Merkez Bankası'nın "Ücret Dinamikleri" araştırmasına göre; Türkiye'de 2 milyon 136 bin işçi asgari ücretin altında, 7 milyon 87 bin işçi de asgari ücret seviyesinde bir maaşla geçinmeye çalışıyor.
Başta temel gıda harcamaları olmak üzere pek çok ürün ve hizmette alım gücü ciddi oranda azaldı. Her 100 ürünün 86’sında alım gücü kaybı var. Gıda fiyatlarındaki alım gücü kaybı ortalama yüzde 60 düzeyinde.
2017 yılının şubat ayı ile 2019 yılının şubat ayı karşılaştırdığımızda asgari ücretlinin alım gücünün 389 üründen 334’ü karşısında azaldığını görüyoruz. Bu kayıp kimi temel harcama kalemlerinde ciddi boyutta. Ücretlilerin alım gücü kaybı yaşadığı ürünlerin başında soğan geliyor, ücretlinin alım gücü kaybı soğanda yüzde 62. Asgari ücretli, iki yıl önce alabildiği soğan miktarının bugün ancak yüzde 38’ini alabiliyor. Söz konusu dönemde patatesteki alım gücü kaybı da yüzde 52 ile dikkat çekiyor. Domates için ise alım gücü kaybı yüzde 42.
Gıda ürünleri dışında da pek çok üründe ciddi kayıplar yaşıyoruz. Asgari ücretlinin yüksek düzeyde alım gücü kaybı yaşandığı bazı ürünler şöyle: Fırın (yüzde 38), okul defteri (yüzde 36), kalem (yüzde 35), masa (yüzde 34), kömür (yüzde 32), buzdolabı (yüzde 31), televizyon (yüzde 28), halı (yüzde 26), doğum ücreti (yüzde 23), su (yüzde 18).
Benzer alım gücü kaybı ulaşımda, konut giderlerinde, sağlık ve eğitimde de yaşanıyor. Petrol fiyatlarına gelen zamlar ulaşım harcamalarını son iki yılda yüzde 55 pahalılaştırdı. Doğal gaz zamları, konutlardaki elektrik ve ısınma giderlerini artırdı. Sağlık ve eğitime peş peşe zamlar yapılıyor, alt gelir grupları için hayat pahalılığı, geçim sıkıntısı üst boyutlara ulaşmakta. Bu olumsuzluklara bir de işsizlik eklendiğinde vatandaş için gelişmeler tam bir çıkmaz ve kısır döngü
Hayat pahalılığındaki artışa rağmen, ücret düzeyleri 2017 yılında olduğu gibi 2018 yılında da reel olarak sürekli geriliyor. Resmi enflasyonun yüzde 25’lerde açıklandığı, gerçek enflasyonun ise bunun çok daha üzerinde olduğu bir ortamda kamu sektöründe ücretlere ortalama yüzde 10 zam yapıldı, özel sektörde bu zam da yapılmadı.
Merkez Bankası'nın "Ücret Dinamikleri" araştırmasına göre; Türkiye'de 2 milyon 136 bin işçi asgari ücretin altında, 7 milyon 87 bin işçi de asgari ücret seviyesinde bir maaşla geçinmeye çalışıyor.
Son iki yılda ücretlilerin yaşadığı alım gücü kaybını gidermek için asgari ücretin en az yüzde 50 artırılması, 3000 TL olması gerekiyor. Sendikalar ücretlerdeki bu kayıpları gidermek için sokağa çıkmak zorunda.
(Sosyalist İşçi)