İdlib'de on binlerce sivil, Suriye ordusu ve Rusya'nın saldırılarını protesto etti.
Türkiye sınırına yakın bölgelerde sokağa çıkan çok sayıda kişi, “Rusya ve rejim saldırılarının durdurulması” talebiyle gösteri yaptı.
Reyhanlı ilçesinin karşısındaki Atme kasabası ve Cilvegözü Gümrük Kapısı’nın karşısındaki Bab- El Hava Sınır Kapısı yakınlarında toplanan protestocular, “Eğer bu saldırıları durduramıyorsanız sınır kapılarını açın ve Türkiye ya da Avrupa’ya gidelim” dedi.
"Ya sınırı açın ya da garantör sıfatı ile bizi Esad'dan koruyun" diyen protestocular, "İdlib'i kurtarın" "Bizi koruyun" çağrıları yaptı.
Bazı göstericiler, sınır boyunca inşa edilen güvenlik duvarlarının üzerine çıktı. Bazılarını deviren kalabalık, Türkiye tarafına geçmeye çalışınca, askerlerin ateşiyle karşılaştı. Uyarı ateşi ve gaz bombalarıyla, geçmeye çalışanlar dağıtıldı.
Binlerce kişi sınırın yakınlarında bekliyor. Son iki ayda Esad birlikleri ve Rusya'nın hava saldırıları sonucu İdlib'de 1500'ten fazla sivil hayatını kaybetti. 500 bin insan göç etmek zorunda kaldı.
Türkiye'deki gazeteler "sınıra dayandılar" diyor. Fakat yüz binlerce kişi zaten sınır boyunca kurulan kamplarda ayakta kalmaya çalışıyor.
Soçi mutabakatının çöküşü
Sınırları zorlayan protestolar, Soçi mutabakatının çöküşünün üzerine geldi. Son saldırılarda Rusya'yla işbirliği yapmakla suçlanan Ankara yönetimi de protesto edildi.
İdlib'de ateşkes, 17 Eylül 2018’de Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Putin’in imzaladığı mutabakatla sağlanmıştı. Esad birlikleri ve Rusya saldırıları ile Soçi mutabakatı çöktü. Moskova ve Şam ise Ankara'nın mutabakat şartlarını yerine getirmediğini savunuyor.
Türkiye'nin çok sayıda askeri gözlem noktası kurduğu İdlib'de bulunma gerekçesi, sivil halkı korumak. 4 milyon nüfuslu şehrin 3.4 milyonu TSK garantörlüğündeki bölgede yaşıyor.
27 Ağustos'ta Erdoğan, İdlib'de ateşkesin sağlanması gündemiyle Moskova'ya gitti. Erdoğan-Putin görüşmesinin ardından Rusya ve Suriye savaş uçaklarının çok sayıda saldırı gerçekleştirdi. Ateşkesi için Moskova'ya giden Erdoğan'ın Putin'le dondurma yemesi tepki topladı.
Can güvenliği ortadan kalkanlar, sınıra dayandı. Sivil halk, kendilerine garantör olan Türkiye'den saldırıları durdurmasını istiyor.
Tek taraflı ateşkes
Sınırda protestoların düzenlendiği saatlerde, Moskova’dan ‘ateşkes’ açıklaması geldi. Suriye’deki Tarafları Uzlaştırma Merkezi'nden yapılan açıklamada, “İdlib’de durumu istikrara kavuşturmak için, Suriye hükümet güçleri tarafından tek taraflı olarak İdlib’deki gerilimi azaltma bölgesinde 31 Ağustos 2019 saat 06:00 itibariyle ateşkese gidilmesi konusunda anlaşmaya varılmıştır” ifadeleri yer aldı.
Esad rejimi, "teröristlerin" de ateşkes yapması şartını koşuyor. Bu ateşkesin ömrü öncekiler gibi kısa mı olacak? Astana devletler zirvesinin çözümsüzlüğü kendini gösterirken, bu sorunun yanıtı belirsiz.
İdlib'i ele geçirmek için taarruz başlatan Suriye birlikleri, sivillerin geçişi için bir koridor açtı. Ancak koridorun sonunda ölüm ya da hapis seçeneklerini gören siviller, bu koridoru kullanmak yerine sınırda "saldırıları durdurun" gösterileri yaptı.
Irkçılar işbaşında
Sınırdaki olaylar sırasında çekilen görüntüler, sosyal medyada "suriyelileriistemiyoruz" etiketi altında paylaşıldı.
Erdoğan ve Türkiye hükümetini hedef alan bazı göstericilerin görüntüleri, bütün protestocuların eylemi olarak dolaşıma sokuldu.
Türkiye'de yaşayan milyonlarca Suriyeli göçmen "düşman" ilan edildi.
Sınırdaki göstericilerin neye karşı hangi taleplerle sokağa çıktığı üzerine ise hiçbir şey yazılmadı.
"Cihatçılar sınıra dayandı" propagandası sonucu bir çok kesim, Türkiye'deki Suriyelileri hedefe koyan nefret dalgasına kapıldı. Oysa paylaşılan videolarda El Nusra militanlarının, sınıra doğru giden göstericileri engellediği ve üzerlerine ateş açtığı görülüyor. Göstericiler, Nusra karşıtı slogan atıyor.