Günde 5 bin vakaya inme hedefi yanlış

02.06.2021 - 10:58
Haberi paylaş

İktidar Covid-19 salgınında günlük 5 bin vakaya inildiğinde turizm sezonunun başlayacağını ilan etti. Ancak uzmanlar 5 bin vaka hedefinin bilimsel değil, ekonomik nedenlerle ilan edildiğini, Dünya Sağlık Örgütü'nün standartlarının dışında bir rakam olduğunu açıkladı.

Türkiye'de 29 Nisan’da başlayan “tam kapanma” 17 Mayıs’ta sona erdi. Tam kapanma döneminde 16 milyon kişi çalışmaya devam etmişti. Sağlık Bakanlığının açıklamalarına göre, tam kapanma bittiğinde vaka sayısı günlük 10 binlerde idi. 

1 Haziran’da ise gece ve Pazar günleri sokağa çıkma yasakları dışında başlıca önlemler kaldırıldı. Resmi açıklamalara göre 1 Haziran itibarı ile vaka sayısı 7 binin üzerinde. 7 bin rakamı Türkiye için nüfusa göre 100 binde 60’a tekabül ediyor. Dünya Sağlık Örgütünün açıklamalarına göre haftalık vaka sayısı 100 binde 10’un altına düşmeden kısıtlamaları kaldırmamak gerekiyor. Nüfusun en az yüzde 70’inin de aşılanması gerekiyor.

Uzmanlar, yeni açılma kararları için günlük vaka sayısının 1000-1500 seviyesine düşmesi gerektiğini ifade ederek 5 bin hedefinin bilimsel olmadığını açıkladı.

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy “Hedefimiz, 1 Haziran itibarıyla turist trafiğini açmak için vaka sayısını 5 binin altına indirmek. Bu sayıya düşebilirsek 30 milyon turist hedefimizi hâlâ koruruz” demişti. Ancak bu hedefe ulaşılmış değil. 

TTB Merkez Konseyi Eski Başkanı Sinan Adıyaman, “5 bin rakamı hiçbir bilimsellik içermeyen, adeta otel ve seyahat acentesi sahibi bir Turizm Bakanı’nın temennisi şeklinde değerlendirilebilir. Zaten 5 bine düşmesi de yeniden açılma kararı için yeterli değil, açılma için günlük vaka sayısının 1000-1500’e düşmesi gerekir. Esasında pandemi ile mücadele edilmiyor. Pandemi ile mücadele ediliyor ‘muş’ gibi yapılıyor. Eğer siz tamamen ekonomik çıkarları, turizm gelirini, gelecek turist sayısını düşünerek pandemiyle mücadele etmeye kalkarsınız, yaz ayları geçen seneki gibi yine manipülasyonlarla geçer” dedi. 

Şebnem Korur Fincancı: Kararlar ekonomik kaygılarla alınıyor

Şebnem Korur Fincancı da 5 bin hedefiyle ilgili olarak, “Bilimsel bir perspektifle ortaya konulmuş bir hedeften bahsetmiyoruz. Vaka sayılarının nüfusa göre 100 binde 10 olması gerekiyor ki bir biçimde kademeli açılma uygulamaları olabilsin, toplumsal hareketlilik biraz daha artırılabilsin. Günlük 5 bin vaka, yaklaşık olarak 100 binde 40’a tekabül ediyor” dedi. 

Kararların tümüyle ekonomik kaygılarla alındığını vurgulayan Fincancı, “Bunu Sağlık Bakanı da itiraf etmişti zaten. Vaka hasta ayrımı yaptıkları dönemde biz bunu eleştirirken, bu yaptıklarının doğru olmadığını, şeffaflığın esas olması gerektiğini, bunun toplumda güven duygusunu sarstığını ifade ettiğimizde ‘Bu bilgileri ne yapacaksınız’ demişti. Sonra da ‘Ulusal çıkar’ dedi. Ulusal çıkar zaten ekonomik çıkar. Bu çok açık” dedi.

Vaka sayısını düşürmenin yollarından birincisinin toplu hareketliliği sınırlamak olduğunu söyleyen Fincancı, “O nedenle TTB ‘Zorunlu üretimin dışında çarklar dursun’ demişti. Zorunlu üretimde de dönüşümlü çalışma, çalışan sayısını azaltarak mesafeyi sağlayabilme, ortamların temiz havayla havalandırılması gibi önerilerde bulunmuştu. Bunların hiçbiri gerçekleşmedi. Bu öneriler hâlâ önemini koruyor” dedi. 

Aşılama tamamlanmadan açılma olmaz

Türk Tabipleri Birliği (TTB) Pandemi Çalışma Grubu Üyesi ve Halk Sağlığı Uzmanı Prof. Dr. Feride Aksu Tanık, açılma kararları alınırken herhangi epidemiyolojik parametre olmadığını dile getirdi. Test sayısı ve hasta sayısının azaldığının belirtilmesine rağmen baştan beri veriler şeffaf olmadığı için bunun neye dayandığının bilinmediğini söyledi. Tanık, aşı temininde yaşanan gecikme nedeniyle açılmada bulaş riskinin artacağını dile getirdi. Özellikle çalışmak zorunda olanların fabrikalarda, işyerlerinde fiziksel mesafe koşullarını uygulayamayacağı için bulaşın süreceğini ifade eden Tanık, toplum bağışıklığını sağlayabilecek düzeyde aşı temin edildiğinde Biontech’e göre toplumun yüzde 70’inin, Sinovac’a göre toplumun tamamının aşılanması gerektiğini söyledi. Açılma uygulamalarının turizm sektörü için yapıldığını belirten Aksu, “Göz göre göre risk alınıyor” dedi.

Bültene kayıt ol