1971 yılında dört kuvvet komutanının verdiği muhtıranın ardından hükümet istifa etti. Ordu, fiilen yönetime el koydu. Altı ilde sıkıyönetim ilan edildi, TİP ve DİSK kapatıldı. "Balyoz" adı verilen bir harekatla birlikte, devrimciler üzerinde müthiş bir baskı uygulanmaya başlandı. THKP-C önderlerinden Ulaş Bardakçı, Balyoz harekatı esnasında yakalandıysa da hapisten kaçtı ve öldürüldüğü ana dek devrimci faaliyetlerini sürdürdü.
Ulaş Bardakçı, 1947 yılında Hacıbektaş'da dünyaya geldi. İlk ve orta öğreniminden sonra ODTÜ'de üniversite öğrenimine başladı. Burada devrimci düşüncelerle tanıştı. 1970 başlarında Mahir Çayan ve arkadaşları tarafından kurulan Türkiye Halk Kurtuluş Partisi-Cephesi'ne (THKP-C) girdi. Mahir Çayan ve Hüseyin Cevahir'le birlikte örgütün merkez komitesinde yer aldı. THKP-C'nin ilk silahlı eylemlerine katıldı.
12 Mart darbesinden sonra yakalanan THKO önderlerinin salıverilmesini sağlamak için İsrail İstanbul Başkonsolosu Efrayim Elrom'un kaçırılması eyleminde aktif olarak yer aldı.
Elrom'un kaçırılması ardından başlatılan Balyoz Harekâtı sırasında yakalanarak cezaevine konan Bardakçı, Mahir Çayan, Cihan Alptekin, Ziya Yılmaz ve Ömer Ayna ile birlikte Kasım 1971 'de Maltepe Askeri Cezaevi'nden firar etti.
İstanbul 'da devrimci faaliyetlerini sürdüren Bardakçı'nın İstanbul Arnavutköy'de saklandığı ev 19 Şubat 1972 günü kuşatıldı. Bardakçı, saklandığı evde arama yapan polislerle giriştiği silahlı çatışma sonucunda öldürüldü.
Ulaş Bardakçı, cuntaya karşı mücadele ederken darbeciler tarafından öldürüldü. Ulaş'ı ve 12 Mart darbesine direnen diğer devrimcileri anmak, günümüzde tüm darbelere ve darbe girişimlerine karşı çıkmak, darbecilere karşı onlar gibi kararlılık ve cesaretle karşı koymak anlamına geliyor.