28 Mayıs 1959: Uzaydan canlı döndüğü bilinen ilk dünyalılar Able ile Baker

Amerika Birleşik Devletleri, 28 Mayıs 1959 günü saatte 16.000 kilometre hızla yol alan orta menzilli bir Jüpiter balistik füzesinin burun hunisinde Able adında 3.5 kiloluk erkek bir Hint maymunuyla yarım kilo ağırlığında Baker adındaki bir dişi maymunu uzaya fırlattı. Maymunlar sağ salim dünyaya dönmeyi başardılar, ancak Able karnındaki elektrotlar çıkartılırken öldü. Baker ise 1984 yılına kadar yaşadı.

İnsanlığın tarihi kadar eski olan uzaya çıkma arzusu, bilebildiğimiz kadarıyla ilk defa 1961 yılında Yuri Gagarin isimli Sovyet kozmonotu tarafından gerçekleştirildi. Dönemin iki büyük süper gücü olan ABD ile SSCB arasında muazzam bir silahlanma ve uzaya çıkma yarışı yaşanırken, ABD’li astronot Neil Armstrong 1969 yılında aya ilk ayak basan insan oldu.

Ancak uzaya çıkan ilk dünyalı canlılar onlar değildi. 3 Kasım 1957’de Laika isimli bir köpek, 13 Aralık 1958’de de Gordo isimli bir maymun uzaya gönderilmişlerdi. Fakat Laika ile Gordo’nun gönderildikleri uzay araçlarının geri dönüş mekanizmaları yoktu. Hayvanlar üzerinde yapılan deneylerin sonuçları radyo dalgalarıyla dünyadaki üslere aktarılıyordu. Laika bir süre sonra uzay aracında öldü; ölüm nedeni uzun süre kesin olarak açıklanmadı, ancak SSCB’nin yıkılışından sonra açığa çıkan belgelerde, hayvanın sıcaktan ve aşırı stresten ötürü öldüğü anlaşıldı. Gordo da Laika’yla aynı acı sonu paylaştı.

28 Mayıs 1959 tarihinde Able ve Baker isimli iki maymun, bir Jüpiter roketinin burun hunisinde, Florida’daki Cape Canaveral’dan uzaya gönderildiler. 500 km. yükseğe çıkan hayvanlar, uzayda bulundukları 15. dakika boyunca 2500 km. yol aldılar.

Bu zaman zarfında hayvanların kalp atışları, kas tepkileri, kan basıncı, solunumları, ısıları gibi gösterecekleri çeşitli tepkiler uçuşu sırasında radyolarda yayınlandı. Dönüşte kapsülün önce atmosferle teması sonucu, sonrada paraşütle azaldı. Atılıştan 1 saat 33 dakika sonra da Güney Atlas Okyanusu’na İndi. Deniz Kuvvetleri, balıkadamları kapsülü Antigua’nın kuzeyinde denizden çıkardılar. Maymunlara hiçbir şey olmamıştı. Able ve Baker uzaya gidip sağ salim dönen, bildiğimiz ilk dünyalılar oldular.

Bu iki maymunun uzaya gönderilmesinin asıl nedeni, ağırlıksız ortamın yaratacağı sonuçları test etmekti. Ancak o dönemde alınan bilgiler, insanlı bir uzay uçuşunda ağırlıksızlığın ne gibi sonuçlar doğuracağını anlamak açısından henüz çok yetersizdi.

Able, uçuş sırasında organlarının tepkisini belirlemek için karnına yerleştirilmiş olan elektrotu çıkarmak amacıyla ameliyat edilirken 1 Haziran 1959 günü öldü. Maymunu ameliyat eden hekimler ölümün uçuşan değil, anesteziden ileri geldiğini söylediler.

Baker’in karnındaki elektrot ise, 2 Haziran 1959 günü hayvana anestezi yapılmadan ve bir zarar meydana gelmeden çıkarıldı. 1984 yılına kadar yaşadı ve 27 yaşındayken böbrek yetmezliğinden hayatını kaybetti. Baker, Huntsville’de bulunan Uzay Yolculukları ve Roket Merkezi’nin bahçesine gömüldü. Mezar taşında şu sözler yazılıdır: “Bayan Baker. Uzaya giden ve canlı olarak geri dönen ilk ABD’li hayvan. 28 Mayıs 1959.”

Bütün bunlar olup biterken, yani önce Laika ve başka bir dizi köpek, 40 kadar fare, Gordo ve başka maymunlar, Able ile Baker insanlık namına uzaya gönderilirken, kimsenin aklına onların fikrini sormak gelmemişti. Dahası, uzaya gidebilmek için katlanmaları gereken sayısız deneyi, sayısız egzersizi, almaları gereken sayısız ilacı, kimyasal maddeyi, karınlarına elektrotlar yerleştirilmesini isteyip istemediklerini de kimse sormamıştı onlara. Kafayı böyle şeylere yormaya ne gerek vardı ki? Kendi doğal ortamlarından sökülüp alan bu canlıların mutlu olup olmadıkları aslında kimseyi ilgilendirmiyordu, çünkü insan ırkının üstünlüğüne inanan anlayışın pençesine düşmüşlerdi bir kere, dünyayı insanla paylaşan diğer canlılar, insana hizmet etmekten başka ne işe yarardı ki?..

Bu anlayışın ne kadar sakat olduğu, her geçen gün daha çarpıcı bir şekilde ortaya çıkıyor. İnsanın kendisini dünyanın efendisi olarak görmesi sonucu dünyanın dengesi alabildiğine bozuldu. Küresel iklim değişikliği artık herkesin kabul ettiği bir felaket olarak kapımıza dayanmış bulunuyor. Ormanların yok edilmesi, hayvan ve bitki türlerinin ortadan kaldırılması sadece iklimi değiştirmekle kalmıyor, salgın hastalıkların ve doğal felaketlerin günlük yaşamımızın bir parçasına dönüşmesine neden oluyor.

Ama yine de çok geç değil. Bu konuda mutlaka herkesin yapabileceği bir şey var. Gezegeni yok olmaktan kurtarmak gibi iddialı ama gerçekçi bir misyonu üstlenmek isteyenler, Küresel Eylem Grubu’yla iletişime geçebilirler. www.kureseleylem.org

ilginizi çekebilir

boykot
Boykot ve işçi sınıfının bir parçası olarak “eğlence sektörü” çalışanları
WhatsApp Görsel 2025-04-02 saat 10.56
Marksizm 2025: Felaketler çağında umudu birlikte örgütleyelim
evil
Tanju Özcan ırkçılık saçmaya devam ediyor: “Ermeni baban”