İklim için harekete geç! Hemen şimdi

12.07.2019 - 10:54
Haberi paylaş

Greta Thunberg’in 2018 Ağustos ayında başlattığı iklim için okul grevi eylemleri çığ gibi büyümeye devam etti. 

15 Mart ve 24 Mayıs’ta dünyanın birçok yerinden uluslararası eyleme katılan öğrencilerin sayısı milyonları aştı. Yıllardır şirketleri koruyan, karbon salımını düşürmek için hiçbir şey yapmayan politikacılara güvenmediklerini ve onlardan bir beklentilerinin olmadığını söyleyen milyonlarca genç FridaysForFuture (FFF-Gelecek İçin Cumalar) olarak İngiltere’deki iklim krizi için günlerce meydanları kapamış ExtinctionRebellion’la (XR-Yokoluş İsyanı) birlikte 20-27 Eylül haftası için uluslararası genel grev çağrısı yaptılar. Daha şimdiden Avrupa’da birçok sendika grev kararı aldı ve 20-27 Eylül grevinde iklim krizine karşı gençler ve öğrenciler yalnız değildir biz de varız dediler. FridaysforFuture hareketine dahil olup ilk okul grevlerini Türkiye’de de başlatan öğrenciler 24 Mayıs günü Maçka parkında yaptıkları grevde 20 Eylül uluslararası grevi çağrısı yaptılar. Bu çağrı üzerine 31 Mayıs’ta bir araya gelen Yeryüzü Derneği, KOS, 350.org, ParentsForFuture, Antikapitalistler, FridaysForFuture, Genç Yeşiller, Yokoluş İsyanı, Yeşil Düşünce Derneği ve Buğday Derneği gibi kampanya ve kurumlar her hafta buluşarak iklim eylemi haftasının örgütlenmesine başladı. Merkezi kampanyanın ismi Sıfır Gelecek olarak belirlendi. Kampanyanın örgütlenmesinde yer alan aktivistlerle 20-27 Eylül iklim grevinin önemi ve nasıl örgütlendiği hakkında konuştuk.

Antikapitalistler aktivisti Onur Korkmaz: 

İklim grevini inşa etmek için sendikalarla görüşülüyor. Şu ana kadar görüşülen sendikaların tepkileri olumlu. Sendikaların greve katılmaları ve iklim adil geçişi çalışmaları yapmaları bekleniyor. 

Belediyelerle iklim acil durumu ilan etmeleri ve tüm belediye binalarını karbon emisyonu olmayan binalara çevirmeleri için görüşmeler planlanıyor. 

Eylem haftasında bir konser planlanıyor. 20-27 Eylül haftası öncesinde ayrıca 6 etkinlik haftası belirlendi. 

Her hafta iklim krizinin yarattığı sorunların biriya da birkaçı ele alınacak. 19-25 Ağustos haftasını da biz Antikapitalistler olarak iklim adaleti haftası ilan ettik. 23-24 Ağustos’ta Karga’da gün boyu süren toplantılar ve forumlar olacak ve dayanışma konserleri düzenlenecek. 

Bu toplantılarda ve forumlarda iklim adil geçişinin nasıl olacağını, krizin faturasını işçilere kesmeden ana talebimiz olan “0” karbona nasıl geçeceğimizi konuşacağız. 

Başka bir dünyanın mümkün olduğunu biliyoruz iklim krizinin fosil yakıt şirketlerini koruyan hükümetlerle çözülmeyeceğini de biliyoruz. Bunun için “iklimi değil sistemi değiştir” diyerek herkesi iklim kriziyle mücadele için aramıza bekliyoruz. 

Antikapitalistler’i ve gelişmeleri Facebook’ta ve İnstagram’da Antikapitalistler hesaplarından takip edebilir ve bizimle iletişime geçebilirsiniz.

Gelecek İçin Cumalar (FFF-Türkiye) aktivisti 11 yaşındaki Atlas Sarrafoğlu: 

20-27 Eylül haftası, 23 Eylül’de New York’ta İklim Zirvesi yapılacağından dolayı, küresel olarak karar vericiler üzerinde baskı yapmamız ve bu konuya ne kadar önem verdiğimizi göstermemiz için önemli bir hafta olacak. O yüzden STK’lar ve platformlarla birlikte birçok etkinlik yapmayı planlıyoruz. Kısacası FridaysForFuture herkese çağrıda bulunuyor. İklim için, bizim için, bir arada olmak için çağrımız. Gözünüz iklim haberlerinde olsun. 

