Kadıköy'de kiliseye saldırıya kitlesel tepki: “Irkçılığa geçit yok!”

10.06.2015 - 20:46
Haberi paylaş

Ayia Triada Rum Ortodoks Kilisesi'nin dün ırkçı bir saldırıyla yakılmak istenmesinin ardından, bugün yapılan eylemde yüzlerce kişi Kadıköy'de ırkçılığa geçit vermeyeceklerini haykırdı.

Irkçılığa Geçit Yok İnisiyatifi'nin çağrısıyla saat 19:00'da Boğa heykeli önünde buluşan aktivistler, kilisenin önüne bir yürüyüş düzenledi.

"Diyarbakır'da ölüm, kilisede yangın: Irkçı, faşist saldırıları boşa çıkaracağız" pankartının arkasından yürüyüşe geçen aktivistlere güzergah boyunca yeni insanlar katıldı.

Eylemde "Geçit yok, geçit yok, ırkçılığa geçit yok", "Havrama, kiliseme, kimliğime, inancıma dokunma", "Faşizme karşı omuz omuza", "Nefret sizin insanlık bizim", "Yaşasın halkların kardeşliği" ve "Savaşa hayır, barış hemen şimdi" sloganları atılırken, Kadıköy halkı eylemcilere alkışlarla destek verdi.

Barış kazanacak!

Aktivistler Ermenice, Rumca ve Lazca "Barış kazanacak" yazılı dövizler taşıdılar, "Kadıköy'de nefret değil dayanışma kazanacak" dediler ve Ermeni Soykırımı'nın 96. yıl dönümünde zorunlu askerlik görevi sırasında öldürülen Sevag Şahin'in yanı sıra son dönemde Kadıköy'de saldırılar sonucu öldürülen Nuh Köklü ile Bahadır Grammeşin'i de unutmayarak bu cinayetler için "Bir daha asla" diye bağırdılar.

Kilise önüne gelindiğinde basın açıklamasını Yeldeğirmeni Dayanışması'ndan Ferda Sayın okudu.

Açıklama şöyleydi:

"Dün akşam Kadıköy'deki Ayia Triada Rum Ortodoks Kilisesi ırkçı bir saldırıya uğrayarak yakılmak istendi. Kilise kapısını ateşe veren şahıs tekbir getirerek Yahudilere ve Hıristiyanlara karşı ırkçı sloganlar attı. Olay yerinde gözaltına alınan saldırgan için olay yerine gelen polis ekibi daha hiçbir araştırma yapmadan “akli dengesi bozuk biri” diyerek saldırıya karşı tutumunu ortaya koymuştur. Oysa “ideolojik değil” diyerek savuşturulmaya çalışılan bu saldırı hükümetin izlediği nefret politikalarının bir sonucudur.

Bir kaç aydır hem Kadıköy'de hem ülke genelinde yaşanan ırkçı nefret eylemleri bir tesadüf olamaz. Aralık ayında Yeldeğirmeni’nde yine bir kilise Noel haftasında kundaklanmış, şubat ayında Kadıköy'de duvarlara ırkçı sloganlar ve tehditler yazılmış, Ermeni halkına karşı ırkçı bir miting düzenlenmişti. Seçim sürecinde ise nefret söylemi ve tehditlerin hedefi Kürtler olmuş, iki hafta kadar önce Marmara Üniversitesi’nde okuyan iki Kürt genci faşistler tarafından alıkonarak işkenceden geçirilmişti. Şimdi de bir kilise yakılmaya çalışıldı.

Daha ilk dakikadan münferit bir olay açıklaması yapan emniyetin bu tavrını birkaç ay önce kartopu oynarken hiç yoktan bir bahane ile katledilen Nuh Köklü ve bir taciz girişimini önlemeye çalışırken öldürülen Bahadır Grammeşin’den hatırlıyoruz. Kadıköy’de aylardır devam eden bu saldırılara karşı yetkililerin bu tavrı saldırıların devamına ve daha da büyümesine yol açmaktadır. Medyadan her gün nefret söylemi kusan hükümet sözcüleri bu saldırıların sorumlularıdır. Emniyet teşkilatı da aldığı bu tavırlar ile açıkça bu saldırılara ortak olmaktadır. Cezalandırılmayan ve bilerek görmezden gelinerek üzeri kapatılan bu saldırıların araştırılmasını, saldırganların cezalandırılmasını ve örgütleyen yapıların teşhir edilerek cezalandırılmasını talep ediyoruz.

Hükümet sözcüleri ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın her fırsatta Ermenilere, Yahudilere, Kürtlere, diğer inanç ve kimliklere yönelik nefret söylemleri Diyarbakır’da arka arkaya yaşanan saldırılara, Kadıköy’de ise farklı inançlara mensup halklara yönelik ırkçı saldırılara yol açmaktadır. Dün kiliseyi yakmaya çalışan saldırganın bir yandan tekbir getirip bir yandan da Yahudilere karşı slogan atması bu nefret söyleminin bir sonucudur.Son bir haftada Diyarbakır’da yaşananlar da aynı nefret ortamının bir sonucudur.

Bizler ırkçılık karşıtları olarak hedef gösterilen Kürt, Rum , Ermeni, Yahudi ve bütün diğer kimlik ve inançların yanında olup ısrarla barışı savunacağız.  Diyarbakır’dan İstanbul’a kadar yapılan tüm provokasyonlara karşı barışı ve birlikteliğimizi büyüteceğiz. Seçimler sonrasında oluşan barış ortamına son vermek üzere organize edilen provokasyonların artacağından endişe ediyoruz. Bu girişimlere rağmen barış konusunda ısrarlı olacağız.

Tüm duyarlı ırkçılık karşıtlarını bu saldırılara karşı hedef gösterilen halklarla dayanışma içerisinde olmaya ve bu saldırıları boşa çıkarmak için mücadele etmeye çağırıyoruz.

Kadıköy'de ırkçıları istemiyoruz!

Irkçı ve faşist saldırıları boşa çıkartacağız!

Irkçılığa Geçit Yok İnisiyatifi"

Bültene kayıt ol