Türkiye-Yunanistan sınırında 19 mültecinin donarak ölümü büyük tepkiyle karşılandı. Yunanistan ve Türkiyeli ırkçılık ve faşizm karşıtları "Sınırlardaki suçlar onların, öldürülenler bizimdir!" başlıklı bir açıklamayla ölümleri kınadı.
Yunanca, Türkçe ve İngilizce yapılan antikapitalist açıklama ve çağrının tam metni:
Türk-Yunan sınırının Türk tarafında, İpsala yakınlarında, giysileri olmayan 19 mülteci ölü bulundu. Savaştan, açlıktan ve ölümden kaçmaya, harap olmuş ülkelerinden Avrupa Birliği’ne gitmeye çalışan mültecilerin yolculuğu Avrupa kalesinin sınırlarında son buldu.
AB ve Türkiye arasında yapılan Ortak Açıklama nedeniyle binlerce mülteci Türkiye ve Yunanistan’a sıkışmış durumda. ABD’nin Afganistan’daki yenilgisinin ardından bu politika daha da güçlendirilirken, Türk hükümeti İran’la olan sınırında 140 kilometrelik yeni bir duvar inşa etmeye başladı. Yunan hükümeti ise Meriç nehrindeki duvarı genişletmeye ve FRONTEX’i bölgede tutmaya ve Yunan sahil güvenliğine kitlesel geri gönderme yöntemlerini uygulatmaya çalışıyor.
Ege denizinin her iki yakasındaki ırkçılık karşıtı hareketler olarak batan teknelerde yaşanan ölümler nedeniyle sarsıldık. Kullanılan yöntemler, İkinci Dünya Savaşı’ndan beri iltica hakkına yönelik en büyük ölçekli saldırıyı teşkil ediyor. Bu saldırılar Ege Denizi’nin her iki yakasında da pratikte Cenevre Sözleşmesi’nin iptal edilmesi anlamına geliyor.
Son dönemde iklim değişikliğinin etkisiyle aşırı kar yağışı ve yaz mevsimindeki yangınlar gibi büyük felaketlere tanık olduk.
Hükümetlerimizin bölgenin stratejik kontrolü için giriştiği rekabetin savaş gerilimlerini ve ırkçılığı güçlendireceğinden endişe ediyoruz. Sınır muhafızlarının militarizasyonu ölümden kaçmaya ve yeni bir hayat kurmaya çalışan mültecilerin güvenliğini tehdit ediyor.
Mülteciler hükümetlerin aracı değil, onların rekabetlerinin kurbanlarıdır. Silahlanma, çitler, mülteci kampları, kitlesel geri göndermeler ve mültecilere uygulanan ölümcül cezalar, bölgede refah ve barışa katkıda bulunmuyor, aksine Ege denizini ıslak bir mezarlığa dönüştürüyor.
Bizler Ege denizinin iki yakasında, ırkçılığa direnmek, mültecilerin ve göçmenlerin haklarını savunmak, can kayıplarını durdurmak, sınırları açmak ve Ege denizini Avrupa’ya ulaşmaya çalışan mülteciler için barışçıl ve güvenli bir geçiş noktası haline getirmek konusundaki ortak irademizi beyan ediyoruz.
19 Mart’ta Irkçılığa ve Faşizme Karşı Uluslararası Gün etkinliklerine katılarak Avrupa ve dünyada sokağa çıkacak hareketlere katılacağız.
ΚΕΕRFA – Irkçılığa ve Faşist Tehdide Karşı Birleşik Hareket
Hepimiz Göçmeniz, Irkçılığa Hayır Platformu
Irkçılığa milliyetçiliğe Hayır Platformu
Antikapitalistler Platformu