Avukat Ayşen Funda Ata, İstanbul Barosu seçimleriyle ilgili Sosyalist İşçi'ye konuştu.
Baro seçimlerini nasıl değerlendiriyorsunuz?
İstanbul Barosu seçimleri geçtiğimiz hafta sonu yapıldı. Hali hazırda başkan olan Mehmet Durakoğlu seçimleri kazandı. Muhalifler seçimlere çok parçalı girdiler.
ÇAG (Çağdaş Avukatlar Grubu) içinden bir grup sosyal demokrat Hasan Kılıç’ı destekledi. ÇAG’ın diğer parçası Fikret İlkiz etrafında seçime katıldı. ÖDAV (Özgürlükçü Demokrat Avukatlar) ise Eren Keskin’le birlikte seçimlere katıldı.
Diğer listelere oy veren muhalifler de vardı.
En belirgin olan ruh hali kafa karışıklığı idi. Seçimlere çok az zaman kala adaylar açıklandığı için ve çok parçalı girildiği için insanlar kime ve nereye oy vereceğini belirlemekte zorluk yaşadı.
Şayet çok önceden bir araya gelip asgari müştereklerde anlaşılsa, en geniş kesimlerin birlikte hareketi hedeflense çok daha başarılı olunabilirdi.
Muhaliflerin bu durumdan ders alması ve yüzünü gençlere ve meslek sorunlarına dönmesi gerekiyor.
İstanbul Barosu dünyanın en büyük barolarından biri, 60.000’nin üzerinde avukat kayıtlı İstanbul Barosu’na. Yönetimi alan adayın aldığı oy ise 8.000 civarında. Seçime katılım son derece düşük.
Demokrasi mekanizmalarını işletmek son derece önemli. Kimseye sormadan son günde önümüze koyulan adaylarla İstanbul Barosu’nda değişim yaşanmayacağı aşikar.
Her yıl yüzlerce genç insan katılıyor Baro’ya.
Değişim gelecek ise onlarla gelecek.
Şimdiden bu perspektifle yola çıkılsa 2 sene sonra değiştirmek mümkün olur.
Ben kendi adıma bunun için çaba harcayacağım.
(Sosyalist İşçi)