Mersin’de yakılarak katledilen Özgecan Aslan için öfke büyüyor. Bugün de birçok yerde kadın cinayetlerini protesto etmek için eylemler yapıldı.
İzmir
Tüm Bel-Sen İzmir 1 No’lu Şube üyeleri Özgecan’ın hunharca katledilmesini protesto etti. İzmir Büyükşehir Belediyesi önünde toplanan emekçiler “İnsanca yaşamak istiyoruz” pankartı açtı. Kadına yönelik şiddeti protesto eden dövizler taşıyan emekçiler adına basın metnini Tüm Bel-Sen 1 No’lu Şube Kadın KomisyonuÜüyesi Emel Sertkaya okudu. Sertkaya açıklamaya, Özgecan’ın katledilişini anlatarak başladı ve yaşananın vahşet olduğunu söyledi. Sertkaya, ülkede yaşanan tüm bu cinayetlerden, kadın ve erkeğin eşit olmadığını her fırsatta dile getiren AKP iktidarının sorumlu olduğunu ifade etti. Kadınların, ‘erkeklerin mülküymüş’ gibi gösterilmeye çalışıldığı söylemlerinin iktidarın politikası haline geldiğini dile getiren Sertkaya, kadına yönelik aşağılayıcı sözlerin kadına yönelik şiddeti ve cinayeti arttırdığına dikkat çekti.
“Kadın mahallenin namusudur”, “Kreş eken huzurevi biçer”, “Kadınlara hak verilmemeli”, “Kadın ve mücadele kelimeleri yan yana kullanılmamalı”, “Evlenilecek kadınlar itaatkârlık eğitiminden geçirilerek ehliyetlendirilmeli” söylemlerinin kadınlara karşı düşmanlığı kışkırttığına vurgu yapan Sertkaya, bu söylemlerin ‘kadın’lığa hiçbir alanda tahammülü olmayan siyasal iktidarın erkek aklı olduğu belirtildi.
Sertkaya son olarak şunları söyledi: “Bizler Özgecan'ı, katledilen kadınları, yıllarca süren davalarda tecavüzcüleri aklanarak hayatı karartılan N.Ç. gibi nice kız çocuğunu, savaşlardan kaçarak sığındıkları yerlerde ikinci eş olarak satılan, fuhuşa zorlanan ve adları bilinmeyen mülteci kadınları, yargıdan koruma talep etmesine rağmen şikayeti dikkate alınmadığı için sokak ortasına erkeklerce katledilen kadınları hiçbir zaman unutmayacağız. Sorumlular hesap verene, failler en ağır cezaya mahkum edilene kadar her yerde mücadele edecek ve bu davanın takipçisi olacağız.”
Atatürk Havalimanı'nda eylem
Atatürk Havalimanı'nda çalışan kamu emekçileri Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ) Müdürlük binası önünde toplanarak Özgecan Aslan’ın katledilmesini kınadı. KESK üyesi emekçiler adına basın açıklamasını okuyan Esra Tetik şunları söyledi:
"Özgecanımız yandı. Bizim de canımız yanıyor. Katillerin yakalanması bizi rahatlattı mı. Katiller yakalandı diye artık kendimizi güvende hissedebilir miyiz. Son 7 yılda kadına yönelik şiddet yüzde bin 400 artmışken, erkek devletin en yetkili ağızları çıkıp kadın erkek eşitliğine inanmadığını söylerken, 'Kadınlar sokakta kahkaha atmasın' derken, 'Tecavüz her ülkede oluyor, abartmayın' derken, 'Tecavüzde neden çocuk ölsün, analar ölsün' derken, karanlık üzerimize yürürken biz güvende sayılabilir miyiz."
Vanlı kadınlar sokakta
Van’da Kadın Yaşam Merkezi önünde toplanan kadınlar “İrademe dokunma”, “Kadın, yaşam, özgürlük” ve “Kimliğime, emeğime, bedenime dokunma” yazılı pankart ve dövizler açarak eylem yaptı.
Basın açıklamasını okuyan Avesta Işık, kadını kendi aleminde bir yem olarak gören, özgür haliyle bir birey olarak görmeyen bu bağnaz anlayış devam ettikçe bu vahşiliklerle her daim karşılaşılacağını söyledi ve "O yüzden biz kadınların savaşı kara yazımızla değil kara zihniyetledir” ifadelerini kulandı.
Erzincan’da yüzlerce kadın yürüdü
Erzincan’da toplanan yüzlerce kadın da “Yasta değil isyandayız! Özgecan’ın hesabını soracağız” şairlı pankart açarak Cumhuriyet Meydanı’na yürüyüş gerçekleştirdi. Eylemde “Kadına uzanan eller kırılsın!”, “Hepimiz kadınız hepimiz Özge’yiz!” sloganları atıldı.
Kadınlar adına basın açıklamasını okuyan Sevcan Aksakallı, şunları söyledi:
“Kadınlarımız ya katlediliyor, ya eziliyor, yada tutsak ediliyor. Kadının ezilenin ezileni veya sömürülen olduğu iddia ederken bu kişisel mülkiyet dünyasında kadının cinsel bir yaratık olarak ta baskı altında tutulduğunu kabul etmek gerekir. Nitekim bunun bir çok örneklerini görmekteyiz. 2015 Ocak ayı itibariyle 29 kadının daha yaşam hakkı elinden alındı. Özgecan Aslan ile bu cinayetlere bir yenisi daha eklendi. 20 yaşında üniversite öğrencisi olan Özgecan evine dönmek üzere bindiği minibüste kadını mal olarak, kadını tahrik nedeni olarak, kadını seks objesi olarak, kadını kendi kölesi olarak gören ve namus sözcüğünü en çok kullanan erkekler tarafından katledildi.”
