ANF‘den Zeynep Kuray’ın haberine göre, Kadıköy’ün göbeğinde Turancı Hareket Platformu isimli ülkücü bir grup tarafından iki Kürt öğrenciye akıl almaz bir işkence yapıldı. Kadıköy’de bulunan Atsız Kültür Evi adlı derneğin bodrum katına kapatılan iki gencin elleri bağlanarak, ağızları çorapla tıkanarak ve elektrikli cihaz ile tehdit edilerek saatlerce darp edildiği ortaya çıktı. Daha önce HDP’lilere saldırı emri veren ve iki gence işkenceyi bizzat yaptığı tespit edilen Turancı Hareket Platformu Başkanı Hasan Kocabey ile üç kişi gözaltına alınırken, avukat Tamer Doğan, gençlerin Kürt oldukları için hedef seçildiğini vurgulayarak, söz konusu şahısların tutuklanması gerektiğinin altını çizdi.
HDP’ye yönelik ülke çapında saldırıların ardı arkası kesilmediği bir dönemde, Kadıköy’ün orta yerinde iki Kürt öğrencinin Turancı Hareket Platformu adı altında faaliyet yürüten bir grup tarafından işkenceye tabi tutulduğu ortaya çıktı. 20.06.2015 tarihinde gerçekleşen olayda, bir grup tarafından takip edilen iki Kürt öğrenci, zorla sokuldukları Atsız Kültür Evi isimli dernekte bodruma indirilerek ağızları bantlanıp, bir saat boyunca darp edilip alıkonuldular. Okan Üniversitesi Anestezi bölümü birinci sınıfında okuyan iki öğrenciden C.A. polise verdiği ifade ırkçılık ve düşmanlığın boyutunu gözler önüne seriyor.
Gündüz kaçırdığı sınava girmek için 20.05.2015 tarihinde saat 20.30’da Okan Üniversitesi’nin Kadıköy Hasanpaşa’daki kampüsünde giden C.A yaşananları şöyle anlattı: “Sınavdan çıktığımda kapının önünde çevik kuvvet polislerini gördüm. Kürt arkadaşlarımın okulun çıkışında okulun öğretim görevlileriyle konuştuklarını gördüm. Ben de arkadaşlarımın yanına gittim. Burada sosyal medya üzerinden arkadaşlarımız ve ülkücü diye tabir edilen öğrenciler arasında bir gerginlik olduğunu öğrendim. Burada bulunan polislerin yönlendirmesiyle ben ve 20’ye yakın arkadaşım saat 21.45 sıralarında, hep birlikte Akasya AVM istikametine gittik. Ülkücü grup ise Söğütlüçeşme caddesi istikametine doğru yöneldi. Biz biraz ara sokaklarda dolaştıktan sonra, diğer grubun olay yerinden uzaklaştığını düşünerek 2’şerli gruplar halinde evimize gitmek üzere rıhtım otobüs duraklarına doğru gitmeye başladık.
Atsız işkence merkezi
Saat 22.20 sıralarında Söğütlüçeşme caddesi üzerinde giderken, Kadıköy Ülkü Ocakları’nın bulunduğu yerden çıkan 15 kişilik grup, ellerinde sopalarla bize bağırmaya başladı. Ben ve yanımda bulunan birkaç arkadaş Vişne sokak istikametine doğru kaçmaya başladık. Ben ve yanımda bulunan ismini İbrahim olarak bildiğim diğer arkadaşım Gaziosmanpaşa sokağına kaçarak burada bulunan bir aracın arkasına saklandık. Grubun gittiğini düşünerek ayağa kalktığımızda, 10-15 kişilik bir grubun sokağın diğer tarafında olduğunu gördüm. İçlerinden iki kişi benim ve arkadaşım İbrahim’in yanına gelerek yakamızdan tuttular ve ‘Al, al bunları’ dediler. Bizi alan iki şahıs sokak içerisinde bulunan Atsız Kültür Evi yazılı adrese zorla soktular. İçerde bozkurtlar yazılı büyük bir pankart vardı. Beni ve arkadaşım İbrahim’i yaklaşık 25 metre kare olan bodrum katına arkamızdan tekme vurarak indirdiler. Burada İbrahim’i alıp getiren şahıs, telefonlarımızı alarak ışığı söndürdü ve üzerimize kapıyı kapatarak 5-6 dakika bekletti.
