Cumhurbaşkanlığı Saray'ını da inşa eden ve son beş yılda, kamudan 16 milyar TL'lik ihale alan Rönesans Holding'in paranın bir kısmını vergi cenneti olarak bilinen Britanya'daki Virgin Adaları'na aktardığı ortaya çıktı.
Pandora Papers belgelerinde açıklananlara göre, Rönesans Holding, kamu projelerinden elde ettiği kârın bir bölümünü vergiden kaçınmak amacıyla Virjin Adaları'na aktardı.
Kâr amacı gütmeyen küresel araştırmacı gazetecilik ağı "Uluslararası Araştırmacı Gazeteciler Konsorsiyumu"nun (ICIJ) dünyanın farklı yerlerindeki 14 firmadan elde ettiği yaklaşık 12 milyon belge incelendi ve Rönesans Holding'in kurucusu, Erman Ilıcak'ın annesi Ayşe Ilıcak'ın da belgelerde adının geçtiği tespit edildi.
Holding, kamudan aldığı milyarlarca liralık ihalelerle adından sık sık söz ettiriyor.
Şirket aynı zamanda beş Şehir Hastanesi inşa etti. İhaleler, şeffaflıktan uzak bir şekilde, pazarlık usulü ile gerçekleştiriliyor ve yap-işlet-devret modeliyle yapılıyor.
Pandora Papers belgelerine göre, Ayşe Ilıcak, Panama merkezli Alcogal firması aracılığıyla Dolmine International Ltd. ve Covar Trading Ltd. adlı iki şirket kurmuş.
Bu iki şirket, Rönesans Holding'in üstlendiği ve halkın ödediği vergilerle yapılan Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nın inşaatı devam ederken 17 Mart 2014'te kuruluyor. İkisinin de İsviçre'de faaliyet göstereceği belirtiliyor. Şirketlerin sermaye kaynağı Rönesans Holding'in çalışma alanları olan "inşaat, gayrimenkul ve enerji üretimi sektörlerinde faaliyet gösteren aile şirketi" olarak kayıtlara geçiyor.
Covar Trading Ltd.'nin hesaplarını yöneten İsviçreli Kendris Ltd. firmasının mali raporlarına göre, Covar Trading Ltd.'nin hesaplarına 2015 yılında 105 milyon 525 bin ABD doları girdiği görülüyor.
Aynı yıl 105 milyon 485 bin doların "bağış" adı altında şirket hesabından çıktığı görülüyor. Bu bağışın nereye gittiği bilinmiyor.
Erman Ilıcak'ın annesi Ayşe Ilıcak'ın bir diğer firması Dolmine International Ltd.'nin mali raporunda ise yine 2015 yılında 105 milyon 212 bin doların şirketin İsviçre'deki Banque Pictet & Cie hesabına yattığı anlaşılıyor. Raporda firmaya sadece 2015 için nakit benzeri varlıkların faiz geliri olarak 492 bin ABD dolarının girdiği gözlemleniyor.
Her iki firmanın da 2016 ve 2017 yıllarında başka herhangi bir ekonomik aktivitesi yok.
Bu durumda Ayşe Ilıcak'ın sadece bir yılda vergi cennetlerine aktardığı paranın 210.736.132,32 ABD doları olduğu anlaşılıyor. Haberin yazıldığı gün (30.09.2021) bu miktarın TL olarak karşılığı 1,9 milyar lira.
Ayşe Ilıcak'ın vergi cennetine aktardığı 210,7 milyon doların yüzde 40'lık gelir vergisi ödenmiş olsa, hazinenin kasasına yaklaşık 750 milyon Türk Lirası girecekti.
Annesi varlığını vergi cennetlerine taşırken, Rönesans Holding'in sahibi Erman Ilıcak ise deklare ettiği şahsi servetini 2015'ten bu yana ikiye katlayıp 2,1 milyar dolardan 4,4 milyar dolara yükseltti.
Rönesans Holding işçi düşmanı uygulamaları ile biliniyor
Rönesans Holding'in yüklenici firma olduğu TOKİ'nin Elazığ ve Malatya şantiyelerinde çalışan yüzlerce işçi maaşlarını alamadı. İşçiler, rızaları dışında sahte imza atılarak ücretsiz izinde gösterilmişlerdi.
Rusya'nın Amur bölgesinde yer alan ve Rönesans Holding’in ana firma olduğu 20 bin kişilik Doğal Gaz İşletme Tesisi Şantiyesi’nde toplam 6 bin yeni tip koronavirüs (Covid-19) vakası tesit edilmesine rağmen, aralarında Türkiyeli işçilerin de olduğu binlerce işçi salgına karşın güvencesiz koşullarda çalıştırılmaya devam etmişti. Karantinada kaldıkları sürelerdeki haklarının ödeneceği sözünü almalarına rağmen işçilere ödemeler yapılmadı. İşçiler, bunun üzerine eylemlere başlamıştı.
Direnen işçiler, Rus Özel Kuvvet Polisleri (OMON) tarafından işkenceyle gözaltına alındı. İnşaat İşçileri Sendikası, gözaltı görüntülerini sosyal medya hesabından paylaştı.
Ayhan Attar, Rusya’da Amur'daki şantiyede covid nedeniyle öldü, ama ailesine kalp krizi denildi. Bu şantiyede işçilerin çalışma ve barınma koşullarının çok kötü olduğu diğer işçiler tarafından dile getirildi.
Pandemi döneminde çalışmaya devam eden Amur'daki şantiyede koronavirüse ilişkin önlemlerin alınmadığı ve test sonucu pozitif olan işçilerle olmayanların aynı yerde yemek yiyip aynı yerlerde çalıştırılmaya devam ettikleri biliniyor.