Selahattin Demirtaş: “Saray’ın barış diye bir derdi yok”

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, partisinin il başkanları toplantısında çözüm süreciyle ilgili konuştu, Erdoğan’ın suçlamalarına cevap verdi.

Demirtaş’ın açıklamalarından satırbaşları şöyle:

“Serada yetiştirilen naylon iktidarlar olarak ülkeyi yönettiler. İlk kez bir halk hareketinin ‘Ben iktidara talibim’ demesini içine sindiremiyorlar. Olsa olsa proje olarak görüyorlar. Elbette aynı üslupla cevap vermeyeceğiz. Bu ülkenin cumhurbaşkanı kadar seviyesiz değiliz. Biz halk çocuğuyuz. İçine düştükleri durumun, panik hâlinin ne kadar korku yarattığını da bu açıklamalardan çıkarabilirsiniz.

‘Çözüm sürecinde adım attınız mı?’ dediklerinde ‘İyi de biz OHAL’i kaldırdık ya’ diyorlar. Hiçbir adım atmayan iktidar, çözüm sürecini biz tıkamışız gibi yaygara koparıyor. Hangi adımı attınız da biz engel olduk? Davutoğlu’na soruyorum: Bir tane örnek verin. Güvenlik yasasını getirdiniz, çözüm sürecini sabote edecek en kritik hamleyi yapmaya çalıştınız, biz buna engel olmaya çalıştık.

Başınızdaki patrondan bu kadar korkmayın

Başınızdaki patron, biz onu eleştirdiğimizde kızıyor. Çözüm sürecini donduruyorsa, o sizin sorununuz. Patronunuzdan bu kadar korkmayacaktınız. O sizin genel başkanınız, bizim değil. ‘Aman’ diyorlar, ‘Erdoğan’ı eleştirmeyin, kızıyor, atılacak adımlar geri plana atılıyor’. Barış olacaksa bizlerin ortak sahiplenmesiyle olmalı. Ama evlatlarınızın ölüp ölmeyeceğine cumhurbaşkanının ruh hâli karar veriyor. Böyle çözüm süreci ilerleyemez. Saray’ın barışa ihtiyacı yok ki, böyle bir derdi de yok.

Aldığı güvenlik tedbirlerine bakın, kendisini korumaya alıyor. Saray’ın koruma ordusu var, özel ordusu. Saray’ın artık gizli bütçesi de var. İstediği yerde kullanabileceği örtülü ödeneği de var. Bu kadar trilyonu ne yapacak Saray acaba? Devletin içinde tek kişilik ayrı bir devlet kurmuş durumda. Seçim sonuçlarından şimdiden kaygılanmış durumda.

Tek biriniz kalsa bile bu gemi o limana götürülecek

Şu anda kendi özerkliğini ilan etmiş durumda. Kendisini eleştirdiğimizde ‘Sen misin eleştiren?’ diye hakaretler yağdırıyor. Tetikçisi olan parayla tuttukları gazeteciler de akşam TV’lerde, gündüz köşelerinde bize tepki veriyor. Bu gemi limana götürülecek. Sizlere emanettir. Biz tek adam hareketi değiliz. Biz olsak da olmasak da… Bizde çok şükür ki tek adamlık yok, olmayacak da. Benimle uğraşmaları canınızı sıkmasın. Tek biriniz kalsanız bile bu partiyi başarıya götürecek kararlılığa sahiptir.

Seçim kampanyasında bunlarla uğraşacak hâlimiz yok. İşimize gücümüze bakacağız. Vaatlerimiz, hayallerimiz, özlemlerimiz var. Geleceğe dair projelerimiz var. Biz bunlara bakalım. HDP’nin büyümesinden soyguncular, hırsızlar korkuyor. Çünkü biz onlardan hesap soracak yegane gücüz. Bütün Ortadoğu’nun dengelerini değiştirecek, ezilenden yana değiştirecek yegane güç olmuştur. Bugüne kadar sokakta görüp korktukları işçiler, kadınlar, gençler iktidara yürüyor, anlayamıyorlar. 7 Haziran’da seçim sonuçları açıklandığında bu başarı sizin başarınız olmuş olacak. Şimdiden bu demokratik zafer hayırlı olsun diyorum.”

ilginizi çekebilir

nehirden
İstanbul'da Filistin protestosu: “Maersk’a geçit yok, İsrail’e ambargo”
test
Şenol Karakaş ile perspektifler 3 | Sırrı Süreyya Önder, Çözüm Sürecine Saldırılar, 19 Mart Sonrası Hareketin Geleceği
rm
Şişli’de söyleşi: Roni Margulies’in polisiye edebiyatı