Bolivya'da özel polis birliklerinin hükümet karşıtı gösterilere katılmasının ardından devreye giren ordu 13 yıldır ülkeyi yöneten Evo Morales'i devirdi.
20 Ekim seçimlerinde Morales'in kazanması üzerine başlayan gösteriler, ABD ve yerleşik devlet güçlerinin desteklediği sağcı bir darbeye dönüşmüştü.
Seçimlere hile karıştırıldığını öne süren sağcı muhalefetin iddialarını inceleyen Amerikan Devletleri Örgütü (OAS), Morales'in kazandığı seçimlerin dijital olarak manipüle edildiğine dair bir rapor yayınladı.
Polis ve asker hızla saf değiştirdi
Merkezi Vaşington'da bulunan ve Amerika kıtasında kurulmuş devletlerin örgütlenmesi OAS'ın raporu yayınlandığı sırada, birçok şehirde özel polis kuvvetleri saf değiştiriyordu.
Özel timler ağır silahlarla sağcı muhaliflerin içinde yer alırken, Bolivya Genelkurmay'ı La Paz'daki başkanlık binasını koruyan askeri birliği kışlasına çekti. Bu sırada silahlı gruplar Morales'in ve Movimiento al Socialismo üyelerinin evlerine saldırıyordu.
Darbenin hedefindeki Bolivya'nın ilk yerli devlet başkanı Evo Morales, önce seçimlerin tekrarlanacağını duyurdu. Bunun üzerine Bolivya genelkurmay başkanı, Morales'i istifaya çağırdı.
Ordunun müdahalesi üzerine Morales, sosyal medya hesabından bir darbe yaşandığını duyurdu ve şunları söyledi:
“Barış için ve evleri yakılan destekçilerime, ekibime ve aileme yönelik daha fazla şiddet uygulanmasını engellemek için istifa ediyorum. Muhalefet liderler Camacho ve Mesa’yı bu şiddeti durdurmaya çağırmak istiyorum.”
Bolivya'nın krizi
Emtia üreticisi Bolivya, küresel şirketlerin yatırımlarını çekemediği gibi dış kredi bulamaz hale gelmişti. Morales ve MAS, 13 yıldır hükümette olsa da ne gelirin yeniden paylaşımıyla servet eşitsizliği azaltılabildi ne de bu hareketlerin tabanında yer alan iyoksullar kendi iktidarlarını kurabildi.
Yaygın hoşnutsuzluk üzerinden gösterilere başlayan sağcı muhalefetin işi kolay oldu. Çünkü Morales, Maduro gibi generallerle tam bir ittifak içinde değildi ve askerler hemen saf değiştirip darbe yaptı.
Başkanlık uçağına el konulduğu ve saklandığı bölgede arandığı bildirilen Morales'in devrilmesi, Pembe Gelgit diye anılan Latin Amerika'da sol hükümetlerin başarısızlıkları üzerine gelen sağ saldırıda yeni bir evre.
Brezilya'da Bolsonaro'nun iktidara gelişini, Venezuela'da iki yıldır süren ve sonuca ulaşamasa da Maduro hükümetini müzakere masasına oturtan sağcı darbe girişimi izlemişti. İki devletten de daha küçük ve fakir olan Bolivya'da aşağıdan bir devrimle yıkılmayan devlet, eline geçirdiği ilk fırsatta Koka üreticisi köylülerin desteğiyle iktidara gelen Morales'i devirdi.
Rüzgar hangi yönde?
Bolivya darbesi, Güney Amerika'da sağ rüzgarları besleyebilir mi? Bu sorunun yanıtı Ekvador ve Şili gibi ülkelere bakıldığında hayır.
Solcu hükümetlerin başarısızlıkları sağın atağına zemin hazırlasa da Amerika kıtasının iki tarafından da ana eğilim, eşitsizliğe, adatletsizliğe, baskıya ve darbelerle dolu geçmişe karşı mücadele.