“13 Eylül Cuma günü akşam 7 sularında, bir arkadaşımızın evinin önünde polislerce sivil bir araca bindirilerek kaçırılmaya çalışıldı. Arabaya binmeyi reddeden ve avukatını arayan arkadaşımız, bu sefer GBT bahanesiyle alıkonuldu. arabaya binip kendileriyle konuşması için ısrar eden polisler, kendisine Kuğulu Park’ta sokak hayvanları yasasına karşı gerçekleştirilen nöbete katılıp katılmadığı’nı ve 1 Eylül Dünya Barış Günü’nde nerede olduğunu sordu Arkadaşımızın kendisini kaçırmaya çalışan polisler tarafından alıkonulması, avukatının müdahalesiyle son bulabildi. Polisler, arkadaşımızı alıkoymaya son verirken “Seni bir daha görmeyelim” diye tehdit etmeyi de ihmal etmedi.
Ankara Emniyeti’nin insan kaçırma, mücadele içerisindeki kişileri bu şekilde sindirmeye ve ajanlaştırmaya çalışma vukuat ve girişimleri yeni değil’dir. Şubat 2021 tarihinde 3 üniversite öğrencisi, polisler tarafından evlerinin önünden sivil araçlara bindirilerek kaçırılmış, darp ve tehdit edilerek Ankara’nın çeperlerinde bırakılmışlardı. Bu olay, son olmadı. Sıralayabileceğimiz örneklerin sayısı az değilse de, yakın zamanlı bir örnek olarak, 16 Nisan 2024’te ise LGBTİ+ aktivisti bir üniversite öğrencisi, Ankara polisi tarafından kaçırıldı ve lubunya varoluşu üzerinden tehdit edildi.
Ancak; Ankara Emniyeti, bu yollarla, baskıya, sömürüye, geleceksizliğe karşı direnen lubunyaların, kadınların, işçilerin, öğrencilerin mücadelelerini kırmayı şimdiye değin başaramamıştır ve bundan sonra da başaramayacaktır. Ezilenlerin ve sömürülenlerin özgürlük mücadeleleri birleşerek ve daha da güçlenerek sürecektir.”
