Polis, günlerdir homofobik gerekçelerle yürüyüşü tehdit edenlerin isteği doğrultusunda Taksim'i ablukaya aldı. Binlerce LGBTİ+ aktivist, Taksim'de yürüyüş yasağına karşı eylemdeydi.
LGBTİ+ örgütleri, valiliğin dün açıkladığı yasak kararına rağmen, bugün 17:00'de hakları ve özgürlükleri için Fransız Kültür Merkezi önünde toplanma çağrısı yapmıştı.
Polis, yürüyüşten yaklaşık iki saat önce Beyoğlu'nu abluka altına aldı. İstiklal Caddesi'nin girişleri ve tüm arayollar, LGBTİ+ bireylerin Onur Yürüyüşü'nü engellemek adına kapatıldı.
Cihangir'de basın açıklaması yapıldı
Polisler tişörtlerinde veya rozetlerinde gökkuşağı bayrağı renkleri taşıyan hiç kimseyi alana sokmak istemedi. Baskılara rağmen bir grup Mis Sokak'ın arka tarafında toplandı. İstiklal Caddesi'nde ise Pride için buluşan çok sayıda kişi vardı.
Devlet güçlerinin baskıları sonucunda bir grup aktivist, "Susma haykır, eşcinseller vardır", "Neredesin aşkım, buradayım aşkım" sloganlarıyla Cihangir'e yürüdü. Burada 300 kişinin katıldığı bir basın açıklaması gerçekleştirildi.
Polis daha sonra onurları için eylem yapmak isteyen ve slogan atan LGBTİ+ aktivistlere gaz bombalarıyla saldırdı.
Onur Haftası Komitesi'nin verdiği bilgiye göre eylemde 20'den fazla gözaltı var.
"LGBTİ+ler özgürleşmeden heteroseksüeller de kurtulamaz"
LGBTİ+ Onur Yürüyüşü'ne katılan DSİP üyelerinden Volkan Akyıldırım, Marksist.org'a şunları söyledi:
"Yoğun bir devlet terörü, LGBTİ+ onur yürüyüşünü engellemek istedi. Eşcinsel insanların bu tip bir ayrımcılığa uğraması utanç vericidir. Buna rağmen çok sayıda genç LGBTİ+ aktivisti devlet terörüne karşı direndi bugün. LGBTİ+ler özgürleşmeden heteroseksüeller de kurtulamaz. Herkesi 2 Temmuz'da Onur Trans Yürüyüşü'ne bekliyoruz."
"Valiliğin yasak açıklamasında gösterdiği nedenler, tam da bizim bu yürüyüşü yapma sebeplerimizdir"
Onur Haftası Komitesi'nin 17:00'de Fransız Kültür Merkezi önünde okumayı planladığı basın açıklaması ise şöyleydi:
#Yürüyoruz #AramızdaNeVar? #2017OnurHaftası
15.sini bugün kutlayacak olduğumuz, özlediğimiz İstanbul LGBTİ+ Onur Yürüyüşü’müz, İstanbul Valiliği tarafından bir kez daha yasaklandı.
25. İstanbul LGBTİ+ Onur Haftası Komitesi olarak, bundan 20 gün önce İstanbul Valiliği’ne yürüyüşümüzün yer ve tarihini bildirip görüşmeyi talep etmemize rağmen bir karşılık alamadık.
Valilik bir açıklama yaparak en demokratik hakkımız olan yürüyüşümüzü, planlandığımız günden bir gün önce, itiraz hakkımızı da engelleyerek yasakladığını ilan etti. Türkiye'de 25 yıldır Haziran'ın son haftasının İstanbul LGBTİ+ Onur Haftasıolarak kutlandığını ve 15 yıldır da Haziran'ın son pazarı gerçekleşen Onur Yürüyüşü’nü yedi cihan bilmektedir. Basın açıklaması haktır, protesto haktır, örgütlenme, itiraz ve mücadele etme haktır; izne tabii tutulamaz.
Valiliğin yasak açıklamasında gösterdiği nedenler, tam da bizim bu yürüyüşü yapma sebeplerimizdir. Evet yaptığımız çağrıya “toplumun farklı kesimlerinden çok ciddi tepki gösterildiği görülmektedir,” ancak 12 yıl boyunca coşkuyla gerçekleşen barışçıl bir yürüyüşe tepki gösterilmesinin asıl nedeni nefrettir. Bu bahsedilen kesimlerin başlattığı linç ve savurduğu tehditler, “ciddi bir tepki” değil, kamuya karşı işlenmiş bir suçtur. Toplumun farklı kesimleri tepki göstermiştir, toplumun kendisi ise haftalardır bu yürüyüşe katılmayı beklemektedir. İstanbul Valiliği verdiği yasak kararıyla toplumun değil, suçluların yanında durduğunu göstermiştir.
Valilik “başta katılımcılar olmak üzere vatandaşlarımızın ve gezi amacıyla bölgede bulunacak olan turistlerin güvenliği ve kamu düzeni” bahanesiyle yürüyüşümüzü yasaklamıştır. Bizleri dört duvar arasına hapsederek, gizlenmemizi isteyerek, örgütlenmemiz ve görünür olmamız engellenerek ve bizi tehdit edenlere cesaret vererek güvenliğimiz sağlanamaz. Bizlerin güvenliği, ne kadar güçlü, ne kadar kalabalık, ne kadar cesur olduğumuzu göstermekle sağlanacaktır. Güvenliğimiz insan haklarının, ayrım gözetmeksizin tüm insanların haklarının ve toplumsal barışın korumasıyla sağlanacaktır. Güvenliğimiz anayasada tanınmamızla, adaletin sağlanmasıyla, eşitlik ve özgürlükle sağlanacaktır. Güvenliğimiz, LGBTİ+ Onur Yürüyüşlerinin gerçekleştiği bir ülkede yaşamamızla sağlanacaktır.
Bizler korkmuyoruz, bizler buradayız, bizler değişmeyeceğiz. Siz korkuyorsunuz, siz değişecek, siz alışacaksınız. Bizler 12 yıl boyunca bu caddeyi gökkuşağı renklerine boyadık, özgürlüğün sözünü söyledik, beraber yaşamanın, yürümenin güzelliğini tüm dünyaya gösterdik. Yine buradayız, şimdi de onurumuz için kararlılıkla mücadele edeceğimizi gösteriyoruz.
Bizler aşkın ve cinsiyetin devrimini ilan edenleriz. Bizler dışlanan, görmezden gelinen, yılmayanlarız. Bizler yalnız değiliz, yanlış değiliz, vazgeçmiş hiç değiliz. Valilikler, hükümetler, devletler değişir, biz kalırız. Tehditler, yasaklar, baskılar vız gelir bize vız. Yürüyüşümüzü özlüyoruz, yürüyüşümüzden vazgeçmiyoruz. İstanbul LGBTİ+ Onur Haftası’nın 25. yılını kutluyoruz, gurur duyuyoruz. Kudurun ayol!
25. İstanbul LGBTİ+ Onur Haftası Komitesi
Fotoğraf: İdil Ügüt, Videolar: Selda Kemaloğlu