Uluslararası Irkçılıkla Mücadele Günü 21 Mart’ta Kadıköy’de bir basın açıklaması yapan Tarlabaşı Dayanışma ve Hepimiz Göçmeniz Platformu göçmenlerle dayanışmanın önemine vurgu yaptı.
Hepimiz Göçmeniz Platformu adına basın açıklamasını yapan Nuran Yüce, “Türkiye'de ve birçok ülkede Suriye ve başka ülkelerden gelen göçmenlerin, sorumlusu olmadıkları sorunlarda sorumlu gibi gösterilmelerine karşı çıkıyoruz. Unutmamalıyız ki Holokost’un nedeni, 1920’lerin başından itibaren Yahudileri imha etmeyi savunan fikirlerin hoyratça dile getirilmesiydi. Irkçı fikirlerin bu kadar kolayca, hoyratça dile getirilmesi ve hiçbir cezai yaptırımla karşılaşmaması karşısında çok dikkatli olmak zorundayız. Bugün Arap, Afgan, Pakistanlı ve başka ülkelerden gelen göçmen gruplarının hedef gösterilmesine izin vermemeliyiz” dedi.
Deprem günlerinde göçmen düşmanlığı yapanları tanıyoruz
Yüce konuşmasında şunları söyledi: “Irkçılık ve yalanlar birbirinden ayrılmıyor. Irkçılık bir insanlık suçuysa göçmenler hakkında yalanları sistematik bir şekilde yayan odaklar da insanlık suçu işliyorlar.
Son örneğini hemen 6 Şubat depremlerinden sonra yaşadık.
6 Şubat depremleri bir Türkiye-Suriye depremi olarak görülmelidir.
Deprem, sınırın her iki yanında halkların büyük acılar çekmesine neden oldu.
Bu acılar hala sürüyor.
Fakat Türkiye’de depremin ardından başka bir tehlikeli gelişmeye tanık olduk.
Deprem sanki Suriyeli göçmen toplumunun hemen hemen yarısını, 1 milyon 900 bin göçmeni etkilememiş gibi, on binlerce Suriyeli enkaz altında kalmamış gibi, binlerce Suriyeli depremde yaşamını yitirmemiş gibi, depremi göçmen düşmanlığını yükseltmek için kullananları gördük.
Göçmenlerin yağmacı olduğu yalanını söylediler.
Ekranlara yansıyan “yağma” görüntülerini fırsat bilen bir göçmen düşmanı, yağmacılar için vur emri çıkartılmasını talep etti. Eş zamanlı bir şekilde bazı sosyal medya hesapları da Suriyeli göçmenleri hedef gösteren paylaşımlarla, nefret tohumları ekmeye devam etti.”
Irkçılık insanlık suçudur
İktidarı ve muhalafeti seçim sürecinde göçmen düşmanlığı yapmamaları gerektiği konusunda uyaran basın açıklamasında şu talepler dile getirildi:
Sığınmacı Hakları Platformu’ndan Taha Elgazi’nin Arapça yaptığı basın açıklamasının ardından Tarlabaşı Dayanışma’dan Kadir Bal da bir konuşma yaptı.