Irkçı parti UKIP’ın yükselişte olduğu İngiltere’de binlerce kişi Londra sokaklarını doldurdu. Sendikalar, öğrenci örgütleri, azınlık topluluklarından katılımcılar ve sosyalist örgütlerle birlikte “Irkçılığa hayır” dövizlerinin taşındığı eylem Trafalgar Meydanı’nda son buldu.
Faşist parti Altın Şafak tehdidinin canlı olduğu Yunanistan’da da Atina’da kitlesel bir gösteri gerçekleşti.
Türkiye’de ise Irkçılığa ve Milliyetçiliğe DurDe platformu İstanbul ve İzmir’de sokağa çıktı.
İstanbul’da Gonca Şahin ve İzmir’de Nalan Damarsardı tarafından okunan DurDe açıklaması şöyleydi:
“Değerli basın emekçileri,
Bundan 55 yıl önce bugün, Güney Afrika’daki apartheid rejiminin ayrımcı uygulamalarını protesto eden siyahlara polis güçleri tarafından ateş açılmış ve 69 kişi yaşamını yitirmişti.
Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, 1966 yılında, 21 Mart tarihini “Uluslararası Irk Ayrımı İle Mücadele Günü” ilan etti.
Güney Afrika’daki ırkçı rejim artık yok; ancak bugün BM ve diğer uluslararası kurumlara liderlik eden ülkeler başta olmak üzere, dünyanın birçok yerinde ırkçılık güncel bir sorun olarak önümüzde durmaya devam ediyor.
Avrupa’nın çeşitli yerlerinde ırkçı veya faşist partiler yükseliyor. İngiltere’de UKIP, Fransa’da Le Pen’in Ulusal Cephe’si, Yunanistan’da neonazi örgütü Altın Şafak, Almanya’da örgütlenmeye çalışan Pegida…
Hükümetlerin göçmen düşmanı politikaları, anaakım siyasete ırkçılığın yer almasını sağlıyor. Irkçı siyasetler ırkçı, faşist partilerin yükseleceği ortamı hazırlıyor. Irkçılar, batılı hükümetlerin Ortadoğu’daki emperyalist politikalarını besleyen İslamofobi etrafında örgütlenmeye çalışıyor.
Bugün İsrail’de hâlâ bir apartheid rejimi varlığını sürdürüyor ve dünyanın tüm büyük güçleri tarafından destekleniyor.
ABD’de polisler, geçtiğimiz yaz Ferguson’da yaşanan kitlesel ayaklanmalara rağmen, siyahları öldürmeye devam ediyor.
Türkiye’de de hem iktidar partisi hem de muhalefet partileri Kürt’leri hedef gösteriyor. Kürtler pek çok yerde ırkçı saldırılara maruz kalıyorlar. Cumhurbaşkanı “Kürt sorunu yoktur” diyor. Hükümet, başta anadilde eğitim olmak üzere, Kürt halkının haklarının tanınması için yapılması gerekenleri savsaklıyor.
Bu topraklarda yaşayan en kadim halk olan Ermeni toplumunun uğradığı soykırım inkâr ediliyor. Rumlar, Süryaniler, Yahudiler, mülteciler, Romanlar, Çerkesler, Lazlar, Aleviler… kısaca bu topraklarda yaşayan tüm kadim halklar ve göçmenler düşmanlaştırılıyor. Hedef gösteriliyor.
Dünya liderlerinin ve devletlerin ikiyüzlülüğü bir kenara; bugün New York’tan Atina’ya, Londra’dan Viyana’ya, Paris’ten Roma’ya dünyanın birçok yerinde antifaşist gösteriler düzenlenecek.
Türkiye’de 2007 yılından beri ırkçılığa ve her türlü ayrımcılığa karşı mücadele eden DurDe platformu olarak bizler de bu uluslararası hareketin bir parçasıyız. Bugün İstanbul ve İzmir’de, tüm dünyada ırkçılığa geçit vermemek için mücadele edenlere selam yolluyoruz.
Değerli basın emekçileri,
Bugün tüm dünyada ırkçılığı lanetlediğimiz günümüzde, insanları ‘ırk’, ‘ulus’ ve ‘vatan’ kavramları üzerinden karşı karşıya getiren zihniyeti mahkûm ediyoruz. Milliyetçilik, ulusalcılık, yurtseverlik, vatanseverlik gibi ayrı isimlerle ifade edilen söylemlerin hepsinin sonu ırkçılığa ve ayrımcılığa varmakta. Soldan ya da sağdan milliyetçiliğe yaslananlar, ırkçıların, faşistlerin elini güçlendirmekteler. Oysa hiçbir ulus, hiçbir insan diğerinden üstün değildir. Farklılıklarımıza rağmen birlikte olmak, zenginliktir. Bunu yüksek sesle haykırıyor, buna karşı çıkan herkesi kamu vicdanında mahkûm ediyoruz.
Irkçılığı yenmek için, çözüm sürecinde Kürt halkının gasbedilen haklarının iade edilmesi, Ermeni Soykırımı’nın tanınması, Suriyeli mültecilere yönelik saldırı ve nefret ortamının sona erdirilmesi için mücadelemizi sürdüreceğiz.
Kendimize güveniyoruz. Biz daha güçlüyüz!
Irkçılığı, milliyetçiliği, antisemitizmi, homofobiyi, İslamofobiyi durduracağız!
Irkçılığa ve Milliyetçiliğe DurDe platformu
21.03.2015″