AKP'nin çözülüşü sürüyor

AKP, MHP ile ittifak hâlinde girdiği 31 Mart 2019 yerel seçimlerinde ağır bir yenilgi almış, İstanbul seçimlerini “muhalefetin hile yaptığı” iddiasıyla yeniletmiş, bunun sonucunda yüzde10’luk fark yemişti. Sosyalist İşçi gazetesinde o dönem AKP’nin çözülme sürecinin başladığını yazmıştık. Erdoğan ve bakanları istedikleri kadar tehditkâr ve sert bir dil kullansınlar, g.elişmeler halkın tercihlerinde gitgide geriye düştüklerini gösteriyor

Avrasya Araştırma’nın Nisan ayı sonunda yayımlanan anketine göre, AKP yüzde 34, CHP yüzde 28, MHP ise yüzde 8,9 oy oranında. “Bugün Cumhurbaşkanlığı seçimi olsa Erdoğan’a oy veririm” diyenler yüzde 38,9. “Vermem” diyenler ise yüzde 44,5. Metropoll’ün anketinde ise kararsızlar dağıtılmadan önce AKP’nin oyu yüzde 33,7 seviyesinde gözüküyor. Gelecek Partisi’nin yaptırdığı ankette Cumhur İttifakı’nın yüzde 35 çıktığı öne sürülüyor. CHP lideri Kılıçdaroğlu’na sunulan ankete göre, AKP tabanının yüzde 30’u koronavirüs ekonomik tedbir paketini yetersiz buluyor. Polimetre’nin korona salgınından hemen önce yaptığı araştırmada, AKP’nin cumhurbaşkanı adayının yüzde 38 civarında kalacağı öngörülüyordu. Konsensus Araştırma’nın çok yeni liderler anketinde ise Erdoğan, kendi sağlık bakanının gerisine düşmüş durumda!

Pandemi karşısında açıkladığı paketin yüzde 90’ından fazlası sermayeyi kurtarmaya yönelik olan, arada fırsattan istifade Kürtlerin kalan belediyelerine de kayyum atayarak demokrasiyi rafa kaldıran, İnfaz Yasası ile faşist mafya babalarının, katillerin sokağa salınmasını sağlayan, Dolar/TL kurunu kontrol altında tutmak için hazineyi rekor borca sürükleyen, Soylu’nun istifası hadisesinde görüldüğü gibi kimsenin hatalar için bedel ödememesini isteyen AKP, belli ki kötü gidişatı durduracak hiçbir yöntem geliştiremiyor. LGBTİ+ bireylerin hedef gösterilmesi gibi sağcı nefret söylemleriyle sağlanmaya çalışılan konsolidasyon, bu durumu değiştiremiyor.

AKP’liler, Kemalist vesayetle hesaplaşma günlerinde, “Millet artık bunları yutmuyor” diyerek bir uyanış destanı yazarlardı. Belli ki millet artık AKP’nin anlattıklarını da yutmuyor. MHP ve eski devletin bürokratlarıyla girdiği ittifak, başkanlık rejiminin yarattığı istikrarsızlık, ekonomik kriz ve bunlara karşı devlet baskısının gitgide yükseltilmesi, Erdoğan’ı ve partisini geriletiyor. Burada bize düşen, bu gerilemeyi doğru kavrayan, AKP’ye de oy veren işçi sınıfının ve ezilenlerin ekmek ve özgürlük taleplerini birleştirici bir dille, kutuplaşmaya prim vermeden savunan bir antikapitalist solu inşa etmenin önemini vurgulamak olmalı.

Ozan Tekin

[email protected]

(Sosyalist İşçi) 

Köşe yazarının diğer yazıları