Kaza gibi görünen şeyler genellikle sadece kazadır. Ancak bazen buna inanmak imkânsız olur. Rus paralı asker grubu Wagner’in lideri Yevgeni Prigojin'i öldüren uçak kazası da işte bu ikinci kategoride yer alıyor.
Başkan Vladimir Putin, Prigojin'in suikast emrini doğrudan vermiş olmayabilir. Teorilerden biri, uçak kazasının, Wagner'in haziran ayında Moskova'ya yaptığı kısa yürüyüş sırasında düşürdüğü uçağın mürettebatının intikamını almak için gerçekleştirilmiş olabileceği yönünde. Ancak Putin'e rapor veren istihbarat servisleri kuşkusuz bu komployu ortaya çıkarabilir ve eğer Putin öyle istiyorsa, durdurabilirdi.
"Eski bir üst düzey Kremlin yetkilisi" Financial Times'a şunları söylemiş: "Onu kesinlikle ortadan kaldıracaklarını düşündüm. Ve öyle de yaptılar. Böyle şeyler affedilemez. Herkes vatana ihanete verilecek tepkinin geri alınamaz ve hızlı olacağını anlamıştır. Bu, tüm elit tabakaya bir uyarı."
Putin'in Prigojin'in ölmesine iki nedenden dolayı ihtiyacı vardı. Birincisi, isyanın bedelini göstermek. Putin'in dehşet saçarak hüküm sürdüğü iddiası liberal bir abartmadır. Putin, Rus oligarklarının kendilerini zenginleştirebilecekleri istikrarlı bir ortam yaratarak ve aralarındaki ödül ve ceza dağıtımını düzenleyerek 2000'li yıllarda istikrarı yeniden sağladı.
Ancak bu istikrarı Putin'in ordu ve güvenlik aygıtları üzerindeki kontrolü ve gerektiğinde bunları acımasızca kullanmaya hazır olması destekliyordu. Wagner isyanı bu algıda çatlaklar oluşturdu ve birinin bunun bedelini ödemesi gerekti.
İkincisi, Putin'in kontrolün kesin olarak tekrar eline geçtiğini göstermesi de gerekiyordu. Aslında Prigojin'in ölümünün arkasında Putin'in olduğunu düşündüren en iyi neden, bu olayın Kremlin'in baskı aygıtları üzerindeki (Ukrayna Savaşı tarafından kırılmış olan) kontrolü kademeli olarak yeniden sağladığı bir sürecin sonunda gerçekleşmesi.
Savunma Bakanlığı Wagner kuvvetlerinin büyük kısmının kontrolünü ele geçirdi. Wagner'in ilk kez faaliyete geçtiği Orta Doğu ve Afrika'daki yandaş hükümetlere güvence vermek için temsilciler gönderildi. Wagner'e sempati duyan kıdemli general Sergey Surovikin, kazadan hemen önce görevden alındı.
Prigojin'le birlikte ölenler arasında meşum faşist Dimitri Utkin de vardı. Rus askeri istihbarat servisinde (GRU) eski bir albay olan Utkin, adını antisemit Alman besteci Richard Wagner'den alan Wagner Grubu'nu 2014'te kurdu. Utkin, Prigojin'in önderlik ettiği paralı asker ordusunun harekât komutanıydı ve başlangıçta Putin ve GRU tarafından yurtdışındaki "inkâr edilebilir" operasyonlar için kullanıldı.
Alman Dış İlişkiler Konseyi'nden András Rácz'a göre, "uçağın düşmesini kim sağladıysa, Wagner'in hem mali hem de askeri liderliğini ortadan kaldırdı. Bu, Prigojin ve Utkin'in birlikte etkisiz hâle getirilebilmesi için bir fırsattı ve bir taşla iki kuş vuruldu.”
Wagner'in başının kesilmesi hem sağa hem de sola yönelik daha geniş bir operasyonun parçası olabilir. Önceden Doğu Ukrayna'nın Donbas bölgesindeki Rus yanlısı ayrılıklarda rol oynayan ve eski bir Federal Güvenlik Servisi (FBS) subayı olan Igor Girkin, nam-ı diğer "Strelkov" yakın zamanda tutuklandı. Anti-Stalinist ve savaş karşıtı emektar sosyalist Boris Kagarlitski, "terörü meşrulaştırma" gibi saçma suçlamalarla hapse atıldı.
Prigojin'in ortadan kaldırılmasının, aşırı milliyetçi sağda ve Prigojin'in aralarında çok popüler olduğu ast ve orta rütbeli subaylar içerisinde ciddi bir tepkiye yol açıp açmayacağı henüz bilinmiyor. Bununla birlikte genel durum, Putin'in aşırı sağdaki hoşnutsuzluğu kontrol altına alabileceğini gösteren iki faktör ortaya koyuyor.
Birincisi, Ukrayna'nın yerleşik Rus mevzilerine yönelik taarruzları şu ana kadar başarısız oldu. Nitekim Washington'un Kiev'in stratejisine yönelik eleştirileri giderek daha geniş çapta basına sızdırılıyor. İkincisi, son BRICS (Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika) zirvesi, daha geniş çapta nasıl bir öneme sahip olursa olsun, ABD ve müttefiklerinin Çin ve Rusya'yı izole etmedeki başarısızlığını gösterdi. BRICS'in Washington'ın Orta Doğu’daki en büyük rakibi İran'ın yanı sıra bölgedeki en yakın müttefiklerinden üçünü (Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Mısır) kapsayacak şekilde genişlemesi gerçekten dikkate değer bir gelişme.
Dolayısıyla Putin'in konumu haziran ayında göründüğünden daha güçlü. Bu yüzden Wagner isyanının başlattığı krizi atlatabilir. Bununla birlikte, Ukrayna'nın işgal edilmesinin, Rus emperyalizmini güçlendirmek şöyle dursun, onun bütünlüğünü zayıflattığı gerçeği ortada. Pandora'nın Kutusu'nu kapatmak zor olacak.
Alex Callinicos
Socialist Worker’dan çeviren: Irmak Yavlal