2024: İşçi sınıfı, eylemler ve olasılıklar

2024 yılında Türkiye’de işçi sınıfı, düşük ücretler, kötü çalışma koşulları ve sendikal baskılara karşı çeşitli mücadeleler yürüttü. Orta Vadeli Program’a karşı birçok sektörde işçiler, haklarını savunmak için grevler, direnişler ve protestolar düzenledi. 

Özellikle belediye iş kolunda çok fazla işçi kıyımı oldu.   İzmir’de Menemen, Çiğli, Karşıyaka ve Kemalpaşa belediyelerinde, Antep’te Şehitkâmil Belediyesi’nde, Edirne’de İpsala Belediyesi’nde ve Dersim’de Nazımiye Belediyesi’nde yüzlerce işçi işten çıkarıldı. İşçiler bu saldırılara protesto eylemleriyle veya direniş başlatarak yanıt verdi. Bazı belediyelerde sendikalar işçilerin tekliflerini göz ardı ederek onlara rağmen anlaşmalara imza attı. Bu durum tabandaki işçiler tarafından protesto edildi. Sendikal yönetimleri aşan eylemler gerçekleştirdiler.

Orta Vadeli Programa karşı eylemler

Mehmet Şimşek’in Orta Vadeli Programı’na karşı tabandan gelen öfke nedeniyle eylem programları oluşturan TÜRK-İş, DİSK ve HAK-İŞ uzun yıllar sonra yazın başlarından itibaren büyük kentlerde sokağa çıkmak durumunda kaldılar. Özellikle Ankara çok kalabalık geçti.

KESK, 30 Kasım 2024 tarihinde Ankara’da “Geçinemiyoruz, Yoksulluğa Karşı Mücadelede Birleşiyoruz” sloganıyla geniş katılımlı bir miting düzenledi. Oldukça kalabalık geçen bu eylemlerde de insanca yaşamaya yetecek ücret, adil bir vergi sistemi ve halk için bütçe taleplerini dile getirdiler. 

Tek Gıda-İş Sendikası’nda örgütlendikleri için işten atılan Polonez işçileri, aylardır direnişlerini sürdürüyor. Polonez işçileri kararlı direnişi sonrası sendikaları ve bakanlık arasındaki görüşme sonucuna göre eylemlerine yön verecekler.

Madenciler, metalciler, aile hekimleri…

Manisa’nın Akhisar ilçesinde faaliyet gösteren Tekstil Yatırım Holding bünyesinde çalışan işçiler, İzmir’de faaliyet gösteren Agrobay Seracılık ’ta çalışan işçiler, Fernas Madencilik’te çalışan işçiler de 2024’te sendikaya üye oldukları için işten çıkartıldılar. 

Birleşik Metal-İş, beş işletmeye ait 11 fabrikada yaklaşık 2 bin işçiyi ilgilendiren toplu iş sözleşmesi (TİS) görüşmelerinin tıkanmasının ardından işçilerin greve çıktı. Ancak grev 14 Aralık tarihli Resmî Gazetede yayınlanan Cumhurbaşkanı  kararı ile grevlerin “milli güvenliği bozucu nitelikte” olduğu gerekçesiyle 60 gün süreyle ertelendi. Ancak işçiler oldukça kararlı bir şekilde mücadeleye devam ediyor. 

2024 yılı, aile hekimlerinin özellikle sağlık alanında bir dizi grevine tanık oldu. “Eziyet Yasası’na” karşı art arda grevler yapan hekimler sağlık çalışanlarının iş yükünü artıran ve ücretlerinde keyfi kesintilere neden olacak olan bu yasayı durdurmak için 2025 yılının ocak ayında da eylemlerine devam edecekler. 

2024 yılı işçiler açısından hem yoksulluk hem de mücadele içinde geçti. Sendikalar bu mücadelelerin kazanması için işçilerin taleplerini yeteri kadar savunamadı, kazanmak için de birleşik bir mücadele yürütmekte âtıl davrandı. Sendikaların olduğu iş yerlerinde dayanışma ve örgütlülüğün daha fazla olduğu, kazanımların da daha fazla olduğu görüldü. İşçilerin sendikalaşma çabaları işverenler tarafından sert bir şekilde engellendi, işçiler işten çıkartılmalarına rağmen yılmadı ve mücadele ettiler.

2025 yılında da yaklaşık dokuz milyon işçiyi ve ailesini ilgilendiren asgari ücret hepimizi mücadeleye çağırmaktır.  Sendikaların daha güçlü ve etkili mücadeleler yürüterek işçi haklarını koruduğu, işçilerin güçlü taban inisiyatifleriyle sendika liderliklerini mücadeleye ittikleri, büyük ve birleşik eylemlerin, grevlerin olduğu yeni bir yıl dileğiyle