Tüm taleplerimizin daha iyi bir gelecek için olduğunu, iklim krizinin etkilerini geri çevirebilecek zamanımızın sınırlı olduğunu anlatıyoruz. Ben çağırıldığım her yere gidiyor ve bunu herkese anlatmaya çalışıyorum. Mozaik kuyruklu fare diye bir instagram sayfamız var, yok olan türleri yazıyoruz, ayrıca Bianet’te biz çocuklara bir köşe verdiler, her Cuma oraya yazıyoruz. Ne kadar farklı gruba veya kişiye ulaşırsak, o kadar iyi. Ulaştıklarımızın ise harekete geçtiğini görmek istiyoruz. Herkes için eşit haklar istiyoruz. Ve tabii hepsini şimdi istiyoruz.

Antikapitalist Öğrenciler’den 15 yaşındaki Özge:

20-27 Eylül İklim Grevi öncesinde 23 Ağustos’ta öğrenciler olarak Karga’da bir toplantı düzenliyoruz. Hep beraber iklim krizi hakkında konuşacağız. Bunun dışında öğrenciler olarak sık sık toplanıp insanları haberdar edip onları bilinçlendirmeye yönelik çalışmalar yapıyoruz. Her toplantı da sayımız gittikçe artıyor. 

Okullar açıldığında öğretmenlerimizden konferans salonunu ayarlamak için izin isteyeceğiz ve okullardaki öğrenciler iklim krizi hakkında fikir sahibi olacaklar. Onlara 20-27 Eylül haftasından bahsedeceğiz. Bizimle beraber grevde yer almalarını sağlamaya çalışacağız. 

Sosyal medya aracılığıyla sesimizi duyurmaya çalışıyoruz. Arkadaşlarımızla görüştüğümüzde onlara iklim krizini anlatıp onların da katkıda bulunmalarını söylüyoruz. Amacımız katılımı daha da arttırmak. Sayımız ne kadar artarsa bizi duymalarını sağlayabiliriz. Ama bunun için uzun bir vaktimiz yok. İklim krizi her geçtiğimiz gün daha da dönülmez noktaya gidiyor ve bunu acilen durdurmamız gerekiyor. 

Vaktimiz yok ve herkes elinden gelenin daha fazlasını yapmalı. 20-27 Eylül’de de sonrasında da iklim krizinin durdurulması için daha fazla savaşacağız. 

Yokoluş İsyanı aktivisti Ecem Albayrak:

21 yaşındayım, İstanbul’da siyaset bilimi ve kamu yönetimi okuyorum. Sürdürülebilirlik ve iklim değişikliği aklımdan çıkmayan konulardan. Hem kendi geleceğim hem de dünya üzerindeki tüm canlıların geleceğinden endişe duyuyorum ve bana tekrar umut veren bir hareket olduğu için Yokoluş İsyanı’na destek veriyorum. 

İklim ve ekolojik kriz benim için dünyanın şu an içinde olduğu en büyük kriz. Dünya’mızı, tek gerçek evimizi hızla yok edişimiz ve bundan ırk, cinsiyet, milliyet, yaş, dil farkı gözetmeden hepimize etkileniyoruz. Her gün okuduğum korkunç haberlerde, bilimsel raporlarda, izlediğim belgesellerde gördüklerim beni korkutuyor, anksiyeteye sebep oluyor ve bazen de benden önceki nesillerin açgözlülüklerinin sonuçlarını benim neslimin yaşayacak olması beni sinirlendiriyor. 

Bugün yaşanan bütün afetlerin; durduramadığımız yangınlar, seller, tufanların, tarlalarımızdan alamadığımız hasatların, açlıktan, susuzluktan veya yükselttiğimiz su seviyeleri yüzünden yapmak zorunda kaldığımız göçlerin, yok oluşunu başlattığımız hayvan ve bitki türlerinin sayısı sadece artmaya devam edecek. Gözümüzün önünde olan bu doğruları idrak edip, kaybettiklerimiz için bir yandan yas tutarken bir yandan da yaşamın kendisinin devamlılığı için ve içinde bulunduğumuz hasta sistemi değiştirmek için harekete geçmenin ahlaki borcumuz olduğunu düşünüyorum.

20-27 Eylül küresel iklim eylem haftası oldukça önemli çünkü iklim ve ekolojik krizle baş etmekte yetersiz kalan hükümetlere, siyasetçilere ve içinde bulunduğumuz sisteme olan inancımızın öldüğü bu günlerde birlikte güçlü olmanın bilinciyle ve ihtiyacımız olan pozitif ve köklü değişim için harekete geçen farklı grupların Yokoluş İsyanıyla bir araya geleceği, birbirinden destek alacağı, çevreyi bilinçlendireceği ve eylemleriyle etki bırakacağı bir hafta olacak. 

(Sosyalist İşçi)

Bültene kayıt ol