştuktan sonra, Türkiye sahil güvenlik ekipleri tarafından karaya çıkarılıyorlar.
Yunanistan polisinin uyguladığı “geri itme”, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine göre, kişinin durumunu gözetmeden ve sığınma başvurusu yapmasına veya alınan tedbire itiraz etmesine olanak tanımadan sınır dışı etmeye deniliyor ve suç olarak kabul ediliyor. Anlatımlar, 31 Mart-5 Mayıs arasında Selanik Diavata göçmen kampında onlarca göçmenin yasa dışı bir şekilde sınır dışı edilmesiyle sonuçlanan en az beş polis baskını olduğuna işaret ediyor.
Yunanistan polisinin “geri itme” uygulamasına muhatap olan göçmenlerin önemli kısmı Afganistan ve Pakistan vatandaşı bekâr, genç erkekler. Bu kişiler için Türkiye'de hayat belirsizliklerle dolu, mültecilik hakkı alamıyorlar, temel sağlık ve sosyal hizmetlere erişimleri yok. Çalışma izni olmadan güvencesiz işlerde, çok az ücretle çalışıyorlar. Durumları için en uygun kavram, modern kölelikten başka bir şey değil. Türkiye hükümeti kitlesel göç hareketlerinin başladığı son 9 yılda, göçmenlere kalıcı haklar sağlanması konusunda her hangi bir adım atmadı. En temel insan hakkı olan, çalışma hakkı konusunda bile bir gelişme sağlanamadı. Bu yüzden de göçmenler sürekli Avrupa ülkelerine gitmeye çalışıyorlar.
Yunanistan polisinin göçmenlere uyguladığı zorla geri gönderme, uluslararası hukuka ve insan haklarına aykırı bir tutumdur. Buna derhal son verilmelidir.
Sınırlar açılsın, göçmenlere özgürlük.
Tüm göçmenlere mültecilik hakkı tanınmalıdır.
Hepimiz Göçmeniz - Irkçılığa Hayır!
27 Mayıs 2020