Bekaert işçilerinin grevine hepimiz sahip çıkmalıyız

29.12.2022 - 12:45
Haberi paylaş

Cumhurbaşkanı kararıyla grevleri yasaklanan Bekaert işçilerinin grevi 17. gününde. Son olarak 26 Aralık’ta Bekaert patronu ile sendika arasında yapılan görüşmede de anlaşma sağlanamadı.

Talepleri karşılanana kadar içeri girmemekte kararlı olduklarını ifade eden Bekaert işçileri, fabrika yönetiminin greve verilen desteği zayıflatmaya çalıştığını bu nedenle de tüm işçilerin greve daha güçlü sahip çıkması gerektiğini belirtiyorlar.

Taslak hazırlanırken yoksulluk sınırının 19-20 bin lira arasında olduğunu ifade eden bir Bekaert işçisi, “Şimdi yoksulluk sınırı 26 bin lira, asgari ücret 5500 lira idi, 8 bin 500 lira oldu. Taslak çalışması yapılırken daha çok bu iki rakam dikkate alındı. Taslağın tamamını alsak bile bu enflasyon karşısında iki ay sonra yine ekonomik olarak aynı sıkıntıları, belki de daha fazlasını yaşıyor olacağız. Taslağın revize edilmesi gerekiyor. Sendikamız tarafından da bu durum göz ardı edilmemeli diyoruz” dedi.

Bir başka Bekaert işçisi ise “Bize diğer fabrikadaki sözleşmeyi dayatıyorlar, kabul etmeyince de eşdeğer üretim yapıyorlar ama daha fazla para istiyorlar demeye getiriyorlar. Biz daha az işçiyle daha çok üretim gerçekleştirdik bunu kendileri de çok iyi biliyor. Bizim sayemizde milyonları kazanıyor bu fabrika, kârını bölüşmeye gelince maliyetleri şişirme ve karşısındaki işçiyi aptal yerine koyma yoluna gidiyor” diyerek tepkisini dile getirdi.

Ücretli köle değiliz

Genel müdürün yaptığı açıklamada işçilere verilen alışveriş çekine kadar ayrıntı verdiğini belirten Bekaert işçisi, “Keşke brüt ücret yerine elimize geçen net ücreti de söyleseydi. Bu rakamlar giydirilmiş ücret. İkramiye ve sosyal hakları çıktığımızda elimize geçecek olan ücret, iki asgari ücret bile etmiyor. Bize reva gördüğü ücretin 3-4 katını kendi çocuğuna harçlık olarak veriyordur Hakan bey. İki de bir makinaların başına geçin diye mesaj atıyorlar bizlere, vali de eylemi bitirelim diye parmak sallıyor. Biz Cumhurbaşkanının kararnamesini tanımadık, iki de bir vali yoluyla bize baskı yapılmasın” ifadelerini kullandı.

Patron tarafından gönderilen mesajlara tepki gösteren bir başka işçi ise “Bizler zaten çalışmak istiyoruz ama ücretli köleler olarak değil, insanca ücret istiyoruz. Greve çıktıktan sonra, bu görüşmeler makina başında çalışırken olmaz. Amacın anlaşmak olsaydı üç ay süren görüşmelerde üstüne düşeni yapardın. Şimdi greve çıktık, artık bu görüşme dışarda olur ve anlaşma sağlandıktan sonra içeri girip çalışma başlatılır” diye konuştu.

Patron temsilcilerinin son süreçte grev alanına ziyaretlerinin arttığını belirten bir işçi de “Biz dik durursak işverenin elle tutulur bir teklifle gelmesine az kaldı. Burada sadece ücret meselesi değil, aynı zamanda tüm işçilerin grev hakkına da sahip çıkıyoruz. O nedenle şimdi tüm işçilerin bu greve daha güçlü sahip çıkması gerekir” dedi.

Bültene kayıt ol