Boğaziçi cinsel tacize karşı yürüdü

21.11.2017 - 14:12
Haberi paylaş

Boğaziçi Üniversitesi'nde cinsel tacize karşı düzenlenen yürüyüşe yüzlerce kişi katıldı. 

Boğaziçi Üniversitesi Kadın Araştırmaları Kulübü, Boğaziçi Üniversitesi LGBTİ+ Çalışmaları Kulübü ve Cinsel Tacizi Önleme Komisyonu olarak tüm üniversite bileşenleri ve mahalle sakinleri hem kampüste hem mahallede cinsel tacize karşı yürütülen mücadeleyle dayanışmaya çağrıldı. 20 Kasım’da gerçekleşen geleneksel gece yürüyüşüne ” Yaşam alanlarımızda tacize, tecavüze, şiddete, fobiye izin vermeyeceğiz!” denerek yapılan çağrının ardından yüzlerce öğrenci katıldı. Akademisyenlerin ve mahalledekilerin de desteğiyle gerçekleşen yürüyüş Boğaziçi Üniversitesi Güney Kampüs’te başlayarak Kuzey Kampüs’e oradan da mahalleye uzandı. “Dünya yerinden oynar kadınlar/translar özgür olsa”, “Durma ses ver cinsel tacize son ver”, “Gelsin baba gelsin koca gelsin devlet gelsin cop. İnadına isyan, inadına özgürlük” ve toplumsal cinsiyet rollerini sorgulatan, mücadeleye çağıran pek çok slogan eşliğinde gerçekleşen yürüyüş devletin kadın politikalarına ve son günlerde Ankara Valiliği’nin LGBTİ+ örgütlerinin etkinliklerine süresiz yasağına karşı birlikte mücadele çağrısı yapılmasının ardından sloganlar eşliğinde son buldu.

Yürüyüşte okunan basın açıklaması şöyleydi: “Cinsel taciz ve cinsiyetçi şiddet biz kadınlar ve LGBTİ+'lar için yeni değil. İçinde bulunduğumuz OHAL sürecinde baskı, şiddet ve İslamileşmeyle birlikte kadına ve LGBTİ+’lara yönelik şiddetin daha da arttığını ve meşrulaştırıldığını söyleyebiliriz. Bugün gelinen noktada uzun yıllar boyu mücadele ederek kazandığımız haklarımız da elimizden bir bir alınmaya çalışılıyor. Her gün sokakta, kampüste, sınıfta, gazete, televizyon ve sosyal medyada karşılaştığımız kadın ve LGBTİ+’lara yönelik şiddet olayları, tacizler, tecavüzler, cinsiyetçi ve homofobik söylemler Türkiye’de artan otoriterleşme, baskı ve İslamileşmenin ataerkil güç ilişkilerini nasıl güçlendirdiğini apaçık ortaya çıkarıyor. Bu baskılarla bizler mahallemizde ve okulumuzda da karşılaşıyoruz. Bu dönemin başında Kilyos’taki karma yurtlar kadın ve erkek yurtları olarak ayrıldı. CİTÖK ofisine, Nisan 2016’da kurulduğundan bu yana, başta öğrenciler olmak üzere Boğaziçi Üniversitesi mensuplarından üniversite kampüslerinde ve çevresinde yaşadıkları tacize ilişkin 150'den fazla vaka bildirimi yapıldı. Biz okulumuzda, mahallemizde ve hayatın her alanında artan baskı ve şiddete karşı birlikte mücadele etmeye çalışırken bütün bu baskı ve şiddete karşı kadınları ve LGBTİ+’ları korumayan devlet yetkilileri dün LGBTİ+ örgütlerinin Ankara’daki etkinliklerine süresiz yasak getirdi. İnsan haklarına ve örgütlenme hakkına tamamen aykırı olan bu karara toplumsal hassasiyet ve duyarlılıklar, genel sağlık ve ahlakın korunması gibi gerekçeler sunuldu. Belirtmek istiyoruz ki bizler cinsel tacizin her boyut ve çeşitine karşı birlikte mücadele etmeye devam edeceğiz. Kadınlar ve LGBTİ+’lar olarak hiçbir yasağı tanımıyoruz ve Ankara’daki LGBTİ+ örgütleriyle dayanıştığımızı da buradan belirtmek istiyoruz. Ankara Valiliğinin en kısa zamanda kararı geri çekip gerekli koruma önlemlerini almasını talep ediyoruz. Bizler ataerkil uygulamaların ve eril şiddetin hiçbir türünü kabul etmiyoruz. Özellikle yaşadığımız alanlar olan kampüsümüzde ve mahallemizde bu cinsiyetçi şiddete izin vermiyoruz. Tüm üniversite bileşenlerini ve mahalle sakinlerini kampüslerde ve Hisarüstü'nde verdiğimiz bu mücadeleyi güçlendirmeye ve dayanışmaya davet ediyoruz. Yaşam alanlarımızda tacize, tecavüze, şiddete, fobiye izin vermeyeceğiz!"

 

Bültene kayıt ol