Erdal Eren, bir askeri öldürdüğü iddiasıyla 12 Eylül darbecileri tarafından yargılandı. Eren'in henüz 18 yaşında olmadığının anlaşılması üzerine, Adli Tıp Kurumu'ndan alınan bir düzmece kemik raporuyla yaşı 18'e çıkartıldı ve idam edildi. Bu cinayet tüm dünya tarafından lanetlendi. Darbecilerin hesap verecekleri suçları listesinin ilk sıralarında Erdal Eren cinayeti bulunuyor.
Erdal Eren'in idamıyla sonuçlanan olaylar dizisi, Ankara'nın Yukarı Ayrancı semtinde Sinan Suner isimli bir devrimcinin bir yazılama esnasında öldürülmesiyle başladı. Suner'i öldüren kurşunlar MHP'li faşist bakan Cengiz Gökçek'in koruması Süleyman Ezendemir silahından çıkmıştı. Bu faşist katil Suner'i vurmakla yetinmedi, arabasında işkence yaptıktan sonra, öldüğüne emin olunca sokağa attı.
Bu olayın duyulmasının ardından devrimciler 2 Şubat 1980'de olay yerinde protesto gösterisi yaptılar. Protestocular arasında Erdal Eren de vardı. Gösteriye askerler müdahale etti. Çıkan çatışmada Zekeriya Öngel isimli er ölürken, aralarında Erdal Eren'in de bulunduğu 24 kişi tutuklandı.
2 Şubat'ta gözaltına alınan Erdal Eren, tarihin en hızlı yargılanmasıyla 19 Mart 1980'de idam edildi. Erdal Eren bu esnada henüz 17 yaşındaydı, ancak Adli Tıp Kurumu'ndan alınan düzmece kemik raporuyla yaşı 18'e çıkartıldı. Avukatların sunduğu delil ve tanıklar dikkate bile alınmadı. Dünyanın dört bir yanından idam karşıtı sesler yükseliyordu, ancak darbeciler karar vermişlerdi bir kere. Yargıçlara sadece bu emri uygulamak düşüyordu.
Askeri Yargıtay 3. Dairesi'nin, kararı önce "delillerin noksanlığı" nedeniyle esastan, ardından da idamın müebbet hapse çevrilmesini gerektiren "TCK'nın 59. Maddesi'nin uygulanmaması" nedeniyle usulden bozmasına rağmen, Daireler Kurulu bu iki kararı da reddetti.
Dünya çapında yürütülen "İdamı Engelleyelim-Erdal Eren İdam Edilemez" kampanyasına rağmen, Erdal Eren 13 Aralık 1980'de Ankara Merkez Kapalı Cezaevi'nde idam edildi. 12 Eylül'ün şefi darbeci Kenan Evren "asmayalım da besleyelim mi?" diyerek, darbecilerin zihniyetini açık bir şekilde ortaya koyuyordu.
Tarihin bir cilvesi olarak 12 Eylül 2010'da yapılan referandumda yapılan anayasa değişikliğiyle, 12 Eylül darbecilerinin yargılanmasının önü açıldı. Referandum'da evet oyları fazla çıkarsa intihar edeceğini söyleyen Kenan Evren bunu yapmadı. Kenan Evren mahkûm oldu ve itibarsız bir darbeci olarak öldü.