İşçi sınıfı için işsizlik ve düşük ücret en önemli sorunlar

13.07.2022 - 14:33
Faruk Sevim
Haberi paylaş

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK)’in açıklamasına göre, işgücü 2022 yılı Mayıs ayında bir önceki aya göre 302 bin kişi artarak 34 milyon 624 bin kişi oldu. İşgücüne katılma oranı 0,4 puanlık artışla yüzde 53,6 olarak gerçekleşti. İstihdam edilenlerin sayısı da Mayıs ayında bir önceki aya göre 358 bin kişi arttı ve 30 milyon 839 bin kişi oldu. 

2022 yılı Mayıs ayında işsizlik oranı 0,3 puanlık azalışla yüzde 10,9 seviyesine indi. Geniş tanımlı işsizlik oranı ise bir önceki aya göre 0,8 puan artarak yüzde 22,4 oldu. Geniş tanımlı işsizliğin artması, çalışma yaşında olmasına rağmen, iş bulma ümidi olmayanların sayısının arttığını gösteriyor.

Genç nüfusta (15-24 yaş aralığındaki 13 milyon gençte) işsizlik oranı yüzde 20,3 (1,2 milyon genç işsiz) olarak ölçüldü. Artan genç nüfus için iş bulma imkânları giderek azalıyor. Genç işsizliği sadece çalışmak isteyen gençler için (yaklaşık 6 milyon genç için) ölçülüyor. Çalışma yaşamında veya eğitimde olmayan yaklaşık 3,3 milyon genç bu sayıya dâhil değil. Yani aslında Türkiye’de çalışma yaşında olan, ama uygun bir iş bulamayan en az 4,5 milyon genç var.

Elbette bu rakamlar TÜİK’in rakamları, ihtiyatla karşılamakta fayda var. Enflasyon konusunda bağımsız ekonomistlerin oluşturduğu ENAG sayesinde gerçek enflasyon rakamlarını öğrenebiliyoruz. Gerçek enflasyon (yüzde 176), TÜİK’in açıkladığının (79) 2,2 katı kadar. İşsizlik konusunda ise TÜİK’ten başka ölçüm yapan ve açıklayan kurum yok, o nedenle bu rakamları analiz etmek zorundayız.

Rakamlar, çok az oranda da olsa, işsizliğin azaldığına, istihdamın arttığına işaret ediyor. Bunda, pandemiden çıkış sürecinde işçilerin işyerlerine, çalışmaya dönmelerinin payı var, işgücüne katılma oranının artması bunu gösteriyor. Ama istihdam oranı (yüzde 47) Türkiye’de hala çok düşük. Dünya genelinde, pandemi sonrası istihdam oranı yüzde 60’ı geçti, AB ve ABD’de yüzde 70’i geçti. Yine AB ve ABD’de işsizlik oranları yüzde 5’lerde. 

Türkiye’de yüzde 10,6 olarak açıklanan işsizlik oranı, halen dünyadaki en yüksek işsizlik oranlarından birisi. Türkiye’de ayrıca ücretlerde enflasyon nedeniyle meydana gelen yıpranma, azalma da işçilerin en büyük sorunu olmaya devam ediyor. Patronlar enflasyon sayesinde kârlarını artırırken, işçiler açlık sınırının altındaki asgari ücretle iş bulduklarında şanslı sayılıyorlar.

Dünyada pek çok ülkede ortalama ücretler, asgari ücretin iki katı iken, Türkiye’de ortalama ücret asgari ücrete çok yakın. Örneğin ABD’de asgari ücret saatlik 15 dolar, ortalama ücret 32 dolar. Türkiye’de ise asgari ücret Haziran ayında saatlik 20 TL iken, ortalama ücret 27 TL idi. 

Daha geçen yıl imzalanan pek çok toplu sözleşme, 1 Temmuzdan geçerli aylık 5500 lira asgari ücretin altında kaldı ve fiilen geçersiz oldu.

Sendikalar, asgari ücretin acilen 10 bin liraya yükseltilmesi, toplu sözleşmelerde belirlenen ücretlerin her ay gerçek enflasyon seviyesinde artırılması için mücadele etmelidir. Bunun için de Emek Platformu benzeri örgütlenmelere acilen ihtiyaç var.

Faruk Sevim

Bültene kayıt ol