İşçiler birleşip, fiili bir mücadele yürütmedikçe haklarını alamayacaklar

28.04.2020 - 09:34
Haberi paylaş

Hastabakıcı ve Tez Koop-İş Sendikası üyesi İsmet Çeçe, sorularımızı yanıtladı.

Hastabakıcıların sağlık hizmetlerinde bir görev tanımlaması var mı? Hastabakıcılar ne iş yaparlar?

Sağlık kamusal bir hizmet ve bir ekip işi. Hastabakıcısından, hemşiresine, doktorundan, idari personeline kadar çalışan herkes çok kıymetli. Hele böyle pandemiyle mücadele edildiği zamanlarda yaptığımız çok daha öncelikli ve değerli. Sağlık hizmetlerinin bir parçası olan biz hastabakıcılar, doktorlar ve hemşireler gibi bu mücadelenin ön safında yer almaktayız. Hastabakıcılar ne kadar iş varsa yapar; hastanın kişisel bakımını yapar, eczaneden ilaç alır, oksijen tüplerini taşır, yatak değişimini yapar, hastaların transferini sağlar, kayıtlarını yapar, temizlik personeli olmadığında temizlik yapar. Bazen hocaların, hemşirelerin özel işlerini bile hastabakıcılar yapar. Ama haklarımız  açısından aynı önceliklere sahip değiliz ne yazık ki. Pek çok hastabakıcı arkadaşımız sandalye üzerinde dinlenir. Defalarca bu taleplerimizi iletmemize rağmen pek çoğumuzun dinlenme odaları yok.  

Peki, ücret ve sosyal hakları ne durumda?

2018 yılında taşeron olarak çalışan pek çok arkadaşımız kadroya geçti. Ama bu durumun sosyal haklar ve ücretlere olumlu bir yansıması olmadı. Değişen bir şey yok. Taşerona bağlı çalışırken patron şahıslardı, şimdi patron devlet oldu. Asgari ücretle çalıştırılıyorlar. Covid 19 salgınından sonra da herhangi bir iyileştirme yapılmadı. Sadece “tediye” denen 3 ayda bir 850-900 TL arasında ikramiye veriliyor. Eşit iş, eşit ücret ilkesi uygulanmıyor. Örneğin 657 sayılı yasaya tabi çalışan hastabakıcılar 4.300 TL civarında ücret alırlarken, sözde kadroya alınan 4D statüsündeki taşeron işçiler, 2.600-2.800 TL arasında ücret alıyorlar.

Hastabakıcıların malzeme ve ekipmanlara yeterince ulaşımı sağlanabiliyor mu?

Maalesef malzeme yetersizliğimiz var. Sağlık Bakanlığı “yeterli malzeme verdik” diyor. Lakin kurum amirleri bazen tek maskeden fazla vermiyor, “malzeme yetersiz” diyor. Temizlik işçilerine ve hastabakıcılara izin yok. Neredeyse haftanın 7 günü çalıştırılıyorlar. Adına da “zoraki mesai” diyorlar. Nedeni personel yetersizliğiymiş! Hastabakıcıların karantinaya alınma şansı yok. Ne zaman hastalığı kaparsa o zaman karantinaya alınıyor. Sağlık çalışanlarına hastalık belirtisi göstermediği sürece ne yazık ki test yapılmıyor.  

İşkolunuzda hangi sendikalar örgütlü var?

İstanbul Tıp Fakültesi Çapa ve Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nde hastabakıcılar Türk İş’e bağlı Tezkoop İş Sendikası ile Hak İş’e bağlı Öz Büro İş Sendikası’nda örgütlüler. Ama şu anda sendikaların hiçbir etkisi yok. Cumhurbaşkanı tarafından çıkarılan kararnameyle sendikal faaliyetler Cumhurbaşkanlığı iznine bağlandı. Grev ve toplu sözleşmeler yasaklandı. İktidar her “müjde” verişinde haklarımız biraz daha elimizden alındı. İşçiler birleşerek, fiili bir mücadele yürütmedikçe asla haklarını alamayacaklar. Bu saatten sonra sendikacılardan bir şey beklemek yerine kendi gücümüze güvenmeliyiz, örgütlenmeliyiz ve birleşmeliyiz. 

(Dosya) Sağlık emekçileri anlatıyor

Bültene kayıt ol