Daha sonra İbrahim’i ilk alan kumral, hafif sakallı, 30 yaşlarında, 1.78-85 boylarındaki şahıs yanında başka bir şahısla birlikte içeriye girdi. Kumral olan şahsın elinde koli bandı vardı. Bu şahıs bana ve İbrahim’e tokat attıktan sonra ellerimizi bağladı. Ardından ağzımızı bağladı. 1 dakika geçmeden, ‘Bu iyi olmadı’ diyerek ağzımızda bulunan bantları çözerek, orada buldukları kirli çorapları ağzımıza sokarak tekrar koli bandıyla bantladı. Ardından odada bulunan çamurlu suya önce İbrahim’i ardından beni oturttu. Aynı şahıs ‘Ayaklarınızı uzatın’ diyerek bize bağırdı. Ben uzatmayınca ayağıma basarak tekme attı. Şahıs bizi daha sonra elinde sopa olan 20-21 yaşlarında zayıf, sakalsız 1.80 boylarında bir şahsa bırakarak, odadan ayrıldı.
5-6 dakikanın ardından beni alan 1.70-75 boylarında, 75 kg civarındaki şahıs ile birlikte bir grup yanımıza geldi. Konuşmalarından başkan olduğu anladığım ve beni binaya getiren şahıs, ‘Bu o..ç… vay anasını s… şimdi elime düştünüz’ diyerek hakaret ettikten sonra, “Siz Fırat Çakıroğlu’nu tanıyor musunuz? Siz onun katilisiniz. Gene aklıma geldi sinirleniyorum’ diyerek orada bulunan tahta sandalyeyle benim ve İbrahim’in omzuna doğru vurmaya başladı. Ardından sandalyeyi bırakarak bizi yumruklamaya başladı. Kulaklarımızdan çekip kafalarımızı tokuşturdular. İbrahim’i yakalayan şahıs cebinden bıçak ve elektrikli şok cihazı çıkarttı. Bıçakla ağzımızdaki bandı keserek, çorapları çıkarttılar. İbrahim’i alan şahıs beni kol kısmından tutarak orada bulunan masaya yatırdı, kafamı masaya birkaç kez vurdu. Bu arada içlerinden biri polis geliyor dedi. Bunun üzerine beni alan ve İbrahim’i alan şahıslar çorapları tekrar ağzımıza kapatarak, ‘Sakın sesinizi çıkartmayın’ diyerek tehdit ettiler.
Polis gittikten sonra ağzımızı tekrar açtılar, bana ve arkadaşıma ‘Düzgün dur’ diyerek bağırdılar, ardından beni alan şahıs beni tokatladı ve bir yere oturdu. Birkaç dakika sonra yerinden kalkarak , ‘Fırat Çakıroğlu aklıma geldi, sizin ananızı s…’ diyerek benim ve arkadaşımın başına bir kaç kez yumruk attı ve ‘Sizi bu sefer bırakacağım ama bir daha sizi Kadıköy’de görürsem bu sefer sizi öldürürüm, tan buraya gömerim, kimse de buraya gömdüğümü bilemez ‘ diyerek tehdit etti. Sonra bizden kimliklerimizi alıp, fotokopi çekti, telefonlarımızın içindeki tüm bilgileri kopyaladı, sosyal medyadaki adres bilgilerimizi aldılar ve bir kere daha ölümle tehdit ederek bıraktılar.”
Avukat Tamer Doğan’ın çabası sonucunda gözaltına alınan, aralarında Turancı Hareket Platformu Başkanı Hasan Kocabey’in de bulunduğu üç kişi Kadıköy İlçe Emniyet Müdürlüğünde tutuluyor. Konuştuğumuz Doğan, gençlerden birinin arkadaşına attığı mesaj sayesinde yaşananları öğrendiklerini aktardı. Bunun üzerine hemen emniyete haber verdiğini anlatan Doğan, ancak onlara ulaştıktan sonra yaşanan işkencelerden haberdar olduklarını belirtti. Doğan, alıkonulan iki gencin teşhis ettiği şahısların aynı zamanda iki genci derneğin içine zorla çektiğinin bir dükkanın mobese kamerasının görüntüsüyle de kanıtlandığını belirtti. Yakalanan zanlılardan Hasan Kocabey’in ilk vukuatı olmadığına, daha önce de twitter üzerinden HDP’ye yönelik saldırı emri veren şahıs olduğuna dikkat çeken Doğan, “Bunlar Kadıköy sokaklarındaki duvarlara Kürtlere yönelik küfürler yazan, Nazi işaretleri çizen paramiliter bir çete” diye konuştu. Gençlerin Kürt oldukları için hedef seçildiğini vurgulayan Doğan, “Gençlerin siyasetle alakalı olup olmadığı bile belli değilken, sadece Kürt oldukları için Kadıköy’ün göbeğinde sözde yasal olarak kurulmuş bir derneğin bodrum katına çekilip işkenceye maruz bırakıldılar” dedi. Zanlılar Asayiş Şube tarafından gözaltına alınsa da soruşturmaya terör savcısının baktığını ileten Doğan, bu işkenceciler ceza alana kadar bu davanın peşinde olacağını söyledi.
