Öfke sokağa çıktı: Öğretmenlerden kitlesel grev

Eğitim sendikaları, okul müdürü İbrahim Oktugan'ın bir öğrenci tarafından öldürülmesine, okullarda şiddete ve öğretmenlerin itibarsızlaşmasına karşı birçok şehirde greve çıktı.

İstanbul-Eyüpsultan’da bir lise öğrencisinin okul müdürü İbrahim Oktugan’ı öldürmesini protesto öğretmenlerin 8-9 Mayıs’ta siyah giyerek ve kokart takarak derslere devam etti 

10 Mayıs’ta ise greve çıkıp, büyük yürüyüşler ve mitingler yaptılar.

İstanbul’da öğretmenler Beyazıt Meydanı ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde buluştu. Eyleme binlerce eğitim emekçisi katıldı.

Ankara'da eğitim sendikaları Milli Eğitim Bakanlığı önünde toplandı, buradan TBMM'ye kitlesel yürüyüş düzenlendi.

İzmir'deki kitlesel protestonun adresi Konak Meydanı oldu.

Eylemlerde “Yusuf Tekin istifa”, “Susma haykır şiddete hayır” ,”Yaşasın öğretmen dayanışması”, “ Öğretmene kalkan eller kırılsın”, “Kader değil bu bir cinayet” sloganları atıldı.

Öğretmenler İbrahim Oktugan katledilmesinin basit bir öfke olmadığını, cinayeti işlenen öğrencinin uyruğuyla da bir ilgisinin olmadığını vurgulayarak, okullarda yaygınlaşan şiddete, öğrencilerin ya da velilerin saldırılarının sebebinin bizzat Bakanlık olduğuna dikkat çekti.

Genel olarak MEB'in, özel olarak şimdiki bakan Yusuf Tekin'in eğitim emekçilerinin taleplerine sırtını dönen ve itibarsızlaştırıcı politikalarının şiddettin önünü açtığını belirten öğretmenler bakanı istifaya davet etti.

10 Mayıs günü neredeyse  bütün şehirlerde yapılan şiddete karşı öğretmen protestosu sıradan bir tepki değil.

• Eğitim işkolunda uzun yıllar sonra ilk kez kitlesel fiili bir grev yaşandı. Yasalara göre eğitimcilerin grev yapmaları yasak. Yıllardır "grevli toplu sözleşmeli sendika" hakkı için mücadele ediyorlar.
• Çok sayıda eğitim sendikası var. Şiddete karşı ve protestolar ayrı ayrı örgütlenen sendikaların okulda meydanlarda bir araya gelmesini sağladı ki kitlesel katılımın en önemli nedeni budur. 
• Bu mücadelenin tek günle bitmeyeceği açık. Meydanlarda yapılan konuşmalar mücadelenin yeni başladığı, yeni müfredat ve mülakat dayatmasına, düşük ücretlere ve kötü çalışma koşullarına karşı öğretmenlerini haklarını savunmaya devam edecekleri açık.