Dersim’de gençlik sokakta
Dersim’de lise öğrencileri Eski Hastane’de bir araya gelerek "Özge'nin katili tecavüzcü devlet" yazılı pankart açtı ve Seyit Rıza Meydanı'na yürüdü.
Liseliler adına basın açıklaması yapan Duygu Doğan, kadın cinayetlerinin politik olduğunu belirterek, "Tarihe bir gün daha kazındı, Şubat ayı Özgecan oldu. Özgecan'ın katillerini çok iyi tanıyoruz. Katili TC Anayasası’dır, hâkimlerdir. Katili devlettir" dedi.
Tunceli Üniversitesi öğrencileri ise Toplumsal Barış Meydanı'nda basın açıklaması yaptı.
İÜ ve ÇÜ’de eylem
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu, İstanbul Üniversitesi’nde eylem yaparak kadın katillerini protesto etti. Hergele Meydanı’nda toplanan kadın öğrenciler, Özgecan Aslan’ın fotoğraflarını taşıyarak Fen Fakültesi önünde eylem yaptı.
Basın açıklamasında şu ifadeler kullanıldı: “Öldürülen yüzlerce kadın kardeşimizin hesabını soruyoruz. Kadın cinayetlerini durdurmak için uygulamaların ve cezaların takibini yapıyoruz. Sonuçlar çıkardık. Çözümlerimizin ve taleplerimizin gerçekleştirilmesini istedik. Bu yüzden bugün Özgecan kardeşimizin hesabını sorarken öfkemiz çok büyük. Çözümler bilindiği halde yapılmadığı için. Özgecan kardeşimiz yaşıyor olabilirdi diye”
Adana'da Çukurova Üniversitesi'nde de Özgecan için eylem düzenlendi. "Hepimiz Özge'yiz yakmakla bitmeyiz" sloganını atan kadın öğrenciler, ajitasyon konuşmaları eşliğinde yürüyüş yaptı.
Avukatlar ülke genelinde açıklama yaptı
Diyarbakır Barosu’na bağlı kadın avukatlar, basın açıklaması yaparak Özgecan Aslan cinayetini kınadı. Avukatlar adına basın açıklaması yapan Diyarbakır Barosu Kadın Hakları Danışma ve Uygulama Merkezi Koordinatörü Avukat Serpil Yiğit Erkuş, şunları söyledi:
“Sivil toplum kuruluşlarının yapmış olduğu istatistiki çalışmalar, son 10 yılda 7 bin 122 kadının öldürüldüğü, 4876 kadının tecavüze uğradığını göstermektedir. 2014 Aralık ayından günümüze kadar 3 ay içerisinde 20 kadın öldürülmüştür. Talihsizliğimiz odur ki, erki temsil eden kimi yetkili ve etkililer kadına dair zavallıca açıklamalar yaparak, zaten konforlu sayılmayan toplumsal varlığımızı daha da kötü bir noktaya doğru itmişlerdir. Bu garip söylemler sürerken kadının konumunda olumlu yönde gelişmeler olacağını beklemek iyimserlikten ziyade saflık olur”
Bursa’da bir araya gelen avukatlar Özgecan Aslan'ın katledilmesini kınamak için adliye içerisinde eylem yapmak istedi. Avukatlar polisin tahammülsüzlüğü üzerine açıklamayı yağmur altında, adliye önünde yapmak zorunda kaldı.
Baro Kadın Hakları Komisyonu Başkanı Nevin Canbaz, “Evde, sokakta, işyerinde yaşanan kadına yönelik şiddetin sorumluluklarının yargılanmasını ve caydırıcı yasal tedbirler alınmalıdır. Toplumun en savunmasız kesimi olan kadın ve çocukların yaşam hakkına yönelen suçlarda ceza indirimi uygulanmamasını istiyoruz” dedi.
Avukatlar son günlerde tekrar gündeme çıkarılan idam cezasına da karşı olduklarını belirtti.
Ordu Barosu Kadın Hakları Komisyonu da Özgecan için basın açıklaması yaptı. Fatsa Adalet Sarayı önünde açıklama yapan komisyon temsilcisi Nur Hilal Gündüz, “Kadınlarla erkekler arası fiili eşitsizlik ve her türlü ayrımcılığın bir sonucu olan erkek şiddetine karşı acil olarak önlem alması gerektiğini belirttik. Ancak önümüze çıkan acı gerçek sorunun çözümünün toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadına karşı bakış açısının değiştirilmesi gerekliliği ve bu konuda bir arpa boyu yol alamamış olmamız” dedi.
Eylem basın açıklamasının ardından sona erdirildi.
Antep’ten kadın avukatlar da açıklama yaparak Özgecan’ın katledilmesini kınadı. Gaziantep Barosu Kadın Hakları Komisyonu Başkanı Günay Kaplan, “Tek suçu kadın olmaktı, tek suçu insanca yaşamak istemesi ve okuluna gitmesiydi. Okulu bitirince yardımcı olmak istediği kişiler bunu ona çok gördüler” dedi.
(Kızıl Bayrak)